Başarısızlık kaçınılmaz olduğunda, yalan söyleyin, inkar edin ve suçu başkalarının üzerine atın. | Open Subtitles | عندها يكون الفشل لا مفر منه فأنت ستكذب وتنكر وتضع اللوم على الآخرين |
Yoksa kaçınılmaz başarısızlığı ikisi için de bir acının kaynağı mı olacak? | Open Subtitles | أم أن فشلها الذي لا مفر منه سيظهر أنه مصدر تعاسة لكليهما؟ |
Çöl bizim yüzümüzden kaçınılmaz olandır ve bu gerçeğin ta kendisi kardeşim. | Open Subtitles | القفار أمر لا مفر منه بسبب من نحن وهذا هو الواقع أخي. |
Ta ki ondan kaçış olmadığını anlayana kadar. | Open Subtitles | تابعوا الانتظار للأبد فقط لتعلموا أنه لا مفر مطلقاً العــــذاب |
Feribotçu onları eninde sonunda yakalayacağı için, sonsuz bir kaçış yoktu. | Open Subtitles | لا يوجد مفر من رجل العبارة فهو سيطاردهم للأبد |
Fiziksel olarak bunu başarmanın hiçbir yolu yoktu. | Open Subtitles | لا يوجد مفر,لا يوجد مفر أنت جسمانيا سوف تقوم بهذا |
- Kaçacak yer yoktu. - Ölümle burun buruna olduğumuzu biliyorduk. | Open Subtitles | لم يكن هناك مفر - علمنا أننا نواجه الموت تماما - |
Bu kadar çok ilişkinin olması kavgaları kaçınılmaz kılar. | TED | كثرة هذه العلاقات تجعل الشجارات أمرا لا مفر منه. |
Sorunlar kaçınılmaz ve çözümler de sırası geldiğinde çözümlenecek yeni sorunlar doğurur. | TED | المشاكل لا مفر منها والحلول تخلق مشاكل جديدة والتي يجب حلها في المقابل. |
Bu kaçınılmaz, korkunç ama benim gerçekten konuşmak istediğim şey İnsanların öldükten sonra arkalarında bıraktıklarıyla büyüleniyor olmam. | TED | رغم أنه لا مفر منه، رهيب، لكن ما أريد الحديث عنه في الواقع أنا مفتونة بالتركة التي يخلفها الناس بعد موتهم |
Mültecilerin kaçınılmaz bir harcama olacağı veya toplumun sırtına yük olacağı konusunda toplu bir varsayımımız var. | TED | نحن نميل الى افتراض جماعي بأن اللاجئين هم تكلفة لا مفر منها أو عبئا على المجتمع. |
Sadece iki yıl önce İran ile savaş kaçınılmaz değil miydi? | TED | ألم يكن ذلك فقط قبل عامين حيث كانت تبدو الحرب مع إيران لا مفر منها؟ |
Tıpkı sizin içecek hazırlamanız veya pasta yapmanız gibi bazı hava baloncuklarının o mürekkep içinde sıkışması kaçınılmaz. | TED | لكن كما هو الأمر عندما تصنع شرابًا أو تخبز كعكة، لا مفر أن بعض فقاقيع الهواء ستعلق داخل ذلك الحبر. |
Asıl harika olan görsel çevremizi kaçınılmaz olarak algılıyoruz. Aslında böyle değil. | TED | ولكن ما هو حقا رائع هو ان نأخذ بيئتنا البصرية كما لا مفر منها. وانها ليست كذلك. |
Kırlarda ve vahşi hayvanlardan kaçış yok. | Open Subtitles | انه في الأدغال وليس هناك مفر من الحيوانات البرية. |
Gökyüzünün Tanrılarından kaçış yoktur Leonardo. | Open Subtitles | لايوجد مفر من غضب الهة السماء ، ليوناردو |
Gelirlerse, her gün kaçış olmadığına inanmaktansa mutlu ölmeyi yeğlerim. | Open Subtitles | إن فعلوا ذلك ، أود الموت سعيدة بدلا من عيش كل يوم ، معتقدة أنه لا مفر |
Ondan daha güçlü ve bilgili başka birini tanımıyorum. Bundan bir çıkış yolu bulacaktır. | Open Subtitles | لا أعرف من هم أقوى او أكثر دهاءً منها، ستجد مفر من هذا |
Kaçacak, saklanacak yeri olmayanlara geliyor. | Open Subtitles | لقد اتى الى مكان لا مفر منه لا مكان للأختباء لقد اتى الى مكان لا مفر منه لا مكان للأختباء |
Eşsiz hastalığın sebebiyle. Bu kaçınılmazdı. | Open Subtitles | نظرا للكم فتنة فريدة من نوعها ، انه كان لا مفر منه. |
İyi gazetecilik tarafsızlığı hedeflerken, medya önyargısı genellikle kaçınılmazdır. | TED | في حين أن الصحافة الجيدة تهدف إلى الموضوعية إلا أن تحيز وسائل الإعلام غالبًا لا مفر منه. |
Korktuğum için saklamıştım ama kaçışı yok. | Open Subtitles | أنا أعرف، أنا دفنها لأنني كان الخوف عليه، ولكن ليس هناك مفر. |
Bu çok saçma kazananın $50,000 nakitle eve gitmesi imkansız | Open Subtitles | وهذا هراء. لا مفر الفائز يأخذ المنزل 50,000 دولار نقدا. |
Ayrıca yaşlanmak, sadece kaçınılmazı erteliyor, olayların göstermediğini zaman gösteriyordu. | TED | وإلى جانب ذلك، أجّلَ التقدم في السن الأمور التي لا مفر منها، يمكن للزمن رؤية ما لا تستطيع الظروف رؤيته. |
Özelliklede bunun kaçınılmaz bir zor durum olduğunu hayal ettiğinizde kızdırıyor. | Open Subtitles | وهذا مغضب بشدة لا سيما حينما تدرك ، ليس فقط هو أن مثل هذا التقصير لا مفر منه |
Kaçışın yok. Seni öldürmeme neden olma. | Open Subtitles | لا مفر لا تجعلني أدمرك |
Böyle bir durumdan kaçamazsın, tamam mı? | Open Subtitles | و .. صحيح ، لا مفر من هذا الأمر |