ويكيبيديا

    "نفعل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapacağız
        
    • yapmalıyız
        
    • yapmamız
        
    • yapmak
        
    • yapmadık
        
    • yapabiliriz
        
    • biz
        
    • yaparız
        
    • yapmıyoruz
        
    • yaptığımız
        
    • işimiz
        
    • yapmayacağız
        
    • yapmazsak
        
    • yapacağımızı
        
    • yapamayız
        
    Bu gece tarih yazdık, peki bundan sonra ne yapacağız? Open Subtitles الليلة كانت التاريخ، ماذا علينا أن نفعل حيال هذا الأمر؟
    Önce ormandan başka bir örnek alıp tam bir karşılaştırma yapacağız. Open Subtitles سناخذ عينة اخرى من الغابة ونقارنها قبل ان نفعل اي شيء
    Bunu küresel olarak yapmalıyız, ve bunu hemen şimdi yapmalıyız. TED يجب ان نفعل ذلك بشكل عالمي ويجب ان نفعلها الان
    yapmamız gereken şey, daha azla daha fazla şey yapmayı öğrenmek. TED ما يجب ان نفعله هو ان نتعلم ان نفعل الكثير بالقليل
    - Katilin kim olduğunu bile bilmiyoruz. - Bir şeyler yapmak zorundayız. Open Subtitles اننا حتى لا نعرف من يكون القاتل يجب علينا ان نفعل شيئا
    Ve okula gitme ve bilimi düşünme dışında hiçbirşey yapmadık. Open Subtitles و لا نفعل شيئاً غير الذهاب إلى الكلية والتفكير بالعلوم
    Aynı şeyi akciğer kanseri veya herhangi bir hastalık içinde yapabiliriz. TED يمكننا ان نفعل نفس الشيء بالنسبة لسرطان الرئة ولكل مرض آخر.
    Bence bu harika. Ama bu tip şeyleri biz kendimiz yapmalıyız. TED اظن ذلك جيداً، لكن يجب علينا ان نفعل تلك الاشياء بنفسنا
    Eğlence için, olimpiyatlar için ya da profesyonel anlamda spor yaparız. TED نفعل ذلك من أجل التسلية، أو الألعاب الأولمبية ، أو كمحترفين.
    Eğer yardım edebileceğimiz birşey olursa, Elimizden gelenin en iyisini yapacağız Open Subtitles إذا كان لديك أي شيء لمساعدتنا قلنا ماذا يجب أن نفعل
    Hastanız ısırılmışsa başka tabii. O zaman bilginin faydalı olabilir. Ne yapacağız? Open Subtitles إلا إن عض أحدهم مريضاً لك قد يساعدك وقتها، ماذا نفعل الآن؟
    Ya dediğimi yapacağız, ya da oturup birinin buradan geçmesini bekleyeceğiz. Open Subtitles إما أن نفعل ذلك أو ننتظر شخص ما كى يمر بسيارته
    Bunu dalgıç elbiseleriyle yapacağız ki vücudunuzun doğal kaldırma kuvvetini alalım. Open Subtitles حسنا، نفعل هذا بواسطة الترس الدوار ذلك يعطي افضلية للطفو المحايدِ.
    Elimizden geleni yapacağız ama eve döneceğine dair söz veremeyiz. Open Subtitles سوف نفعل ما نستطيع لذلك لا يمكننا أن نعدك بشيء
    Bahsetmek istediğim örnek ya da sormak istediğim soru şu: sıtma nedeni olan organizmayı daha zararsız hale evrimleştirmek için ne yapmalıyız? TED و المثال الذى أود طرحه هو, أو الفكرة التى أود طرحها, السؤال هو, ماذا يمكننا أن نفعل كى نجعل الملاريا أقل ضرراً؟
    Buna bir şeyler yapıyoruz, fakat bunun için bir şeyler yapmamız gerek. TED نحن نفعل أشياء لهذا الغرض؛ علينا أن نفعل أشياء لأجل هذا الغرض،
    Hadi ama, ne istiyorsanız onu yapın. Her şeyi beraber yapmak zorunda mıyız? Open Subtitles إفعلوا ما تشاؤون هل يجدر بنا أن نفعل كل شيء مع بعض ؟
    Öğretmenler bir saat boyunca ders yaptıklarını söylüyorlar, ama hiçbir zaman yapmadık. Open Subtitles المعلمون يقولون أننا ندرس الحصة خلال ساعة لكننا لا نفعل هذا أبداً
    Yasa falan yok! İstediğimiz her şeyi yapabiliriz! Her şeyi! Open Subtitles لا توجد قوانين بوسعنا أن نفعل كل ما يحلو لنا،
    biz bunu teknik olarak nasıl yapacağımızı bilmiyoruz o nedenle bu görsel sahte. TED ولا ندري كيف يمكننا ان نفعل ذلك تقنيا لذلك هذه الصفحة ليست حقيقيه.
    Eğer yeryüzü reflekslerime güvenirsem-- Suyun üstünde bir problem olduğunda ne yaparız ? TED إذا كانت لدي ردود أفعال الأرضيين، ماذا نفعل عندما نواجه عائقاً فوق الأرض،
    Birkaç yıl önce düşünmeye başladık: Neden tam tersini yapmıyoruz ki? TED بدأت مجموعتي قبل عدة سنوات في التفكير. لماذا لا نفعل العكس؟
    Bence oraya kendimiz olarak gitmeli... ve her zaman yaptığımız gibi eğlenmeliyiz. Open Subtitles أعتقد أنه علينا العودة إلى هناك كما نحن ونستمتع كما نفعل داىما
    İşimiz bittikten sonra istediğimiz, her şeyi yapabiliriz, öyle değil mi? Open Subtitles نحن يمكننا أَن نفعل ما نريده بعد العمل أليس كذلك ؟
    Tamam, sen de Bakersfield'da olabilirsin ama Bakersfield'da liderlik bende ve Harvey istatistikleri getirene kadar da bu işleri yapmayacağız. Open Subtitles حسناً يبدو أنكِ في قضية بيكرسفيلد و لكني أنا من سوف يقود القضية ونحن لن نفعل أي من تلك الأشياء
    Bu yüzden harekete geçmezsek, bugün bir şeyler yapmazsak, çok yakın bir zamanda, bazılarının tabiriyle zaman ayarlı tedavi bombasıyla yüzleşeceğiz. TED لذلك ما لم نتصرف ، ما لم نفعل شيئا اليوم فسنواجه في القريب العاجل ما أسماه البعض قنبلة الزمن بالنسبة للعلاج.
    Biliyorum ama onun için şu anda bir şey yapamayız. Open Subtitles أعلم ذلك ولكن ليس باستطاعتنا ان نفعل شي له الآن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد