ويكيبيديا

    "وجه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • suratı
        
    • suratına
        
    • yüzün
        
    • suratlı
        
    • tam
        
    • Özellikle
        
    • suratını
        
    • karşı
        
    • yüzlü
        
    • yüzünde
        
    • yüzüm
        
    • yüzünden
        
    • yüzü
        
    • yüz
        
    • yüzünü
        
    Dışarıda bir polis arabası var. İçindekilerin suratı gözüküyor mu? Open Subtitles هناك سيارة شرطة بالخارج أترين وجه الرجل الذى بدخلها ؟
    Bu keşif o zamanki birikimin suratına tokat gibi çarptı. TED في ذلك الحين، ذلك الاكتشاف طار في وجه الحكمة التقليدية.
    Sanırım güzel bir yüzün olunca mizah duygun olması gerekmiyor. Open Subtitles أعتقد ان المرء لايحتاج الي روح دعابة مع وجه جميل
    Oscar kazandığı zaman, tava suratlı ibne uzaylıyla evlendiği zaman değil. Open Subtitles عندما فازت بالإوسكار, ليس عندما تزوجت ذلك الشاذ ذو وجه المقلاه,
    Başka taramalara daha ihtiyacımız var, beynini tam haritasını çıkarmak için. Open Subtitles نحن بحاجة لعمليّة فحص أخرى على وجه التحديد ، خريطة دماغك
    Hiç kimsenin öyle bakmasını istemem. Özellikle de alışveriş yaparken. Open Subtitles اللعنة أكره أن أري ذلك وخاصة علي وجه بائع التجزئة
    Bu, tozlu Doğu Şehri' nde Albay'ın sinsi suratını görmekten iyidir. Open Subtitles إنها أفضل كثيرا من مشاهدة وجه ذلك الرائد المغرور ,الوقح, الساخر
    Eminim kapılarını hem Kral'a, hem de Kilise'ye karşı kapatmazsın, değil mi? Open Subtitles والأن، أنا مُتأكد أنك لن تغلق بابك فى وجه الملك و الكنيسة؟
    Beyaz yüzlü siyah başlıklı maymun Rus salatası ve turşuyla birlikte. Open Subtitles إنه قرد اسود ذو وجه ابيض بلباس روسي ومخلل على الجانب
    Sadece köpeğin yüzünde görülen ifade için bu slaytı kullanmak zorundaydım. TED أنا مضطرة لاستخدام هذه الشريحة. إنها فقط النظرة على وجه الكلب.
    suratı olan şeyleri yemeyeceğime dair ahlaki bir söz verdim kendi kendime. Open Subtitles أنا للتو أتخذت قرار أخلاقي أن لا أكل أيّ شئ له وجه.
    -Hayır, saçmalama. -O kız konuşurken nedense suratı domuz gibi oluyor. Open Subtitles رقم انها تجعل أن أصبع وجه غريب عندما تتحدث، هل تعلم؟
    Tanrı'nın suratına karşı yalan söylemek ahlaksızlık değil mi sence de? Open Subtitles غير اخلاقي الا تعتقدين هذا؟ مثل الكذب على في وجه الاله؟
    Bir adam arabamıza yaklaştı, ve silahını babamın suratına doğrulttu. Open Subtitles مشى رجل يصل إلى سيارتنا، التلويح بندقيته في وجه والدي.
    Her yüzün üç boyutlu resmini alıp burada sakladığımız veri bankasıyla karşılaştırır. Open Subtitles يأخذ صور ثلاثية لكل وجه ويفحصهم ضد قاعدة البيانات في مكتب الحراسة
    Hanımefendi, bebeğinizin göreceği ilk yüzün, benimki olmasını hiç istemedim. Open Subtitles سيدتي ، لم أرد ان أكون أول وجه يراه ابنك
    Bu sezon okul içi Wii golf oyununda iyi eğlenceler sana, yarak suratlı. Open Subtitles أتعلم , إحى بمرح بلعب ويي جوف الجماعية هذا الموسم يا وجه القضيب.
    Bence paranın yeri hakkında genel bir fikri var, ama tam yerini bilmiyor. Open Subtitles أظنه يعرف مكان وجود النقود بوجه عام لكنه لا يعرف على وجه الدقّة
    Özellikle bunun güvenli bir yuvaya ihtiyaci var. O bir anne. Open Subtitles هذه علي وجه الخصوص تحتاج مثل هذا المأوى الآمن، لأنها أم.
    Papazın yarı ölü suratını, yıldırım çarpmış gibi... yüzünden fırlamış gözlerini hatırlıyor musun? Open Subtitles أتذكر وجه الكاهن وهو يحتضر وتلك النظرة الحولاء التي جعلته يبدو ضحيةً لصاعقة؟
    Cesareti diğer tüm tanrılara ilham veren sivilceli, cılız biri sayesinde güneş günlük yörüngesini izliyor ve tavşan yüzlü ay da beraberinde onu takip ediyor. TED بفضل البائس ذي البثور، الذي ألهمت شجاعتُه كل الآلهة. تدور الشمس في مدارها اليومي، ويعقُبها القمر ذو وجه الأرنب.
    Peki nasıl olur da başka birinin hücrelerinin neden olduğu bir tümör Jonas'ın yüzünde büyüyebilir? TED لذا كيف يمكن لورم نشأ من خلايا حيوان آخر ان ينمو علي وجه جوناس ؟
    Çünkü kanepe üzerimden geçtiğinden beri yüzüm asfalt gibi dümdüz oldu. Open Subtitles لأني وجه مدمر مثل طريق تالف بعد أن وقعت أريكة عليّ.
    Arkadan uğursuz bir müzik çalıyor, cerrahın yüzünden dökülen boncuk boncuk terler. TED موسيقى حزينة تشتغل في الخلفية قطرات من العرق تنزل من وجه الجراح
    Bu biraz karmaşık. Çünkü insan yüzü bu milyonlarca harf arasına yayılmış. TED إنّه شيءٌ معقدٌ قليلاً، لأنّ وجه الإنسان يتبعثر بين ملايين هذه الأحرف.
    O yüz bir harika. Onu kürsüye sen mi hazırlıyorsun? Open Subtitles أعترف أنه وجه فعلا رائع لهذا هل كنتَ تعده لمرافعتك
    Ve dedi ki patlama öyle gürültülü ve ışık o kadar yoğunmuş ki o gözlerini korumak için yüzünü elleriyle kapatmak zorunda kalmış. TED و قال ان الانفجار كان مدويا و الضوء كان كثيفا جدا، حتى انه كان عليه في الواقع وضع يديه امام وجه لحماية عينيه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد