ويكيبيديا

    "çocuk" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الطفل
        
    • فتى
        
    • الولد
        
    • ولد
        
    • طفلة
        
    • الرجل
        
    • الطفلة
        
    • الاطفال
        
    • اطفال
        
    • للأطفال
        
    • الصبي
        
    • الفتي
        
    • شاب
        
    • الأطفال
        
    • أولاد
        
    Çocuk: "Hayır". KL: Eğer yalan söyleyen bir numara diyorsanız, el kaldırın. TED غانغ لي: حسناً، من يعتقد أن الطفل الأول يكذب، الرجاء رفع يده.
    çocuk, ne başka çocuğun merakını anlar, ne de yetişkin birinin cahilliğini. TED وكوني طفلة، لم أستطع تفهم فضول الطفل الآخر. ولا تفهم تجاهل الكبار.
    Hatırlıyor musun? Bana gelen zayıf çocuk vardı, geçen, sene. Open Subtitles هل تتذكر فتى فتى أتي لزيارتي في الخريف الماضي ؟
    Altıncı sınıftan bir çocuk beni bisikletiyle kovaladı, bende kaçtım. Open Subtitles لقد تبعني فتى من المرحلة السادسة بدراجته و كنت أركض
    Bu çocuk bir arkadaş edindi. O da başka bir arkadaş. TED ومن ثم هذا الولد كان لديه صديق وهذا الصديق لديه صديق
    Benim 1 2 yaşındaki çocuk parmaklarım var, bunu yapamıyorum. Open Subtitles ،أنا أملك أصابع ولد عمره 12 سنة لايمكنني فعل هذا
    Ona biraz dikkatlerini verseler sıradışı bir çocuk olduğunu anlayacaklardı. Open Subtitles لو أنها أولتها أدنى إهتمام، لأدركت أن لديها طفلة إستثنائية.
    Ve bu çocuk o köyde yaşayanlardan biriydi -- o zaman orada değildi -- ve bu, o olay üzerine yaptığı film. TED وهذا الطفل كان يعيش في تلك القرية ولم يكن هنالك حينها .. وهذا هو الفلم الذي قام بصنعه عن هذا الامر ..
    çocuk canlandı, annesi şükranla ağlayıp önceki vurdumduymazlığına hayıflanarak pişman oldu. Pişmanlığı göstermek adına tüm varlığını İsis'e sundu. TED دبت في الطفل الروح، وبكت أُمّه امتنانًا وتَحَسّرت على غلظة قلبها السابقة، وتابت إلى آيزيس بتقدّيم كامل ثروتها لها.
    Ve bu da aynı çocuk amliyattan iki hafta sonra sağ gözü açık. TED وها هو نفس الطفل بعد العملية ب 3 أسابيع, و عينه اليمنى مفتوحة.
    çocuk çocukken elma ve ekmeklerin arasında yetişir. Bu onun için yeterlidir. Open Subtitles عندما كان الطفل طفلا،كان يعيش على التفاح والخبز فقط، فهذا كان يكفيه
    Bu çocuk iş arkadaşlarımdan birine saldırdı ve onu yaraladı. Open Subtitles فتى المذبح هذا قد هاجم واحداً من مساعدى وآذاه بشدة
    Lord Griffin öldü. Bu sadece benim, Peter, havlucu çocuk. Open Subtitles لورد جريفن ميت انه انا فقط ، بيتر فتى المناشف
    Bir iyi amigo çocuk tarafından Komaya girene kadar dövülmek. Open Subtitles إبراحك ضرباً حتى يغمى عليك بواسطة فتى من فريق المشجّعات.
    Elbette seni bekleyeceğim. çocuk oyalanır, biz de böylece konuşabiliriz. Open Subtitles ، سوف تُـشغل الولد و سنكون قادرين على التحدث سوياً
    Ama çocuk babasını öldürürken onu net olarak gördüğünü söyledi. Open Subtitles لكنها كانت قد شاهدت وبنظرة فاحصة الولد وهو يطعن أبيه.
    Ama bir çocuk, ve Zapatti ailesinin başındaki adamın yeğeni ölüyor. Open Subtitles وذلك بالإضافة إلي ولد ميت وأبن أخ رئيس عائلة زباتي ميت
    Benim sessiz bir çocuk olduğumu düşünürlerdi ama sürekli konuşurdum. Open Subtitles ظنوا أني طفلة هادئة .. لكني كنت أتكلم طوال اليوم
    Fakat bir buzdolabı veya bir TV için, iyi çocuk olmaya gerek yoktur. Open Subtitles و لكن من أجل ثلاجة او تلفاز لا داعي للعب دور الرجل اللطيف.
    çocuk doğduğundan beri, babası onun bu güçleri kullanmasını engellemeye çalıştı. Open Subtitles منذ أن ولدت الطفلة, حاول والدها منعها من إستخدام تلك القوة
    Ve 2008 yılında, Kenya'da çocuk ölüm oranının 128 olacağını öngörüyorlar. TED ويتوقع القيم في عام 2008 ان يكون معدل وفيات الاطفال 128
    Çoğu çocuk 12 yaşına gelmeden önce kanoya binmekten veya yıldızlı bir gökyüzünde kamp yapmaktan daha fazla kez Disney Dünyası'na gidecek. TED في السابق معظم اطفال سن 12 قد قاموا بزيارة عالم دزني أكثر بكثير من ركوبهم زورق أو التخييم تحت سماء مليئة بالنجوم.
    Yani, erken okumaya başladım. Ve okuduklarım İngiliz ve Amerikan çocuk kitaplarıydı. TED إذاً فقد كنت قارئة مبكراً. وما قرأته كان كتباً للأطفال إنجليزية وأمريكية.
    Küçük güzel çocuk, bu şehirde iyi bir otel var mı? Open Subtitles هل يوجد فندق جيد هنا في هذه البلدة ايها الصبي الجميل؟
    Ama bu çocuk... şey, bir gün Başkan bile olabilir. Open Subtitles ولكن ذلك الفتي فعلها يوما ما قد يكون الرئيس حتى
    Garip biri. Bir çocuk gibi. Yaşına göre çok genç. Open Subtitles انه مضحك , انه كالطفل هو شاب جدا بالنسبة لسنه
    Bir yanda, iş yerinde çocuk yuvalarının olması harika ve parlak bir fikir. TED من ناحية تضع ميزه رعاية الأطفال في مكان العمل وهو أمرٌ رائع ومستنير.
    Ve hayır evde herşey muhteşem değil, halime bir bak 3 yetişkin çocuğum var ve çocuk bahçesi haberi yapıyorum Open Subtitles ولا، ليس الوضع مثاليًا في البيت كما هو واضح، انظري إليَّ.. لدي ثلاثة أولاد ناضجون بينما أذهب لمقابلات حضانة الأطفال..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد