Ama İsveç'te böyle bir alışkanlışımız vardı, çocuklar ölürken engellemek için birşey yapmasak da tüm ölen çocukları sayıyorduk. | TED | ولكن في السويد هذه هي عادتنا .. نحن نحسب معدل وفيات الاطفال حتى لو كنا لن نقوم بشيء حيالها |
O zaman ikiniz çocukları okula hazırlarken bana yardım etseniz? | Open Subtitles | إذاً لم لا يساعدني الاربعة أزواج في تجهيز الاطفال للمدرسة؟ |
Bu orospu çocukları ne olduğunu anlamadan biz oraya varmış oluruz. | Open Subtitles | سوف نكون هناك, قبل أن يعلم أولاد الكلاب هؤلاء ماذا أصابهم |
- Evet, Muska. O çocukları bulmamız lazım! Buna ne demeli? | Open Subtitles | انها موسكا, بالتاكيد علينا ان نجد اولائك الاولاد حسنا ما هذا؟ |
Brady çocukları merdivenden inerken çalan müziği çalabilir misiniz? ("That 80's Show") | Open Subtitles | هل تستطيعون عمل ذلك الشيء عندما ينزل اطفال برادي من الدرج ؟ |
çocukları hizada tutmak için bir milyon dolarlık bonus alıyorsunuz. | Open Subtitles | لقد حصلت على مليون دولار علاوة لتجعل هؤلاء الفتية أسوياء |
Söyler misin, senin gibi bir adam neden küçük çocukları korkutuyor? | Open Subtitles | كم رجل كبير مثلك يقوم بتخويف الأولاد الصغار عن قدوم الهنود؟ |
Ve Maysoon'un çocukları'nı kurdum, Filistinli göçmen çocuklara benim ailemin bana verdiği şansın birazcığını verebilmeyi amaçlayan bir hayır kurumu. | TED | أسست مؤسسة ميسون للأطفال، وهي مؤسسة خيرية تأمل أن تعطي الأطفال من اللاجئين الفلسطينيين شيئا بسيطا مما قدمه والديَّ لي. |
O. çocukları böyle bir pislik için 150'den hızlı gidiyor olmalılar. | Open Subtitles | هؤلاء الأوغاد يجب أن يكون لديهم عملٌ جيّد أفضل من هذا |
Hükümet, çocukları koruma amacıyla hepsini şehir dışına gönderme kararı aldı. | Open Subtitles | و فى سبيل الحفاظ على الاطفال قررت الحكومة ارسالهم الى الريف |
Bilirsin, ve çocukları, dört ya da beş yaşlarındaydı, ve ben de, on. | Open Subtitles | الاطفال كان عمرهم اربع او خمس سنوات و كان عمرى حوالى عشر سنوات |
Lanet olsun, Ida. Bu çocukları, senin çılgın maceralarına nasıl sürüklersin ? | Open Subtitles | فيما كنتي تفكرين عندما اخذتى هؤلاء الاطفال فى واحده من مغامراتك المجنونه |
Reid, bu çocukları kim öldürdüyse bu bölgeyi çok iyi biliyor. | Open Subtitles | ريد, ايا كان من قتل هؤلاء الاطفال فهذه المنطقة مألوفة له |
dergisinde de sarışın merhametli karısı ve şirin çocukları büyük bir kapak yapılsın. | Open Subtitles | انتشار كبير لـ كلمة مرحباً مع شقراء و مسامحة الزوجة و الاطفال اللطيفين |
Hep başkalarının çocukları için fedakarlık yapıyorsun, aptal mısın sen? | Open Subtitles | تُضحي دائماً من أجل أولاد الآخرين، هل انت غبي ؟ |
İlkokul çocukları, yerel iş adamları, okul aile birliği tipleri. | Open Subtitles | عندهم أولاد في سن التخرج رجال أعمال محليين,يشاركون بنشاطات المدرسة |
Düşündüğümden daha çabuk hallettim, bu yüzden çocukları zil çalınca alabilirim. | Open Subtitles | انتهيت اسرع مما توقعت لذا سأتمكن من احضار الاولاد بعد المدرسة |
Bunlar mı? Büyük büyükbabamın ikinci eşi ve 4 çocukları. | Open Subtitles | اوة هذا جرامبز العظيمة زوجته الثانية ، وهذا اربعة اطفال |
çocukları yolun dışına ittiği araba hakkında bir şey biliyor muyuz? | Open Subtitles | حصلنا على هوية السيارة التي إستخدمها لدفع أولئك الفتية عن الطريق؟ |
Ben de çocukları kurtarmak istiyorum ama keşke çatımı bana bıraksaydın. | Open Subtitles | أنا متحمس لإنقاذ الصغار لكن ليتك لم تقطع سقف منزلي بالمنشار |
Eğer yaptıkları birşey varsa, o da bu çocukları riske atmaktır. | TED | وإن كان فلقد ضخمت من إحتمال وضع أولئك الأطفال في خطر. |
İşlerini yaptıklarını düşünüyorlar ama şu lanet çocukları doyurmak için koruyucu ailenin bana yeterli para vermediğini de biliyorlar. | Open Subtitles | يظنون إنهم يفعلون عملهم، لكنهم يعرفون أن الحضانة لا تعطيني ما يكفي من المال لإطعام كل هؤلاء الصغار الأوغاد. |
Çatıdaki aynı grup, iki ilaveyle beraber çocukları kurtaran kadın ve bir itfaiyeci... | Open Subtitles | نفس المجموعة التي كان ستصعد إلى السطح واثنين إضافيين المرأة التي أنقذت حياة الطفلين إضافة إلى رجل إطفاء |
Biliyorum bizim çocukları bu işlerde kullanmayı sevmiyorsun ama... aslında Vic onlardan biri sayılmaz Dört senedir ortalıkta dolaşmıyordu. | Open Subtitles | اعلم انك لا تفضل استخدام الشباب في هذه المسالة ولكن بالنسبة لفيغ ، اعني ،.. انه يجلب الحظ لنا |
Ama Chimene... Zindanlar, çocukları... Hepsini biliyor? | Open Subtitles | و لكن شيمين ، انه يعلم بأمر الزنزانة و أطفاله |
Bir şey olmadığını kanıtlamak için çocukları gösteriş olarak kullandılar. | Open Subtitles | وأقاموا مسيرة للأطفال في اليوم التالي كإثبات على صحة أقوالهم، |
Belki bazı zeki çocukları döveriz. Sen onlarla iyi anlaşırsın. | Open Subtitles | سوف نعبث مع بعض الفتيان الأذكياء وجودنا هناك سيكون ملائماً |
Ayrıca bir ara annem çocukları getirecek ve odada en azından bir tane ayık yetişkin olsa iyi olur.. | Open Subtitles | بالإضافه إن أمي ستأتي بالأطفال لاحقاً و اعتقد إنه يجب أن يكون هناك شخص واعِ علي الأقل في الغرفه |
Sadece düşündüm de belki de bugün birisinin çocukları bırakmasını istersiniz. | Open Subtitles | أنا فقط إعتقدتُ بأنّك قَدْ تُريدُ شخص ما سَيُسلّمُ الأطفالَ اليوم. |