"gerektiğini" - ترجمة من تركي إلى عربي

• يجب عليك
• المفترض أن
• تحتاج
• علينا أن
• يجب علي
• أن علينا
• يحتاج
• أحتاج
• نحتاج
• عليّ أن
• يَجِبُ أَنْ
• أن عليك
• أن علي
• أن عليّ
• يجب أن

Şimdi neden acı duyduğumu ve ne yapman gerektiğini söyleyeceğim.
الآن سأخبرك عن سبب حزنى و ما يجب عليك فعله

Kulağa çılgınca geliyor, biliyorum ama sanki yollarımızın bir şekilde çakışması gerektiğini düşünüyorum.
أعرفأننيأبدوغير منطقي،لكن .. أشعر أن على مساراتنا من المفترض أن تتقاطع بطريقة ما

Bak, kulübün iyiliği için idari bir karar vermen gerektiğini anlıyorum.
اسمع أفهم أنك تحتاج إجراء قرار تنفيذي لمصلحة العصابة أفهم ذلك

Endişe etmemiz gerektiğini düşündüğüm bir başka konu daha var.
هناك مشكلة أخرى أرى أنّه ينبغي علينا أن نهتمّ بها.

Bu para işinden bıktım. Sadece ne yapmam gerektiğini söyle bana. Pekala.
لقد سئمت من موضوع المال فقط أخبرني ما يجب علي أن أفعله

Bay Braddock, düşünüyordum da... Ona bir şey olmaması gerektiğini düşünüyorum.
سيد برادك كنت أفكر لا أظن أن علينا فعل شيء لها

O da Sigfrid'in bir işe yaramadığını ve çalışması gerektiğini düşünüyor.
فإنه يعتقد أن سيغفريد أيضا تافه و يحتاج للمزيد من العمل

Hastalık bu kadar yakınımdayken, daha fazla şey öğrenmem gerektiğini biliyordum,
عندما أصيب شخص قريب بالمرض، عرفت أنني أحتاج أن أتعلم أكثر،

Ve en iyi haber ise cerrahların araştırma yapmamız gerektiğini bilmesidir.
وأفضل الاخبار على الاطلاق أن الجراحين يعلمون اننا نحتاج لعمل البحوث.

Diğer herkesin sahip olduğu özgürlüklerin ve sorumlulukların tadını çıkartarak büyümem gerektiğini düşünüyorlardı.
هما آمنا بأن عليّ أن أكبر لأستمتع بنفس الحريات والمسؤوليات كجميع الأشخاص الآخرين.

Uyumsuzluk cezalarının biraz daha fazla olması gerektiğini düşünmüyor musunuz?
عقوبات عدمِ إلتزام، ألا تعتقدين أنه يَجِبُ أَنْ يَكُونَ أعظمَ؟

O zaman belki başka bir flört servisi için çalışma gitmek gerektiğini.
إذاً ربما يجب عليك ترك العمل في خدمة التعارف عن طريق الآخر

Sonra hayatınla ilgili, ne yapman gerektiğini öğrenirsin, bilirsin, kendi yolunu çizmek gibi.
ثم عليك ايجاد ما يجب عليك فعلة بحياتك هل تعلم ، اى ..

Seni iş saatleri içinde aramamam gerektiğini biliyorum, ama bugün dergideki işimi kaybettim.
أعلم أنني المفترض أن لا أكلّمك أثناء ساعات العمل لكنني خسرت وظيفتي بالمجلة

Ama yapmam gerektiğini söyle Bu bok ile benim puan kartı bulunuyor.
لكن أخبروني ماذا من المفترض أن أفعل بهذه الأمور على بطاقة نتائجي.

Belki de neden savaşması gerektiğini ona anlatacak birine ihtiyacı vardır.
بل تحتاج لشخص يساعدها على فهم لماذا يجب ان تحارب المرض

Görüşmememiz gerektiğini biliyorum, ama her şeyin bir adabı var.
علينا أن نتجنب أحدنا الآخر,و لكن هناك طرقاً لتسوية الأمور

-Oo bu bana bir dahaki salı satışında snack hazırlamam gerektiğini hatırlattı.
مما يذكرني, أنه يجب علي أن أكون أم الوجبات يوم الثلاثاء القادم

Bir araya gelip konuşmamız gerektiğini söylediğimde, seni korkuttum mu?
هل أخفتك حين قلت أن علينا اللقاء والتحدث معاَ ؟

Bu, toplumuma borcumu ödemek için ne yapmam gerektiğini anladığım zamandı.
حينها علمت ما أحتاج إلى فعله كي أرُدّ الجميل إلى مجتمعي.

Evet, ama, Anıtlar Kurulu'ndan neden onay almam gerektiğini anlamıyorum.
أنا لا أعرف لماذا نحتاج إلى التصديق من اللجنة التاريخية

Galiba, bu yıl Noel'de sana, daha kuvvetli bir gargara almam gerektiğini öğrendim.
تعلمت بأنه عليّ أن أشتري لك غسول فمٍ أقوى خلال عيد هذه السنة.

Lütfen ona benimle görüşmesi gerektiğini söyleyin.
من فضلك من فضلك أخبريْه يَجِبُ أَنْ اتكلّمَ معة

- Herneyse, bilmen gerektiğini düşündüm. Kendine iyi bak. - Teşekkürler.
على أيّة حال، اعتقدت فقط أن عليك أن تعرف، اعتني بنفسك.

Gerçekten bir servis elemanı olmam gerektiğini düşünüyorsan, bunu yapacağım.
لو تظنين بحق أن علي العمل كفتى توصيل، فسأفعل ذلك.

Bana sürekli seni dava etmem gerektiğini söyleyenler, hani şey için
.. الناس الذين يخبرونني .. أن عليّ مقاضاتكِ بسبب ماذا سمّوها؟

Ancak 1809 yılında David Ricardo, ekonomi biliminin farklı, tümden-gelimli bir yöntem kullanması gerektiğini iddia ederek, suyu bulandırmıştır.
ولكن، في عام 1809، عكّر ديفيد ريكاردو صفو المياه بإدعائه أن علوم الإقتصاد يجب أن تستخدم طريقة استنتاجية مختلفة.