ويكيبيديا

    "ihtiyacı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تحتاج
        
    • حاجة
        
    • يريد
        
    • بحاجة إلى
        
    • تحتاجه
        
    • بحاجه
        
    • احتاج
        
    • يحتاج الى
        
    • احتاجت
        
    • سيحتاج
        
    • يحتاجني
        
    • الحاجة
        
    • يحتاجك
        
    • تحتاجها
        
    • بحاجةٍ
        
    Ve yaşamımızı şimdi yenilememize gerçeken ihtiyacı olan nesillere bakıyoruz. TED وننظر قُدما للأجيال التي تحتاج إلينا لإعادة تجهيز حياتنا الآن.
    Nemli alanları için kunduzlara ve belki daha başka şeylere ihtiyacı var. TED وهي تحتاج إلى القنادس لتصنع الأراضي الرطبة، و ربما أشياء أخرى أيضا.
    Savaşın parçaladığı Libya'nın barışa ulaşmak için umutsuzca ihtiyacı olan idealler bunlar olmalı. TED هذة هي المثل التي مزقتها الحرب في ليبيا في حاجة ماسة لتحقيق السلام.
    Gerry Kennedy'nin fazla söze ihtiyacı yoktu, o müziği tercih ederdi. Open Subtitles جيري كينيدي لم يكن يريد الكثير من الكلام أنه يفضل الموسيقى
    Bence bu çok önemli çünkü insanların yapılandırmaya ihtiyacı var. TED وأعتقد أن هذا مهم حقاً، لأن الناس بحاجة إلى بنية.
    Toparlanmak için birkaç dakikaya ihtiyacı var. Şimdi düzelir. Tamam... Open Subtitles كل ما تحتاجه هو بعض الدقائق لتستجمع ذهنها وستسرد عافيتها
    - Bir sürü şeyden. Hastaydı. Sürekli bakıma ihtiyacı vardı. Open Subtitles العديد من الأسباب , انها عاجزة تحتاج إلى رعاية مستمرة
    Bu kızın yardıma ihtiyacı var. Bizi içeri alacak mısınız? Open Subtitles هذه الفتاة تحتاج إلى مساعدة أتركنا ندخل من فضلك ؟
    Hindistan'ın kazanıp, İngiltere'ye üstün gelmesi için 2 puana ihtiyacı var. Open Subtitles تحتاج الهند إلى ركلتين فقط لتفوز , الضغط يزداد على انجلترا
    Şunu söylemeliyim ki, bu organizasyonun tam olarak ihtiyacı olan şey bu. Open Subtitles ومن واجبي أن أخبرك بأن ذلك ما كانت المؤسسة تحتاج إليه بالضبط.
    Şu anda ülkenin dikkatinizi LA'daki duruma odaklamanıza ihtiyacı var. Open Subtitles اما الان فالبلاد تحتاج الى اهتمامك بموقفنا في لوس انجلوس
    Birilerinin, belki Hadrian'ın, dahice bir yaratıcı vizyona ihtiyacı vardı. TED أشخاص أنفسهم، ربما هادريان، في حاجة إلى الرؤية الإبداعية الرائعة.
    Kültürel geçmiş veya dini inanca bakılmaksızın bir affedilme ihtiyacı var. TED بغض النظر عن الاعتقادات الدينية أو الخلفية الثقافية هناك حاجة للغفران
    Evet, ama kendi başına gidecek. Sanırım kafasını temizlemek için zamana ihtiyacı var. Open Subtitles نعم ، لكنه يقود سيارته بمفرده أعتقد أنه يريد بعض الوقت لتصفية ذهنه
    Bunun bir parçası olmana inanamıyorum. Yayıncımın bunlara ihtiyacı vardı, dün için. Open Subtitles لاأصدق ان تكوني جزء من ذلك لذا الناشر يريد هذه منذ الأمس
    Yaşlı kralın zamanı gelince... cennete gitmek için halıya ihtiyacı olmayacak. Open Subtitles وعند الساعة سيعود الملك القديم ولن أكون بحاجة إلى هذا البساط
    Bu tam da, bu ülkenin ihtiyacı olan bir şey, ama... Open Subtitles انا اعنى انه بالضبط النوع من الاشياء الذى تحتاجه هذه الدوله
    Bu çocuğu önemsediğini biliyorum, ama şu an yanımda olmana ihtiyacım var, ve babanın da ikimize ihtiyacı var. Open Subtitles اعرف انكِ تهتمين بهذا الفتى و لكنى بحاجه لكِ هنا الان و يحتاج اباكِ ان نكون هنا من اجله
    Onlara bir ev bulabildiğimiz için şanslıydık ama biraz tadilata ihtiyacı vardı. TED كنا محظوظين جدا أن وجدنا لهم بيتًا لكنه احتاج القليل من العمل
    Ama Lang'ın daha fazla bozukluğa ihtiyacı vardı. Garsonların birinden istedi. Open Subtitles ولكن لانج يحتاج الى الكثير من التغيير هو طلب احد الجارسونات
    Yardıma ihtiyacı bile olsa bizle irtibata geçmez, neden peki? Open Subtitles ولن تلجأ إلينا حتى لو احتاجت إلى مساعدتنا لأنك ماذا؟
    Bizim hiç valizimiz yok yeni evliyiz. Kimin elbiseye ihtiyacı var ki? Open Subtitles ليس لدينا أية أمتعة ، نحن عروسين من الذي سيحتاج للثياب ؟
    Yetişmendeki trajedilere bakılırsa bana senden çok ihtiyacı olan kimse yoktur. Open Subtitles لا يوجد طفل يحتاجني إلا اذا كانت حالته سيئة مثل حالتك
    Zamanında sebebi ya da ihtiyacı önemsenmeyen pek çok adamın, istekli olmadığını anladım. Open Subtitles لقد إكتشفت ذلك مبكراً أن معظم الرجال بقض النظر عن السبب أو الحاجة
    - Babanla ilgilenmelisin. Onun sana ihtiyacı var. Benim yok. Open Subtitles يجب ان تتصرف مع والدك هو يحتاجك أما انا فلا
    Belki de havuz ailemizin ihtiyacı olan bir şey değildir. Open Subtitles ربما يكون المسبح من أحد الأشياء التي لا تحتاجها العائلة
    André'nın yatağa ihtiyacı yok. Biraz saman onu mutlu edecektir. Open Subtitles أندريه ليس بحاجةٍ إلى سرير انه سيكون سعيد ببعض القشة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد