Sorun şu ki, sigara içemediğinizde eğer tek başına pencereden dışarıyı seyrediyorsanız asosyal, arkadaşı olmayan bir ahmak oluyorsunuz. | TED | المشكلة هي عندما لا تستطيع التدخين. إن وقفت وحدقت خارج النافذة بمفردك فإنك أبله غير اجتماعي لا أصدقاء له. |
sigara kullanmaya erken başlayanlar daha çok bağımlı oluyor ve kullanmayı bırakmada zorlanıyorlar. | TED | وأولئك الذين يبدؤون مبكرًا هم أكثر إدمانًا ويواجهون صعوبة في الإقلاع عن التدخين. |
Ha, kanser araştırması için bir kaç sigara bırakabilir misin bize? | Open Subtitles | هلا تركت لي القليل من السجائر من أجل دراسة عن السرطان؟ |
Ama çok fazla içiyordu. Günde 60 sigara. Sürekli öksürüyordu. | Open Subtitles | لكنها كانت تدخن باسراف,60 سيجارة فى اليوم وكانت تسعل دائمآ |
Sadece son günlerde çok çalışıyorum, aşırı sigara ve içki içiyorum. | Open Subtitles | كنت فقط أعمل بجد كبير وأشرب أكثر من اللازم، أدخن كثيراً |
Burası sigara içilmeyen bölüm efendim. Lütfen sigaranızı söndürür müsünüz? | Open Subtitles | أنت في منطقة محظور فيها التدخين ياسيدي أتمانع إطفاء السيجارة؟ |
Bayanlar ve baylar, kaptanınız "sigara içilmez" uyarı ışığını yaktı. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي ، لقد أضاء قبطان الطائرة إشارة ممنوع التدخين |
sigara içen arkadaşın babamı o kaset yüzünden öldürdü. Sonra da beni öldürdü. | Open Subtitles | لديك سيجارة التدخين صديق قتل والدي لهذا الشريط ، وقتل ثم قال لي. |
Peter, çocuklar bu bebeği görürse, sigara içmek iyi sanacaklar. | Open Subtitles | اذا رأى الاطفال هذه الالعاب سيعتقدون ان التدخين شيء جيد |
Bu şekilde evimize çok sigara alabilirdik. Alabilirdik, değil mi? | Open Subtitles | ذاك الذي يشتري الكثير من السجائر في بيتنا هذا .. |
Mesela, sigara izmaritleri nerede? Perner'ın kayıt cihazı, nereye gitti? | Open Subtitles | على سبيل المثال أين ذهبت أعقاب السجائر أو جهاز التسجيل |
sigara içtim, uyuşturucu kullandım. sigara ya da uyuşturucu sattım. | Open Subtitles | دخّنتُ، أو تعاطيت المخدرات أو بعت السجائر والمخدرات لأحد ما |
Burada sigara içemezsin. Bu evde ne kadar eter var biliyor musun? | Open Subtitles | لا ينبغي لك أن تدخن هنا أنت تعرف ما هو موجود هنا |
Belki gelecek sefere, seni açık tribünde sigara içen serserilerle görmem. | Open Subtitles | ربّما في المرة القادمة أنا لن أراك في المدرجات، تدخن ماريجوانا. |
Sadece bugünlük hemen sigara içmeye başlamama izniniz vardır herhâlde. | Open Subtitles | ربما اليوم فقط, ستسمحون لي بأن أدخن في هذه اللحظات |
Hemen bir sigara iç. İçme diyorlar ama benim dizlerim çözüldü. | Open Subtitles | ينبغي عليك ان تدخن السيجارة الآن, اعرف بانهم قالوا لا تدخنوا |
Ama belki de bunu çok sigara içtiği için söylüyor olabilirim. | Open Subtitles | لكن لعلني أقول ذلك لأنه كان يدخن الكثير من سجائر المارلبورو |
Annemin de babamın da, sigara ve alkolden doğan hastalıklardan öldüklerini tahmin ediyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن كلا من أبي وامي قد مات بمرض يتعلق بالتدخين أو الكحول |
O beyefendi tekrar sigara yakmadan önce bir daha düşünecektir. | Open Subtitles | اعتقد ان هذا الرجل سيأخذ الحذر عند اشعال سيجاره اخرى |
Lisedeyken, hilkat garibeleri ile takılırdım ve oturup sigara içerdik. | Open Subtitles | في الثانوية كنت الفتاة التي تخرج مع غريبي الأطوار للتدخين |
Sense ofisinde bütün gün yan gelip kahve ve sigara içiyorsun. | Open Subtitles | اما انت فتجلسين على مكتب فخم تدخنين وتشربين القهوة طوال اليوم |
- Bu manyaklar hamam böceklerini tecritten sigara taşımak için eğitiyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الحمقى يدرّبون الصراصير لتهريب الدخان ذهاباً و إياباً إلى الإنفرادي |
Bu da yetişkinlerde sigara içme oranını yüzde bir buçuktan daha aza düşürür. | TED | مما قد يؤدي لخفض معدل تدخين البالغين إلى أقل من واحد ونصف بالمائة. |
Çok garip. sigara içmemeden hep şikayet ederdi. | Open Subtitles | هذا أمر مضحك دائماً ما تشكو عندما أدخن السيجار |
Bundan bir kaç yıl önce günde bir paket sigara içen ve çok sakin bir hayat tarzı olan biriydim. | TED | و عدة سنوات قبل ذلك كنت ادخن علبة دخان كاملة في اليوم اعيش حياة خاملة |
Cezamı çektiğim süre boyunca bira, sigara ve boş vakit istiyorum. | Open Subtitles | أريد جعّة, و سيجار و وقت فراغ حتى أنتهي من عقوبتي. |