ويكيبيديا

    "sorma" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تسأل
        
    • تسألني
        
    • تسألي
        
    • تسأليني
        
    • تسألى
        
    • تسألنى
        
    • طرح
        
    • تَسْألْ
        
    • تسألينى
        
    • تطرح
        
    • تسال
        
    • لاتسأل
        
    • تطرحي
        
    • لاتسألني
        
    • تسألها
        
    İkincisi, ben çarpışma falan bilmiyorum, o yüzden bana sorma. Open Subtitles ثانياً: أنا لا أعرف عن القتال شيء لذا لا تسأل
    Ama güneyli bir beyaza, aynı cinsten iki kişinin... yani bir Yahudi'yle sevişen siyah bir adamın öyküsünü anlatan... kitabım sorun yaratır mı diye... sorma! Open Subtitles لكن لا تأتي و تسأل رجل أبيض من الشمال هل كتابك الذي عن رجل أسود يقام علاقة جنسية مع رجل عبري من نفس جنسه مشكلة
    Evet, neden diye sorma ama ailem seninle tanışmak istiyor. Open Subtitles حسنا لا تسألني لماذا لكن والدي يريدان ان يلتقيا بك
    Bayağıdır duran bir içki var. Ne kadar olduğunu sorma. Open Subtitles لدي زجاجة من النبيذ هي هنا, لا تسألني منذ متى
    Telefonun ucundaki diğer kişinin kim olduğunu sorma. Benim için olduğunu söyle. Open Subtitles لا تسألي من يكون على الخط قولي لهم فقط أنه من أجلي
    Ne biliyorsun diye de sorma çünkü onu da bilmiyorum. Open Subtitles ولا تسأليني عن الذي أعرفه، لأنّني لا أعلم ذلك أيضا.
    Sonra bir balina gelip beni yedi. Nasıl olduğunu sorma. Open Subtitles ثم أنا أكلت بواسطة حوت لا تسأل كيف حدث ذلك
    Ama ben vaftiz ebeveyni olmaya hazır değilim. Sakın sorma. Open Subtitles حسناً ، أنا لستُ مستعداً لأكون عراب للطفل لا تسأل
    Önce vur sonra da adam öldüğü için soru sorma. Open Subtitles أطلق النار أولا ولا تسأل لاحقا لأن الشخص قد مات
    Biraz uyuşturucu kullandım, sebebini sorma. Çünkü bu meretten nefret ediyorum. Open Subtitles قمت بتعاطي الميثافيتامين المتبلور ولا تسأل لماذا لأنني أكره هذا الأمر
    Evet. Yani eğer gözleri parıldıyorsa, başarmışsınızdır. Eğer gözler parıldamıyorsa, bir soru sorma hakkınız vardır. TED حسناً . فإذا كانت تلمع الأعين فأنت تقوم بالأمر وإذا لم تكن تلمع عليك أن تسأل نفسك سؤالاً
    Her şeyden önemlisi çok iyi birer rol modeldiler çünkü her zaman: "Eğer bir ihtiyaç görüyorsan neden biri bir şey yapmıyor diye sorma, TED لكن الأهم أنهما كانا أفضل قدوتين يحتذى بدورهما، لأنهما قالا: إذا رأيت حاجة، لا تسأل لماذا لم يلبيها أحد.
    Nasıl olduğunu sorma ama artık bir cep telefonum var. Open Subtitles صار بحوزتي هاتف هنا الآن لا تسألني كيف حصلت عليه
    Benim onlardan neyi isteyip de neyi bulduğumu sorma bana. Open Subtitles لا تسألني ما هو اللون الذي اريده ثم اعطني هذا
    Nedenini hiç sorma. Bazı şeyleri açıklamak zordur. Open Subtitles ولا تسألني لماذا فبعض الأشياء صعبة التوضيح
    Tamam ama sormadan önce hatırlatayım, bu sene 10 soru sorma hakkın var. Open Subtitles حسنا.. لكن قبل أن تسألي ..تذكري ليس عندك سوى 10 أسألة طوال السنة
    Julie, lütfen benim için yapabileceğin birşey olup olmadığını sorma. Open Subtitles لا تسألي ان كان هناك شيئ تستطيعين تقديمه لي.
    Ama bana ne anlama geldiğini sorma çünkü bende anlamadım. Open Subtitles لكن لا تسأليني ماذا تعني، أنا لم أفهم ولا كلمة.
    Belki de henüz doğru adamla tanışmamışsındır. Felicia'ya sor. Bana sorma. Open Subtitles ربما لم تقابلي الرجل الصحيح بعد اسألي فيليشا , لا تسأليني
    "Soru sorma, onların sana anlatmasını bekle. Open Subtitles لا تسألى الأسئلة, دعى غيرك يخبرك لو ارادوا
    Ardından 9 mm'lik otomatik bir silahla adamı mıhlamışlar. Kimin yaptığını hiç sorma. Open Subtitles ثم شخص ما رحب به بسلاح أتوماتيك 9 مل, لا تسألنى من هو
    Daha fazla soru sormaya yol açan, bir soru sorma stiliniz var. Open Subtitles و لديك أنت طريقة غريبة في طرح أسئلة تستدعي طرح أسئلة أخرى
    Bana onu veremeyeceksen neye ihtiyacım olduğunu sorma, tamam mı? Open Subtitles لا تَسْألْ بأنّ ني ماذا أَحتاجُ إذا أنت لَستُ راغبَ لإعْطائه لي، حَسَناً؟
    Bana sorma! Tuzağa düştüm. Neden oraya gitmeme izin verdin? Open Subtitles لا تسألينى لقد كان كميناً لماذا تركتنى اذهب الى هناك
    Sakın soru sorma, sorulan sorulara cevap verme. Open Subtitles لا تطرح ايه اسئله ولا تجيب على ايه اسئله
    Haber verdim. Orada sakin ol ve hiçbir soru falan sorma. Open Subtitles قلت لة تمهل فى الداخل لا تسال الاسئلة
    Sana bu kadar parayı bana böyle sorular sorma diye ödüyorum. Open Subtitles أنا أدفع لك الكثير من المال لكي لاتسأل مثل هذه الأسئلة
    Babam her zaman, cevabından hoşlanmayacağın soruları sorma derdi. Open Subtitles قال والدي دائماً ، لا تطرحي سؤالاً لا تريدين سماع الإجابة عليه
    Alec, elinde olanları biliyorlardı. Bana nasıl olduğunu sorma. Open Subtitles آليك , كانوا يعلمون مالديك ,لاتسألني كيف
    O zaman ona sorma. Oraya dönüp neyin ters gittiğine bak. Koca gibi davran. Open Subtitles إذاً لا تسألها ، اذهب الى هناك فقط واعرف المشكلة ، كن زوجاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد