"التفكير" - Translation from Arabic to Turkish

• düşünmeyi
• düşünemiyorum
• aklıma
• düşünme
• düşündüm
• düşün
• düşünmekten
• düşünüyorum
• düşünce
• düşünmelisin
• düşünmem
• düşünmen
• düşünmeliyiz
• düşünüp
• düşünüyordum

Ama düşünmeyi bana bırakıyor böylece rüya görmeye zamanım kalmıyor.
لكنها تترك لي التفكير حتى لا يكون لدي وقت للأحلام

Yani, doğada bu renkte gördüğüm bir şeyi düşünemiyorum, bu tona benzer.
لا يمكنني التفكير في أي شيء تراه في الطبيعة يبدو بهذا اللون.

Bir ara, Roth 20'li yaşlarının başındayken, imzası değişmiş ve buna sebep olan tek bir şey geliyor aklıma.
فى وقت ما,عندما كان روث فى بدايه العشرينات تغير توقيعه وهناك سبب واحد يمكننى التفكير به قد يسبب هذا.

Mesela beynin amigdala bölgesi düşünme, uzun süreli hafıza ve duygusal tepkimeleri kapsar.
على سبيل المثال، تشارك اللوزة الدماغية في التفكير والذاكرة طويلة المدى والمعالجة العاطفية.

Dün gece çok düşündüm... ve beni heyecanlandıran bir şey var.
قمت بالكثير من التفكير ليلة أمس وهناك شيء مثير جدا بخصوص

Herhangi bir konu hakkında tavsiyemi istemeden önce iki kere düşün.
يجب عليك التفكير مرتين قبل أن تطلب نصيحتي على أي شيء.

Sonra da kendimi şunu düşünmekten alamıyorum, bu canlılar tam bir doğa harikası, milyonlarca yıllık evrimle mükemmel olmuşlar.
ولكن ينتهي بي المطاف في التفكير حول روعة هذه الكائنات، التي تم ضبطها بدقة بفعل ملايين السنين من التطور.

Seni aklımdan çıkaramıyorum... ve çok büyük bir salaklık ettiğimi düşünüyorum.
أنا لا أستطيع التوقف عن التفكير فيكِ والتفكير فى مدى غبائى

Çocukluğumda yaşadığım ve yetişkinlik dönemi de dahil olmak üzere süregelen bu düşünce sürecini, psikologlar şöyle adlandırıyor; 'yanlılık'.
وعملية التفكير هذه التي مررت بها كطفل و مرات أخرى عديدة كشخص بالغ هي حصيلة مايسميه علماء النفس الإنحياز

Çok yakında evleneceksin, bana sorarsan o konuda biraz daha düşünmelisin.
سوف تتزوجين قريباً ،إذا سألتينى. أنتِ فقط تحتاجين إلى التفكير قليلاً.

Biraz olsun Ross'u düşünmeyi bırakırsan her yerde harika erkeklerin olduğunu fark edersin.
إن توقف عن التفكير بـ روس قليلا ستجدين رجالا لطفاء فى كل مكان

Bunu düşünmeye başlayalı 20 yıl oldu ve artık düşünmeyi de bıraktım.
أمضوا 20 عاما الذي يعتقد ذلك. لقد حان الوقت لنتوقف عن التفكير.

Ben de Charlotte Lucas'ın bu evin hanımı olacağını düşünemiyorum!
ولاأحتمل التفكير فى أن شارلوت لوكاس ستصبح سيدة هذا المنزل

Ayrıca, ben onun baba daha Wyatt için daha iyi bir bakıcı düşünemiyorum.
بالإضافة لهذا ، لا يمكننى التفكير فى جليس أطفال لوايات أفضل من أبيه

Sana söylemek için anlamsız bir şey bile gelmiyor aklıma.
لا أستطيع التفكير في أيّ شيء غير جارح لأقوله لك

Belki de müzik dilin de ötesinde bir düşünme biçimidr
حسناً ربما لأن الموسيقاً تحتاج الكثير من التفكير بعيداً اللغة

Denizaltı yaşamı hakkında öğreneceğin ilk şey küçük düşün, ince fikirli ol.
أول ما تتعلمه حيال الحياة في غواصة هو التفكير بأنك صغير ورفيع

Her bir kişi, bir bir mahkemenin önüne yaklaştı, şunu düşünmekten kendimi alamadım: Bu insanlar nasıl buraya geldi?
بينما يقترب كل شخص واحدا تلو الآخر، أمام غرفة الجلسات، لم أستطع التوقف عن التفكير: كيف جاؤوا إلى هنا؟

Tek bildiğim, aylar geçmiş olmasına rağmen devamlı onu düşünüyorum.
لقد مرّت شهور و لا يمكنني التوقف عن التفكير به.

Bu düşünce tarzı ekonomistleri deliye çeviriyor ve zaten çevirmeli.
هذا النوع من التفكير يقود الإقتصاديون الى الجنون، وينبغي لهم.

Bu adamla ne planlıyorsan bir daha düşünmelisin çünkü daha hazır değil.
مهما تفعلين مع هذا الشاب عليك إعادة التفكير لأنه غير مستعد لذلك

Sen iyi bir satış elemanısın, fakat bunu düşünmem gerekiyor.
أنت مندوب مبيعات جيد ، ولكن اريد التفكير في الامر.

Bazı gerçeklikler kadar büyük. Kaçmayı düşünmen olası bile değil.
حجمه بمثابه حجم بعض العوالم لا يمكنك حتى التفكير بالهروب

Biz insan ilişkilerini ve insanlarla iletişimi daha insancıl yollarla düşünmeliyiz.
يجب علينا التفكير بـالعلاقات الانسانية والتواصل مع الاشخاص بطريقة إنسانية أكثر

Umarım bunca şey arasında düşünüp taşınabiliyorsundur. İyi şeylerin tadını çıkar.
آمل أن تأخذ وقتك في التفكير بهذا ملياً، تذوق نكهة الأمر

Ben konuşmamız gereken daha ne kadar çok şey olduğunu düşünüyordum da.
حسنا، كنت مجرد التفكير كيف أكثر من ذلك بكثير لدينا للحديث عنها.