En iyi ve büyük gönüllü çalışmalardan biriydi. dünyadaki herhangi bir hapishanelerde gerçekleşen. | TED | وكانت واحدة من أفضل وأكبر صور العمل التطوعي من أي سجن في العالم. |
Üzerinde çalıştıkları şey hakkında kimsenin herhangi bir fikrinin olmadığı ortak, dağıtılmış müzik yapma işine bunun nasıl uygulanacağını görmek istedik. | TED | أردنا أن نرى كيف أن هذا ينطبق على التعاون ، والتوزيع الموسيقى، حيث لا يدري أي من الأشخاص ما يعمل عليه. |
Kendilerine herhangi bir kuvvet uygulanmadan üç boyutta serbestçe süzülürler. | TED | يطوفون بحرية في أبعاد ثلاثة دون أي قوى تؤثر فيهم. |
- Bu bomba vagon içinde herhangi bir yerden ateşlenebilir. | Open Subtitles | هذه القنبلة يمكن أن تربط إلى أيّ شئ في السيارة. |
Diyor ki, maddenin herhangi bir parçasını çok küçük boyutta incelerseniz, öncelikle moleküllere rastlar sonra da atomları ve atom altı parçacıkları bulursunuz. | TED | تقول انك اذا اختبرت اي جزء من مادة بدقة متناهية في البداية سوف تجد جزيئات ومن ثم سوف تجد ذرات و جسيمات ذرية |
Eğer yardım edebileceğiniz herhangi bir yol varsa, lütfen ama lütfen, edin. | TED | إذا كنت تعتقد أن بإمكانك مساعدتنا بأي طريقة، أرجوك.. أرجوك أن تفعل. |
Prensipte, yalnızca yukarıya bakma eylemi aracılığıyla, herkes tarafından herhangi bir yerde erişilebilirdir. | TED | فهي متاحة، نظريًا، بأي طريقة، ولأي شخص، ومن أي مكان، فقط بالنظر لأعلى. |
herhangi bir biyoloji, kimya ya da mühendislik alt yapım yok, üstüme çok gelmeyin, çünkü biomedikal mühendisliği hakkında konuşacağım. | TED | ليس لدي أي خلفية في الأحياء الكيمياء أو الهندسة بالتأكيد، لذا تحملوا معي لأنني سأتحدث اليوم عن الهندسة الطبية الحيوية. |
Biz bu iki değişken arasında herhangi bir şekilde hiçbir bağlantı bulmadık. | TED | لم نجد قطعا أي صلة، وأي تأثير أيا كان، بين هذان المتغيران. |
Ve katlamayı bilgisayarda yaptığımız için, herhangi bir fiziksel kısıtlamadan da muafız. | TED | ولأننا نقوم بالطي على الحاسوب، نحن متحررون تماما من أي قيود مادية. |
Yani bu, alıp istediğiniz herhangi bir yere götürebileceğiniz bir şey. | TED | أعني، هذا شيء يمكنك التقاطه وحمله معك في أي مكان تذهب. |
Gerçekler ortaya konulursa, onlar herhangi bir milli krizi karşılamaya dayandırılabilir. | TED | إذا تمّ اعطاؤهم الحقيقة، يمكن الاعتماد عليهم لمواجهة أي أزمة وطنية. |
Dizüstü bilgisayarımla herhangi bir toprak parçasından daha derin bir bağlantıya sahibim. | TED | لدى إرتباط أعمق بجهاز الكمبيوتر المحمول الخاص بي من أي قطعة أرض |
Bu beyefendinin herhangi bir bacak durumu, bir engeli yok. | TED | هذا الرجل لا يعاني أي إصابة أو إعاقة في قدميه |
Başka kameralar da var. herhangi bir öğrenci yapmış olabilir o filmi. | Open Subtitles | . هناك 13 من آلاتِ تصوير أيّ طالب كان يُمكنُ أنْ يُصوّرَه |
Bu arada herhangi bir suç dosyasını takip için kendi müfettişlerimizi atayacağız. | Open Subtitles | في هذه الأثناء، نحن سنكون تعيين محقّقوننا الخاصون لمتابعة أيّ قضيّة جرمية. |
herhangi bir şeye kızmış gibi veya sinirli davranıyor muydu? | Open Subtitles | كان يتصرّف غريبا أو هل بدا عصبي حول أيّ شئ؟ |
Söylediğim şey, bu soruya cevap olarak, Snowden'a karşı herhangi bir hafifletici eylem ile ilgili tartışmaların gülünç olduğudur. Konuşmaya değer olduğunu söyledim. | TED | ما قلته في الحقيقه, كرد على سؤال هل سترد على اي نقاش حول تخفيف العقوبات على سنودين, قلت نعم, يمكن الحديث حل الامر, |
herhangi bir şeyin yanında ya da karşısında olmamanız mümkün olabilir mi? | TED | هل يمكنكم أن تكونوا لا مع أو ليس ضد أى شيء ؟ |
herhangi bir sorunuz olursa, daha sonra cevaplamayı tercih ederim. | Open Subtitles | ولو كان هناك اى اسئلة, اُفضّل ان اُجيب عليها لاحقا |
Herkes için yapılırlar, yani herhangi bir kurumun kurallara saygı göstermemesine izin verilmez. | TED | تم وضعها من أجل الجميع، لذا لا يسمح لأي مؤسسة ألا تحترم القواعد. |
Eğer herhangi bir güçle buraya gelirlerse, teğmen, pozisyonumuzu cehenneme yollarlar. | Open Subtitles | لو نزلوا هنا بأيّ قوّة، مساعدة، هم سيضربون موقعنا إلى الجحيم. |
Yüzünde herhangi bir yalan belirtisi görmesem de herhangi bir doğruyu da göremiyorum. | Open Subtitles | بالرغم من أنّني لستُ أرى أيّة كذبة على وجهكَ، فأيضاً لستُ أرى الحقيقة. |
herhangi bir biçimde bana izin vermedi yada bana sormadı. | Open Subtitles | إنها لم تعرب عن موافقتها أو قبولها مناقشتى بأى شكل. |
Şimdi bu gösteriyor ki patlama herhangi bir kişiyi hedef almıyordu... | Open Subtitles | الآن يبدو أنّ هذا الهجوم لمْ يكن مُوجّهاً لأيّ فرد بعينه، |
Fakat düşündüğünüzde, bunun doğru olabileceği tek ortam, başka herhangi bir yaşamı barındırmayan dümdüz bir çöl olabilirdi. | TED | لكن عندما تفكرُ حولها، فالبيئة الوحيدة حيث سيكون ذلك حقيقية ستكون صحراء خاوية، خالية من أية حياة أخرى. |
(Kahkahalar) Şimdi partner tutturmaktan, basketbol veya futbolda ya da herhangi bir sporda tutturmaya geçiyoruz. | TED | يشجعك قليلًا ويمنحك حافزًا مؤقتًا في اختبار الذكاء على نطاق ضيق من المهام. ليس هناك أية إشارات بأن استماعك لموزارت، |
Özgürlük, herhangi bir gruba bağlı olarak görülmeden her türlü grubu ziyaret edebilmem ve her birinde kendimi bulabilmemdir. | TED | الحُرية تعني أنني ربما لا يتم تعريفي كأي مجموعة واحدة، لا أن بإمكاني زيارة وإيجاد نفسي في كل مجموعة. |
Son anda bir şey bekliyorsun, seni uzaklaştıracak herhangi bir şey. | Open Subtitles | .. فى تلك اللحظة النهائية ,تنتظر لشيء لأى شيء ليأخذك بعيداً |