"değeri" - Traduction Turc en Arabe

    • يساوي
        
    • القيمة
        
    • تساوي
        
    • يستحق
        
    • قيمة
        
    • قيمته
        
    • تستحق
        
    • سعر
        
    • ثمن
        
    • أهمية
        
    • يساوى
        
    • تساوى
        
    • تقدر
        
    • قيمه
        
    • بقيمة
        
    Bu aptal şeyin değeri nasıl 90 trilyon $ olabilir? Open Subtitles كيف يكون سعر هذا الشيء الغبي يساوي 90 ترليون دولار؟
    Ne? Bu mülk tam Sunset üzerinde, değeri gittikçe yükselecek. Open Subtitles هذا المكان يقع فوق الغروب مباشرة القيمة سـ ترتفع للأعلى
    İngilizlere teslim olmayıp ölenlerin... fedakarlıklarının bir boks maçı kadar değeri yok demektir. Open Subtitles من ماتوا ومن لن يستسلموا للبريطانيين لا تساوي تضحياتهم هذه مباراة ملاكمة لعينة
    Bir değeri olan tek tarih bugün bizim yaptığımız tarihtir. Open Subtitles التاريخ الوحيد الذي يستحق اللعن هو التاريخ الذي نصنعه اليوم
    Ve anlayabileceğiniz üzere, burada ben bir yatırım fonu için analisttim. Sosyal değeri olan bir iş yapmak benim için çok garipti. TED لذا يمكنك أن تتخيل كنت هنا محلل مالي في صندوق هيدج كان غاية في الغرابة بالنسبة لي فعل شئ ذا قيمة إجتماعية
    Şu aralar ise yaklaşık olarak değeri 110 dolar civarında. TED وهي حالياً على هذا المنوال حوالي بما قيمته 110 دولار
    Şu an işsizsiniz, ve evinizin değeri borcunuzdan daha az. Open Subtitles أنت الآن عاطل ومنزلك لا يساوي ما أنت مدين به
    Bu evin değeri 8.6 milyon, ve bu fiyata satılacak. Open Subtitles هذا المنزل يساوي 8.6 مليون، هذا السعر ما سأبيع بهِ.
    Harika bir vahşet çekimi yapabilirsiniz, ama bunu doğrulayamazsanız hiçbir değeri olmaz. TED يمكن أن يكون لديك فيديو مهول, ولكن إذا كنت عاجزا عن التحقق منه, فهو لا يساوي شيئا.
    Böylece eğer şunu kesip atabilirsek ve binaya biraz kaide verebilirsek bu parçayı alabilir ve müteahhid için daha büyük ticari değeri olan üst kısma koyabiliriz. TED إذا حتى نتمكن من الابتعاد عن ذلك ونعطي البناء قاعدة صغيرة، ويمكن أن نأخذ قليلا من القاعدة ونضعها في الأعلى حيث تزيد القيمة التجارية للبناء العقاري.
    Ben yine de bu değeri anlayan ve destekleyen şirketlerin olduğunu düşünüyorum. TED ومع ذلك، أعتقد أن هناك شركات تفهم هذه القيمة وتطورها.
    Hepsini bir araya getirip karıştırırsınız ve böylece değeri ortaya çıkar. TED يمكنك جمعها ومزجها وتنتج القيمة بهذه الطريقة.
    Ama ölürse onlar için hiçbir değeri kalmaz, öyle değil mi? Open Subtitles هي لَيستْ تساوي أيّ شئَ إليهم ميتة مع ذلك، أليس كذلك؟
    Bu küçük bakirenin değeri ne kadar biliyor musun sen? Open Subtitles هل لديكم أدنى فكرة كم تساوي هذه العذراء الصغيرة ؟
    Eğer gerçekten bir değeri olsaydı onu yıllar önce rehin verirdim. Open Subtitles لو كان ذلك له قيمة و يستحق لقمت برهنه من سنوات
    değeri birinin uğruna ne vereceğine karar vermesiyle belli olan bir eser. Open Subtitles أثر عتيق يستحق تماماً ما كان ينوي شخصاً ما دفعه للحصول عليهم
    Bilginin değeri, onu kullanacağınız fırsatların sayısıyla orantılı olarak artar. TED كلما ارتفعت قيمة المعلومة كلما أصبحت فرصة استخدامها متاحة أكثر.
    Bütün bu zaman boyunca devam eden tek şey broşun değeri ve benim daha azına yatıracak param yok. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي كان يشتمل على قيمته طيلة الوقت هو تلك القلادة ولا أستطيع الاستثمار بشيء أقلّ مِنْ ذلك
    Eyere dikkat et! değeri senin kazandığından fazla. Open Subtitles اهتم بالبردعة، لأنها تكلفت أكثر ما تستحق
    Ve açıkça söylersek, biliyorsunuz, insanlar değeri olan şeyler için para öderler, değil mi ? TED وبكل صراحة الناس مستعدون لدفع ثمن الاشياء التي لها قيمة ، أليس كذلك؟
    Ölenler birer odun parçası, çöp, kesinlikle hiçbir değeri olmayan... Open Subtitles كانوا يسمون الجثة باللوح أو الخرة بلا أي أهمية انسانية
    Ayrı ayrı değeri olmayan; ama bir arada çalışan madalyona? Open Subtitles تلك التى تمزق نصفين لا يساوى نص شئ بدون الآخر
    Sende ne var biliyorum. değeri olmayan özürler. Open Subtitles أنا لا اعلم ماذا تريد و لان أعلم ما تمتلك الاعذار التى لا تساوى شيئاً
    Hatta değeri milyonlarca pound olan manastır topraklarına da sahip olduk. Open Subtitles ضاعفنا دخل الملك واستحوذنا على اراضى الرهبان والتى تقدر بملايين الجنيهات
    - Sözünün bir değeri yok. - Üzgünüm. Ücret almayacağım Bayan Hess. Open Subtitles كلامك لا قيمه له معنى ذلك أنتى لن تدفعى لى
    Dün gece bir kamyonları soyuldu. Piyasa değeri 300 bin dolar. Open Subtitles تم القبض على أحد شاحناتهم وبها سلع تجزئة بقيمة 300.000 دولار

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus