Yeni keşfettiğim yetişkinliğimin verdiği cesaretle, o gece hayatımda ilk kez rom içmeyi denemek gayet doğaldı. | TED | منتشيًة ببلوغي الحديث، شعرت بأنه من الطبيعي أن أجرب شُربَ الرم في تلك الليلة أيضًا. |
Kızmaya hakkınız yok, adama rom içiren sizsiniz. | Open Subtitles | ليس عليك أن تغضب منه، فأنت من أعطاه الرم |
Mekan açıldığında rom konusunda çirkefleşti. | Open Subtitles | عند الوقت الذي فتحت فيه الأبواب، كان فاتحاً شرجه لشراب الرم |
Dilinden espri, cebinden çocuklara verdiği romlu şekerleme eksik olmazdı. | Open Subtitles | كان دائماً مستعداً بنكتة أو كرات الرم في جيبه من أجل الأطفال |
Sakinleştirmek için ona romlu ıIık süt verdim. | Open Subtitles | اعطيته حليبا دافئا مع بعض من الرم لتهديته |
Romu biraz fazla koydun mu herkes kafayı buluyor. | Open Subtitles | ضع الكثير من الرم فيه وشاهد الجميع يثملون |
Peki, rom, tekila ve brandy, likör, portakal ve ananas, böğürtlen ve özel gizli madde. | Open Subtitles | حسنا, خلطة من الرم, والتكيلا والبراندي, تريبل سيك, برتقال وأناناس, والتوت وعنصر خاص سري. |
Peki, rom, tekila, brandy, likör, portaka... | Open Subtitles | حسنا, خلطة من الرم, والتكيلا والبراندي, وتريبل سيك, وبرتقال وأناناس,, والتوت وعنصر خاص سري. |
rom, tekila, brandy, likör, portakal, böğürtlen, ananas, ve özel gizli madde olarak da nar suyu. | Open Subtitles | مكون من الرم والتكيلا والبراندي, وتريبل سيك والبرتقال والتوت, والأناناس, والعنصر السري هو عصير الرمان. |
Bundan bir yıl sonra burada sadece rom ve Meksika birası olacak. | Open Subtitles | بعد سنة من الآن ، لن يكون هنالك شيء سوى الرم و البيرة المكسيكية في هذا المكان |
Ama bugün Küba denince akla rom geliyor. | Open Subtitles | لكن اليوم، عندما تفكر في كوبا تفكر في الرم |
Karayipler'deki Avrupa kolonilerinde hasat edilen şekerden yapılan rom, denizciler için bir temel haline geldi ve Kuzey Amerika'ya satıldı. | TED | صُنِع الرم من السكر الذي حُصِدَ في المستعمرات الأوروبية في منطقة الكاريبي أصبحَ عنصراً أساسياً لدى البحارة وكان يبادل تجاريًا لأمريكا الشمالية. |
"Neptün"e üç fıçı rom alınacak. | Open Subtitles | ثلاثة براميل من نبيذ "الرم" لتُأخذ" "على سطح "نيبتون |
Bu arada, senin evinden biraz rom ödünç alabilir miyim? | Open Subtitles | أيمكنني استعارة القليل من الرم من شقتك؟ |
romlu jambonu istiyorum. | Open Subtitles | أنا آسف لحم الرم, أنا آسف هذا سيكون عظيم؟ - بالطبع سيكون عظيم- |
Bir romlu top daha alır mısın, Lisa? | Open Subtitles | مهتمه لجوله آخرى من كرات الرم ليزا |
romlu topun yoktur değil mi hiç? | Open Subtitles | ألا يصدف أن لديك كرات الرم , هل لديك؟ |
Aperatif olarak romlu pasta sevdiğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكرُ أنكَ تحبُ كعكة الرم كتحلية |
Püf noktası, Romu eklemeden önce naneyi koymak. Hayatım? | Open Subtitles | السرّ في مزج النعناع قبل إضافة الرم. |
Fleming's Commander Jamaica Romu. | Open Subtitles | "فليمنغز كوماندير" نوع شراب الرم الجامايكي |
Anlaşma için bir fıçı romum var. | Open Subtitles | لدي برميل من الرم للمقايضة بذلك |
Romun peşinden gittim çünkü en çok kâr getiren oydu ve zamanımda 4 tane ev ekledim. | Open Subtitles | لقد سعيت وراء بيع الرم لأنه الأكثرُ رِبحًا وأضفت أربعة منازل أثناء إدارتي للمكان هنا |