ويكيبيديا

    "طيلة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • her
        
    • beri
        
    • Bunca
        
    • boyu
        
    • kadar
        
    • hep
        
    • boyunca
        
    • Onca
        
    • tüm
        
    • hiç
        
    • yıldır
        
    • bütün
        
    • iki
        
    • Son
        
    • sonuna
        
    Hücreleriniz yenileniyor; saçlarınız, tırnaklarınız, her şey yaşamınız içinde gelişiyor. TED تتجدد خلايا جسمك وشعرك وأظافرك، كل شيء ينمو طيلة حياتنك.
    her zaman siz -- açlığı düşününce, bununla ilgili düşünmek zor bir şey, çünkü hangi konuda düşündüğümüzü yiyiyoruz. TED عادة يبدو من الصعب التفكير بمشكلة الجوع ومن الصعب التفكير بمشكلة الجوع .. لأننا عادة نفكر بالطعام طيلة الوقت
    Ne bileyim, gittiğinden beri her gün mütemadiyen geldiler zaten. Open Subtitles يا عزيزى. الأمر أنه طيلة أيام غيابك كانوا يمرون علىّ
    Bunca yıldır onlara yalan söylediğini anladıklarında o aile sence nasıl tepki verir? Open Subtitles ما الذي ستفعله العائلة عندما يكتشفون أنك كذبتَ عليهم طيلة السنوات الماضية ؟
    Hayat boyu yoksulluk içinde yaşamana, iyi bir yemek için başkalarından gelecek sadakaya muhtaç kalmana nasıl razı olurum? Open Subtitles هل تعتقدين بأنني سأجعلك تعيشين حياة الضنك طيلة حياتك . وتعتمدين على إحسان الآخرين لتحصلين على وجبات الطعام الجيدة
    Burası McMurdo'nun kendisi. Yazın burada bin kadar insan çalışır, ve kışın 200 kadar burası altı ay boyunca tamamen karanlık iken. TED هذه ماكموردو نفسها. حوالي ألف شخص يعملون هنا في الصيف، وحوالي 200 في فصل الشتاء عندما تكون مظلمة تماما طيلة ستة أشهر.
    Eğer hep etrafımda beni korumaya başlarsan, kesinlikle bir şeylerin olduğunu anlar. Open Subtitles لو بدأت بحراستي طيلة الوقت هو سيعرف بالتأكيد أن هناك شيئا ما
    Profesyonel kulak koruyucuları mükemmel; ben bunları her zaman kullanıyorum. TED ان سماعات الاذن الاحترافية رائعة جداً انا استخدمها طيلة الوقت
    O şartlarda bir operasyon yürüten tüm birimler her zaman hareketli olmalıydı ve yaralılar, tabii ki sizi aniden durduruyorlardı. Open Subtitles الوحدات التى كانت تعمل تحت هذه الظروف كان عليها أن تتحرك طيلة الوقت وبالطبع وجود جرحى كان يعوق تقدم الحمله
    o günden sonra LAPD'de moraller her zaman düşük oldu. Open Subtitles الروح المعنوية في شرطة لوس أنجلوس كانت منخفضة طيلة الوقت.
    Evet, ona bir günışığı yüzüğü yaptım. Sabahtan beri orada dikiliyor. Open Subtitles صنعتُ لها خاتم السير نهاراً، ولم تبرح مكانها ذاك طيلة الصباح.
    Bu yazın başından beri çocuğun biriyle görüşüyor ve ayrıldılar... Open Subtitles و لكنه كان يقابل صبيا طيلة الصيف و أنا استيقظت
    Bana Bunca zamandır tek yapması gereken hislerini kapatmaktı mı diyorsun şimdi? Open Subtitles أتخبرني الآن أن طيلة ما مضى لم يتعيّن عليها سوى إخماد إنسانيّتها؟
    Hayır. Bence Bunca yıldır ona göz kulak olman çok asilce bir davranış. Open Subtitles كلّا، بل أظنّه سلوكًا نبيلًا جدًّا أنّك كنت تراقبها بعناية طيلة هذه السنين.
    Çünkü aşıkların bir ömür boyu birlikte olmaları çok güzel. Open Subtitles لأنه لأمرٌ رائع عندما يبقى العاشقين مع بعضهما طيلة حياتهما
    Hayatları boyunca yılanlardan korkmuş bu insanlar artık "Şu yılanın ne kadar güzel olduğuna bak." gibi şeyler söylüyorlardı. TED هؤلاء الأشخاص الذين صاحبهم طيلة حياتهم خوف من الأفاعي أصبحوا يقولون أمور مثل أنظر كم هي رائعة هذه الأفعى
    Zaman Lordu ve insanlar birleşti. hep bunu hayal etmemiş miydin, Doktor? Open Subtitles سادة الزمن والبشر سوياً ألم تحلم بهذا طيلة عمرك يا دكتور ؟
    Bonobolar, insanlar gibi, bütün hayatları boyunca oyun oynamayı severler. TED ان قردة البابون .. كما البشر تحب اللعب طيلة حياتها
    Üzerinden uzun yıllar geçti. Kim bilir Onca yıldır neredeydi? Open Subtitles كان ذلك منذ زمن بعيد أين كان طيلة هذه السنوات؟
    Sadece 32 işaret, 30.000 yıl zaman boyunca ve tüm Avrupa kıtasında. TED 32 علامةً فقط طيلة فترة زمنية مدتها 30،000 سنة وقارة أوروبا بأكملها.
    Gelsem mi gelmesem mi diye düşünmekten bütün gün hiç bir şey yemedim. Open Subtitles لم آكل شيئًا طيلة اليوم بسبب قلقي حيال حسم قراري بالمجيء أو لا.
    Bu yüzden 30 yıldır, gündüzleri bir fotoğrafçı, akşamları da kalpazandı. TED كان يعمل مصوراً في النهار ومزوراً في الليل طيلة ال30 عام
    Elçiliği karıştırmış, ve dün gece de iki polisi hastanelik etmiş. Open Subtitles لقد اقتحم السفارة الأمريكية، وأقعد شرطيين في المشفى طيلة الليلة الماضية.
    Aslında bu konu stüdyomuzun Son on yıldır üzerinde çalıştığı bir şey. TED أقصد، هذا أمر ظل الاستوديو الخاص بنا يعمل عليه طيلة العقد الماضي.
    Kimi erkekleri bir kere görür, ömrünün sonuna dek hatırlarsın. Open Subtitles وبعض الرجال تراهم مرة واحدة وتتذكرهم طيلة حياتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد