Martin Luther King insaların gururla yüceltilmeye ihtiyacı olduğunu söylemişti. | TED | قال مالكوم لوثر كينغ أن الناس بحاجة أن يرتقوا بكرامة. |
Denetim ile Baidu başkanı Robin Li, bir zamanlar Çin halkının rahatlık karşılığında belirli bireysel haklardan vazgeçmek istediğini söylemişti. | TED | مع الرقابة، قال ذات مرة روبن لي، رئيس بايدو، الصينيون على استعداد تام للتخلي عن بعض الحقوق الفردية مقابل المصلحة. |
28 yaşındaki hukuk öğrencisi, Jonathan, LGBTQ hastalarından memnun olan ve LGBT hastaları konusunda uzmanlaşmış birini bulmak istediğini söylüyor. | TED | جوناثن، 28 سنة، طالب قانون، قال أنه يريد أن يجد شخصًا مرتاح لرعاية المرضى المثليين ومتخصص في الرعاية الصحية للمثليين. |
Perimenopozun, düşük testesteronun ve hafif kognitif bozukluğun sağlık sorunu olduğunu kim söylüyor? | TED | من قال أنّ انقطاع الطمث وانخفاض التستوستيرون والضعف الإدراكي الخفيف هي ظروف طبية؟ |
Odadaki herkes, nasıl olduysa başkasının evet dediğine karar verdi. | TED | كل من كانوا بالغرفة قرروا أن أحدًا غيري قال نعم. |
Bir de şu artık kimseye katlanmak zorunda olmadığını söyleyen adam. | Open Subtitles | مثل ذلك الشخص الذي قال بأنه لن يتحمل هراء من احد |
Babam hep söylerdi. Yardıma ihtiyacın olursa onu ara derdi. | Open Subtitles | والدي قال دائما إذا كنت تريد مساعدة إتصل بالدكتور كونور |
Seni terk etmek istiyordum. Ama o bana kalacağımı söylemişti. | Open Subtitles | كنتُ أريد الابتعـاد عنك، لكنه قال أنني يجبُ أن أبقى. |
Adamın biri güzel şeylerin uzun sürmediğini söylemişti bir keresinde. | Open Subtitles | أحدهم قال ذات مرة أن الأشياء الجميلة لا تدوم طويلاً |
Bir süre önce babam benim kabul edileceğim her üniversiteye gitmemi sağlayacağını söylemişti. | Open Subtitles | قبل ذلك الوقت والدى قال لى يمكننى ان التحق باى كليه فى العالم |
Oscar Wilde söylemişti sanırım, " Sevdiğin şeyi yok et. " ya da tam tersi " Sevdiğin şey seni yok eder. " | Open Subtitles | وكان أوسكار وايلد الذي قال هل تدمير شيء تحب. انها على العكس من ذلك ، ما تحب يدمر لك. |
Bekçi hatırlayabildiğimiz ya da hayal ettiğimiz herşeyi yaşabileceğimizi söylemişti. | Open Subtitles | المالك قال انه يمكننا مواجهة اي شي نتذكره او نتخيله |
Homer bir keresinde madenini ailenden daha çok sevdiğini söylemişti. | Open Subtitles | هومر قال فى مرة أنك تحب المنجم أكثر من أسرتك |
Bugün öğleden sonra bir süre sizin yanınızda olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قال أنه كان معك في الفترة الزمنية لهذه الظهيرة أجل |
İlginç olan, kocası kadının silaha asla elini sürmediğini söylüyor. | Open Subtitles | الغريب بالأمر أن زوجها قال إنها لم تلمس المسدس قط. |
Tamam... Bina yönetimi, yerin henüz resmen kiralanmamış olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | حسناً، قال مدير المبنى أن الطابق لم يُستأجر رسمياً بعد |
Menajerinin dediğine göre yönetmen arayıp çocuğun role uygun olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | وفقاً لما قاله وكيله قال المخرج أن لديه الشكل المناسب للدور |
Kendisine sürekli ne yapacağını söyleyen tüm insanlardan rahatsız olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال انه متضايق من كل الناس الذين يقولن له مالذي يفعله |
İnsanoğlunun güzel fikirleri alıp, inançlarını bunların üzere kurarak herşeyi yanlış yorumladığını söylerdi. | Open Subtitles | هو قال الجنس البشرى فهم كل خطاء يأخذ الفكرة الجيدة ويبنى اعتقادة عليها |
" Kuzu üçüncü mührü açınca, üçüncü yaratığın: 'Gel' dediğini işittim. " | Open Subtitles | وعندما فتح القفل الثالث، قال له الوحش الثالث تعال وأنظر |
Sizi bulan balıkçılar delicesine bir hayali düşmandan bahsettiğinizi söylediler. | Open Subtitles | الصياد الذي وجدك قال بأنك كنت تهذي عن عدو خيالي |
Bunu sana kimsenin söylediğini zannetmiyorum ama, bu ülke sana çok şey borçlu. | Open Subtitles | لا اعتقد انه هناك من قال لك، ولكـن هذه الدولـة تدين لك بالكثيـر |
Hayatlarına inen bir ışık olduğunu söylüyordu. Bize umut getirdi. | TED | حيث قال لقد انارت هذه المسيرة نفسي جلبت لي الامل |
Ve dedi ki patlama öyle gürültülü ve ışık o kadar yoğunmuş ki o gözlerini korumak için yüzünü elleriyle kapatmak zorunda kalmış. | TED | و قال ان الانفجار كان مدويا و الضوء كان كثيفا جدا، حتى انه كان عليه في الواقع وضع يديه امام وجه لحماية عينيه. |
Geçen gün biri Amerika'daki ikinci en büyük doğal gaz üreticisi olduğumu söyledi. | TED | قال أحدهم قبل أيام أنني ثاني أكبر منتج للغاز الطبيعي في الولايات المتحدة. |
Plato'nun dediği gibi, boyut için uzay neyse, değer için zaman odur. | TED | كما قال بلاتو، ما يمثله الفراغ بالنسبة للحجم، كذلك الوقت الى القيمة. |
Başka birisi ise şöyle dedi; " Peki ya yıldızın önünden geçip giden çok eliptik yörüngedeki büyük kuyruklu yıldız kümeleri? " | TED | حتى قال شخص آخر، حسناً، ماذا عن مجموعة ضخمة من المذنبات التي تمر بجانب هذا النجم في مدار بيضاوي الشكل؟ |
söylediği sadece, " Yasak, ve dünya bir gün yarılacak " oldu. | Open Subtitles | قال فقط : إنها محرمة و أن الأرض سوف تنشق |