ويكيبيديا

    "قال" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • söylemişti
        
    • söylüyor
        
    • dediğine
        
    • söyleyen
        
    • söylerdi
        
    • dediğini
        
    • söylediler
        
    • söylediğini
        
    • söylüyordu
        
    • dedi ki
        
    • söyledi
        
    • "
        
    • dediği
        
    • şöyle dedi
        
    • söylediği
        
    Martin Luther King insaların gururla yüceltilmeye ihtiyacı olduğunu söylemişti. TED قال مالكوم لوثر كينغ أن الناس بحاجة أن يرتقوا بكرامة.
    Denetim ile Baidu başkanı Robin Li, bir zamanlar Çin halkının rahatlık karşılığında belirli bireysel haklardan vazgeçmek istediğini söylemişti. TED مع الرقابة، قال ذات مرة روبن لي، رئيس بايدو، الصينيون على استعداد تام للتخلي عن بعض الحقوق الفردية مقابل المصلحة.
    28 yaşındaki hukuk öğrencisi, Jonathan, LGBTQ hastalarından memnun olan ve LGBT hastaları konusunda uzmanlaşmış birini bulmak istediğini söylüyor. TED جوناثن، 28 سنة، طالب قانون، قال أنه يريد أن يجد شخصًا مرتاح لرعاية المرضى المثليين ومتخصص في الرعاية الصحية للمثليين.
    Perimenopozun, düşük testesteronun ve hafif kognitif bozukluğun sağlık sorunu olduğunu kim söylüyor? TED من قال أنّ انقطاع الطمث وانخفاض التستوستيرون والضعف الإدراكي الخفيف هي ظروف طبية؟
    Odadaki herkes, nasıl olduysa başkasının evet dediğine karar verdi. TED كل من كانوا بالغرفة قرروا أن أحدًا غيري قال نعم.
    Bir de şu artık kimseye katlanmak zorunda olmadığını söyleyen adam. Open Subtitles مثل ذلك الشخص الذي قال بأنه لن يتحمل هراء من احد
    Babam hep söylerdi. Yardıma ihtiyacın olursa onu ara derdi. Open Subtitles والدي قال دائما إذا كنت تريد مساعدة إتصل بالدكتور كونور
    Seni terk etmek istiyordum. Ama o bana kalacağımı söylemişti. Open Subtitles كنتُ أريد الابتعـاد عنك، لكنه قال أنني يجبُ أن أبقى.
    Adamın biri güzel şeylerin uzun sürmediğini söylemişti bir keresinde. Open Subtitles أحدهم قال ذات مرة أن الأشياء الجميلة لا تدوم طويلاً
    Bir süre önce babam benim kabul edileceğim her üniversiteye gitmemi sağlayacağını söylemişti. Open Subtitles قبل ذلك الوقت والدى قال لى يمكننى ان التحق باى كليه فى العالم
    Oscar Wilde söylemişti sanırım, " Sevdiğin şeyi yok et. " ya da tam tersi " Sevdiğin şey seni yok eder. " Open Subtitles وكان أوسكار وايلد الذي قال هل تدمير شيء تحب. انها على العكس من ذلك ، ما تحب يدمر لك.
    Bekçi hatırlayabildiğimiz ya da hayal ettiğimiz herşeyi yaşabileceğimizi söylemişti. Open Subtitles المالك قال انه يمكننا مواجهة اي شي نتذكره او نتخيله
    Homer bir keresinde madenini ailenden daha çok sevdiğini söylemişti. Open Subtitles هومر قال فى مرة أنك تحب المنجم أكثر من أسرتك
    Bugün öğleden sonra bir süre sizin yanınızda olduğunu söylüyor. Open Subtitles قال أنه كان معك في الفترة الزمنية لهذه الظهيرة أجل
    İlginç olan, kocası kadının silaha asla elini sürmediğini söylüyor. Open Subtitles الغريب بالأمر أن زوجها قال إنها لم تلمس المسدس قط.
    Tamam... Bina yönetimi, yerin henüz resmen kiralanmamış olduğunu söylüyor. Open Subtitles حسناً، قال مدير المبنى أن الطابق لم يُستأجر رسمياً بعد
    Menajerinin dediğine göre yönetmen arayıp çocuğun role uygun olduğunu söylemiş. Open Subtitles وفقاً لما قاله وكيله قال المخرج أن لديه الشكل المناسب للدور
    Kendisine sürekli ne yapacağını söyleyen tüm insanlardan rahatsız olduğunu söyledi. Open Subtitles قال انه متضايق من كل الناس الذين يقولن له مالذي يفعله
    İnsanoğlunun güzel fikirleri alıp, inançlarını bunların üzere kurarak herşeyi yanlış yorumladığını söylerdi. Open Subtitles هو قال الجنس البشرى فهم كل خطاء يأخذ الفكرة الجيدة ويبنى اعتقادة عليها
    " Kuzu üçüncü mührü açınca, üçüncü yaratığın: 'Gel' dediğini işittim. " Open Subtitles وعندما فتح القفل الثالث، قال له الوحش الثالث تعال وأنظر
    Sizi bulan balıkçılar delicesine bir hayali düşmandan bahsettiğinizi söylediler. Open Subtitles الصياد الذي وجدك قال بأنك كنت تهذي عن عدو خيالي
    Bunu sana kimsenin söylediğini zannetmiyorum ama, bu ülke sana çok şey borçlu. Open Subtitles لا اعتقد انه هناك من قال لك، ولكـن هذه الدولـة تدين لك بالكثيـر
    Hayatlarına inen bir ışık olduğunu söylüyordu. Bize umut getirdi. TED حيث قال لقد انارت هذه المسيرة نفسي جلبت لي الامل
    Ve dedi ki patlama öyle gürültülü ve ışık o kadar yoğunmuş ki o gözlerini korumak için yüzünü elleriyle kapatmak zorunda kalmış. TED و قال ان الانفجار كان مدويا و الضوء كان كثيفا جدا، حتى انه كان عليه في الواقع وضع يديه امام وجه لحماية عينيه.
    Geçen gün biri Amerika'daki ikinci en büyük doğal gaz üreticisi olduğumu söyledi. TED قال أحدهم قبل أيام أنني ثاني أكبر منتج للغاز الطبيعي في الولايات المتحدة.
    Plato'nun dediği gibi, boyut için uzay neyse, değer için zaman odur. TED كما قال بلاتو، ما يمثله الفراغ بالنسبة للحجم، كذلك الوقت الى القيمة.
    Başka birisi ise şöyle dedi; " Peki ya yıldızın önünden geçip giden çok eliptik yörüngedeki büyük kuyruklu yıldız kümeleri? " TED حتى قال شخص آخر، حسناً، ماذا عن مجموعة ضخمة من المذنبات التي تمر بجانب هذا النجم في مدار بيضاوي الشكل؟
    söylediği sadece, " Yasak, ve dünya bir gün yarılacak " oldu. Open Subtitles قال فقط : إنها محرمة و أن الأرض سوف تنشق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد