ويكيبيديا

    "قرار" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • karardı
        
    • karara
        
    • kararıydı
        
    • kararına
        
    • karar
        
    • fikir
        
    • tercih
        
    • kararla
        
    • karardır
        
    • emri
        
    • kararları
        
    • kararıyla
        
    • kararım
        
    • karardan
        
    • kararından
        
    Ona çok büyük utanca neden olan bir karardı eğer romanı doğru hatırlıyorsam. Open Subtitles وهو قرار سبب لها الكثير من الإحراج إذا كنت أتذكر الرواية بشكل صحيح
    Huzur içinde ölmesine izin vermek hayatımda verdiğim en zor karardı. Doktorların söylediği o sözleri gün be gün beraberimde taşıdım. TED كان ذلك أصعب قرار اتخذته في حياتي، أن أتركها تموت بسلام، ومازلت أحمل كلمات أولائك الأطباء معي كل يوم.
    Lucas konusunda bir karara varması gereken kişi, ben değilim. Open Subtitles لست انا التي كان عليها ان تتخذ قرار بخصوص لوكاس
    Burada işe başlayıp bu güzel kadınla evlendim. Hayatımın en iyi kararıydı. Open Subtitles وتزوجت هذه المرأة الجميلة وهذا كان أفضل قرار في حياتي
    Sen kim olduğunu sanıyorsun da mahkemenin kararına müdahale edebiliyorsun? Open Subtitles كيف بحق الجحيم تعتقد بأنّك يمكنك التدخّل في قرار المحكمة؟
    O anda, büyükanneme açılmamak için bilinçli bir karar verdiğimi hatırlıyorum. TED الآن، أتذكر اتخاذ قرار واع في تلك اللحظة ألا أزور جدتي.
    Bu vermek zorunda kaldığım en zor karardı, ama başka çarem yoktu. TED كان ذلك أصعب قرار اتخذته، ولكن لم يكن لدي خيار.
    Bu, Simpsonlar'ın en büyük karardı. Aptal karım yerine çocukları dinlemeliydim. Open Subtitles ذلك كان أكبر قرار واجهته في حياتي، وجب أن أنصت إلى الأطفال بدلاً من زوجتي الحمقاء
    Tamam, yanlış karardı. Fakat onun hakkında çok tuhaf bir his duyuyorum. Open Subtitles حسنا ، لقد كان قرار سيئا لكنى احمل له شعورا غريبا
    Peki, yani tüm her şey, Joel'in vereceği karara bağlı. Open Subtitles حسناً, أنت تقول ان الوضع كله معتمد على قرار جويل
    Tam olarak karara varabilmemiz için Alfa Bataryasi'ni görmemiz gerek. Open Subtitles حتى يتسنى لنا إتخاذ قرار حقيقي، فسنحتاج لرؤية البطارية الرئيسيّة.
    Herhangi bir karara varmadan önce milyon tane fikir değiştirirler. Open Subtitles سوف يغيرون رأيهم ألف مرة قبل أن يصدروا أي قرار
    Daha fazla öğrenci almak istediğini biliyorum ama bu yönetim kararıydı. Open Subtitles انا اعلم اننا نبحث عن زبائن جدد لكن ذلك قرار اداري .. حسنا ؟
    Şimdiyse inancım, bulduğu şeyin hayatını sona erdirme kararına yol açtığı. Open Subtitles الآن أعتقد أنها كانت قد وصلت إلى قرار بانهاء حياتها.
    Hızlı karar vermemiz istendiğinde kısa yollar aramaya yatkın oluruz. TED عندما يتطلب مننا اتخاذ قرار سريع نلجأ للبحث عن اختصارات.
    Bugün sizlerin hayatının nasıl süreceğini söyleyemem ancak emin olun ki bir gün gelecek ve bir tercih yapmanız gerekecek, işte o zaman bir yapay kalp kapakçığı ile gaz odası arasında tercih yapmak kolay olmayacak. Open Subtitles الآن لا أعرف كيف سينتهي لآي منكم المطاف فـي حياته لكني أضمن لكم بأنه سيأتي اليوم الذي ستصنع فيه قرار
    İlkbahar tatilinde, cesurca bir kararla bezelerimi aldırdım. Open Subtitles في عطلة الربيع , اتحذت قرار شجاع بإزالت العقد في حبالي الصوتية
    Biliyorum, biliyorum, fakat doğru şans tılsımı seçmek zor bir karardır. Open Subtitles أعلم، ولكن اختيار قطعة نقود الحظ السعيد الصحيحة قرار كبير جداً
    Ben bu sabah, yasaklama emri çıkarması için yüksek mahkemeye gittim. Open Subtitles هذا الصباح كنت في المحكمة العليا لإصدار قرار بعدم التعرض لك
    Kitaptan değil ama son on yıldaki bütün işçi kararları bunu gösteriyor. Open Subtitles ليس من كتاب لكن كلّ قرار عمليّ على مرّ العشر سنين المنصرمة.
    Ama hayatınızın en büyük kararıyla yüzleşip bir yere varamamak kadar kötüsü yoktur. Open Subtitles لكن لا شيء أسوأ من مواجهة أهم قرار في حياتك بلا الوصول لنتيجة
    Savaştan önce, verilecek önemli bir kararım olduğunda yazı tura atardım. Open Subtitles ..قبل الحرب.. عندما كان لدي قرار مهمٌ لإتخاذه اعتدت قلب عُملة
    Rastgele bir kararın, zararı azaltmak için tasarlanmış, önceden belirlenen bir karardan daha iyi olması hâlâ mümkün mü? TED هل سيكون في تلك الحالة قرار إعتباطي هل سيكون قرار أفضل من واحدة محددة سلفاً أن تقلل من الخطر
    Hatta basit bir Birleşik Devletler'in Küba'ya saldırmayacağı kararından çok daha iyi olacaktı. Open Subtitles ربما حتى أكثر بكثير من من مجرد قرار بسيط من الولايات المتحدة بعدم مهاجمة كوبا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد