ويكيبيديا

    "كان هناك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir
        
    • var
        
    • vardı
        
    • varmış
        
    • oldu
        
    • orada
        
    • o
        
    • olduğunu
        
    • vardır
        
    • olmuş
        
    • yoktu
        
    • vardi
        
    • oradaydı
        
    • olsaydı
        
    • olduğu
        
    Gözlerinizin önünde vazelinden bir perde varken bunu görmeye çalıştınız mı hiç? TED هل حاولتم من قبل رؤية ذلك إذا كان هناك فازلين أمام أعينكم؟
    1993 yılında Seattle’daki konferansta bir masa vardı ve Marc Andreessen adındaki bir adam WWW için yazdığı küçük browserini tanıtıyordu. TED في 1993، كان هناك طاولة في نفس المؤتمر في سياتل، وكان هناك شخص يُدعى مارك أندريسن قام بعرض متصفحه الصغير للويب
    bir ara "yaşam atılımı" diye bir şey sayesinde yaşadığımızı sananlar vardı; ki biz böyle bir şey olmadığını biliyoruz. TED حسناً, أنت تعلم الناس كانت تعتقد أنه كان هناك قوة حياة للعيش. نحن الآن نعلم بأن هذا غير صحيح مطلقاً.
    Fakat ölü ördeğin yanında canlı bir ördek var, ve lütfen dikkat ediniz. TED لكن حذو البطّ الميّت، كان هناك بطّ حيّ، و من فضلكم أن تنتبهوا.
    Peki, kafamda çok fazla gürültü ve karmaşa vardı, ta ki ben bunun dört ana faktörden dolayı olduğunu anlayana kadar. TED حسناً قد كان هناك الكثير من الضجيج والتعقيد في رأسي، حتى أدركت انه في الواقع ماكان يحدث بسبب اربعة اشياء اساسية
    bir zamanlar, çocukları telef eden berbat bir hastalık varmış. TED في يوم من الأيام, كان هناك مرض مفزع يهدد الأطفال
    Teknoloji sektörüne döndük -- orada oldukça fazla inovasyon oldu. TED تحولنا إلى قطاع التكنولوجيا كان هناك الكثير جدًا من الابتكارات
    Evet, bayılırdım onlara. (Gülüşmeler) Neyse, orada her zaman zevk, ilişkiler ve tabii ki seks üzerine yazılar olurdu. TED نعم، أحبها حقا. على كل حال، دائما ما كان هناك مقال عن المتعة و العلاقات و بكل تأكيد الجنس.
    Okyanus tabanını yeni bir seviyeye getiriyoruz ve eski halini hatırlamıyoruz. TED نغير خط الأساس إلى المستوى الجديد، ولا نتذكر ما كان هناك.
    Son on yılda bunun çok üzücü bir örneği yaşandı. TED كان هناك مثال حزين على هذا الأمر في العقد الماضي.
    Bu devasa mekanizmanın en tepesinde bir kişi vardı, Erich Mielke. TED على رأس هذا الجهاز الضخم، كان هناك رجل واحد، إريخ ميلك.
    Grubu temsil ediyordun ve belki senin de bu şekilde, algılanıcağın düşüncesi çok korkunç, alışması çok zor bir düşünceydi. TED أنت مثلت مجموعة كان هذا أمرٌ من الصعب تقبله والتعامل معه و كان هناك احتمال أن يُنظر إليك بالطريقة نفسها
    bir siyahi profesör ve bir siyahi dekan yardımcısı vardı. TED كان هناك بروفيسور أسود ومساعد عميد من العرق الأسود أيضًا.
    gerçekten harika buzların yanında , bu mağaraların içinde başka ne var? TED إضافة إلى الجليد البارد جدّا، ما الذي كان هناك أيضا داخل الكهوف؟
    Son rakamlara göre, bildiğim kadarıyla 48 farklı çevrimiçi pazar var. TED عند آخر إحصاء، كان هناك 48 سوق على الإنترنت مختلف أعرفها.
    Yapabileceğin bir şey var mı sor. Belki o zavallı ruha yardım edebilirsin. Open Subtitles و سله اذا كان هناك ما تقوم به ربما يمكنك مساعدة هذا المسكين
    Dışişleri bakanıyken, benden başka sadece 13 kadın dışişleri bakanı vardı. TED عندما كنت وزيرة الخارجية كان هناك فحسب 13 انثى كوزيرات خارجية
    Çok fazla ağlayan insan vardı, beni gördüğüne sevinen insanlar. TED لقد كان هناك الكثير من البكاء وهم كانوا سعداء لرؤيتي.
    Neden bana kafamda bir delik varmış gibi bakıyorsun ? Open Subtitles لماذا تحملق فىّ كما لو كان هناك خطأ ما ؟
    Ve Hindistan, hastalığın en son ayakta kaldığı yer oldu. TED وفي الهند كان هناك مكان حيث فعل الجدري آخر أفعاله.
    bir kıza güzel vakit geçirtmeyi bilen biri varsa, o da Ashley'dir. Open Subtitles وإن كان هناك من يعرف كيف يجعل فتاة تستمتع بوقتها فهو آشلي
    Bunda mutlaka onun parmağı vardır ama ondan başka biri daha vardı. Open Subtitles انا متأكد أنها كانت لها صلة بالموضوع ولكن كان هناك شخص أخر
    bir hata olmuş olmalı çünkü aniden 2000 pinpon topumuz oluverdi. Open Subtitles والأهم من ذلك,كور تنس الطاوله لابد وأن كان هناك خطأ ما
    Bilmiyorum, onu kontrol etmek için geldim ama o ortada yoktu. Open Subtitles أنا لا أعرف. ذهبت للتدقيق عليه وهو فقط ما كان هناك.
    Almanlara karsi çogunlukla pasif olan az bir direnis vardi. Open Subtitles كان هناك بعض المقاومة ضد الألمان.. في معظمها مقاومة مستترة
    Masam hazırlanmıştı ve Bay Duncan Ross da beni karşılamak için oradaydı. Open Subtitles المنضدة مجهزة لى والسيد دنكان روس كان هناك ليشرف على بدايتى للعمل.
    Eğer banyo kapısının altındaki ışık yanıyor olsaydı bunun farkına varmayacaktım. Open Subtitles و لم ألاحظ إذا كان هناك ضوء .من تحت باب الحمام
    Efendim, işte adam bu. Olay olduğu anda tam oradaymış. Her şeyi görmüş. Open Subtitles سيدي، هذا الرجل، إنه كان هناك عندما وقع الحادث، لقد رأى كُل شيء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد