ويكيبيديا

    "كبير" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • büyük
        
    • koca
        
    • kocaman
        
    • önemli
        
    • yaşlı
        
    • Kabir
        
    • geniş
        
    • yüksek
        
    • iri
        
    • harika
        
    • iyi
        
    • Baş
        
    • yaşlıyım
        
    • ciddi
        
    • çok fazla
        
    ve bunun gibi şeyler... basit ama sonucunda büyük değişikler yapabileceğimiz şeyler. TED وأشياء من هذا القبيل. والأشياء البسيطة مثل هذه تستطيع إحداث فرق كبير.
    Merdivenlerin büyük bir girişe işaret verdiğini düşünün ve o anın yıldızı olduklarını. TED فكّر في كيفية إشارة السلالم إلى مدخل كبير وكان هناك نجم تلك اللحظة.
    ve zenginliklerin toplamı gerçekten çok büyük. Klasik bir ağ etkisi. TED ومقدار الثراء الناتج عن ذلك كبير جداً. فهو تأثير شبكي ممتاز
    Olmo, artık koca bir çocuk oldun... ama hala pantalonuna yapıyorsun... Open Subtitles أولمو انت فتىً كبير الان ولكنك ما تزال تبول فى بنطالك
    Her şeyi büyük özenle yerleştiriyor. Biri kocaman bir bıçak bırakmış. Open Subtitles انها تضع الأشياء بعناية فائقة شخص ما ترك سكين كبير خارج
    Bu, benim neden bir gazeteci olmak istediğimin en büyük sebebi. TED وهذا جزء كبير من السبب الذي جعلني قررت أن أصبح صحفية
    Burada olup şehirlerin geleceği hakkında konuşmak, Şehirler hakkında konuşmak büyük bir onurdur. TED انه لشرف كبير أن أتواجد هنا لأتحدث عن المدن لأتحدث عن مستقبل المدن
    Benim düşüncem şu ki, bu çocuklar üstünde çok büyük etkiler yaratabilirsiniz. TED لذا هذه هي فكرتي, أنه يمكنك التأثير بشكل كبير على هؤلاء الأطفال.
    Halen, sanal olan ile fiziksel olan arasında büyük bir kopukluk var. TED ولا يزال هناك قطع اتصال كبير في الوقت الراهن بين الإفتراضية والمادية.
    Bir kazaya karşılık maraton başlatmak size ilginç gelebilir. Fakat o zamanlar, en hassas olduğum durumda bile büyük düşünmeye ihtiyacım vardı. TED تنظيم ماراثون كردة فعل على حادث قد يبدو غريباً، لكن في ذلك الوقت، حتى في أوهن حالاتي، احتجت أن أحلم بشيء كبير.
    Chicago ve New Orleans'ın sağlık birimlerinin bunda büyük bir katkısı var. TED إدارات شيكاغو و نيو أورليانز الصحية، لديهم دور كبير جداً في هذا.
    Günümüzde, internet trafiğinin büyük bir kısmı şifrelendiği için, yapmaya çalıştıkları şey bu şifrelerin etrafından dolaşacak yeni yollar bulmak. TED هذا ما يحاولون القيام به و نظرا لان معظم ، جزء كبير من الانترنت يحاولون ان يجدوا طرق حول التشفيرات
    Farklılıklardan gücenmeyip onlara hayran kalıyorlar, bu büyük bir zihniyet değişimi ve bunu hissedince daha fazla olmasını istiyorsun. TED ليسوا مُهانون بسب الاختلافات ولكن معجبون بها وهذا تغّيرٌ كبير في الفكر وعندما تشعر به، تريده أن يحدث أكثر
    Ama ormanlar çözümün büyük bir parçası da olabilirler. Çünkü karbonu indirip, yakalamanın ve depolamanın bildiğimiz en iyi yolu bu. TED بالمقابل, الغابات من الممكن ان تكون جزء كبير من الحل ايضا التي تمثل افضل طريقة نعرفها لسحب, وحفظ وتخزين غاز الكربون.
    Ve bu kısa deneyimimi tıp alanında büyük bir atılım olarak kullanabiliriz. TED وبمقدرونا الآن أن نستعمل هذا في ما أعتقد أنه فتح طبي كبير.
    Açıkça, insanların bizi nasıl değerlendireceği kaygısı insan olmanın büyük bir parçası. TED كما يتضح، فقلقنا من تقييم الآخرين لنا هو جزء كبير من بشريتنا.
    Peki burada ne olmuştu? Bu ormanda büyük bir ekonomik yıkım yaratmıştık. TED فماذا حدث هنا ؟ لقد صنعنا فشل اقتصادي كبير في هذه الغابة.
    Kadın seslerine gelirsek, her hamilelikte değişir ve her menapozda büyük değişiklik olur. TED وبالنسبة لصوت الإناث، فهناك تغيّر عند كل حمل وتغيّر كبير في سن اليأس.
    koca memeler, küçük ayaklar. Her erkek için 1. kalite. Open Subtitles صدر كبير مع قليل من الشحم تؤثر على كل الرجال
    kocaman bir yatağa uzanıp iki gün boyunca uyumayı ve anne olmayı düşünüyorum. Open Subtitles إنني أفكر في التمدد على سرير كبير والنوم لحوالي يومين وأفكر في الإنجاب
    İnsanların işe yarar şekilde kullanmadıkları, atıl ve önemli diğer veriler nelerdir? TED هناك كم كبير من المعلومات توضع في التقارير القديمة لا لزوم لها
    Bir keresinde şiddetli bir kalp krizi geçiren bir yaşlı hastaya müdahele etmiştim. TED اهتممت مره برجل كبير في السن و الذي كان لديه ازمة قلبية كبيرة
    Kabir, sadece bizimle çalışıp çalışmadığını öğrenmek için Izna'ya teklif etti. Open Subtitles كبير تقدم لإزنا فقط ليعرف إن كانت تعمل معنا أم لا
    Muazzam farklılıkta siyasi sistemlere ve farklı ekonomik sistemlere sahiptirler, birinde özel kapitalizm diğerinde geniş bir devlet kapitalizmi vardır. TED لديهما نظامين سياسين مختلفين بشكل كبير و ايضا انظمة اقتصادية مختلفة دولة بي راسمالية خاصة و اخرى بنظام راسمال دولة
    İlk adım olarak yüksek mevkideki bir politikacıyı tuzağımıza düşüreceğiz. Open Subtitles إنّ الخطوةَ الأولى أَنْ تَحْصرَ شخص كبير عالي في السياسةِ.
    İtiraf et. Bazen iri, güçIü bir adama ihtiyaç duyuyorsun. Open Subtitles إعترفى بهذا ، أحيانا تحتاجين إلى رجل كبير و قوى
    Ne büyük bir değişim. Bir mektubun bunları yapması harika bir şey. Open Subtitles هذا تغيير كبير ، من المذهل أن تفعل رسالة واحدة كل ذلك
    Avrupa Birliği'nin en büyük hastane malzemeleri şirketi Medicorps'ta Baş bilim adamı. Open Subtitles هو كبير علماء في ميراكوربس. تجهيز المستشفى الأكبر الشركة في الإتحاد الأوربي.
    Oğlunuzu hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ama değişmek için çok yaşlıyım. Open Subtitles انا آسف لأنني خذلت . ابنك ، لكنني كبير جدا على التغيير
    Zannımca ufak olmalarıdan dolayı ciddi bir üzüntü duyuyor olmalılar. Open Subtitles أعتقد انهم يصابون بحزن كبير حقا لكونهم صغارا جدا مثلا
    belki de rutin bir kan testi beyaz hücrelerinin (lökosit) sayısının çok fazla olduğunu ya da karaciğer enzimlerinin yükseldiğini gösterecektir. TED و ربما خلال فحص دم إعتيادي يتم إكتشاف وجود عدد كبير من خلايا الدم البيضاء أو ارتفاع ملحوظ في إنزيمات الكبد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد