PJ: Evet, Sen bir tanesini işaret ederken ben aslında sana diğerini verdim. | TED | ب.ج: أجل، لقد كنت تشير إلى واحدة منهم، لكنني في الحقيقة أعطيتك الأخرى. |
Belki Sen de onun sana gösterdiği nezaketin karşılığını vermek istersin. | Open Subtitles | ربما تشعر أنك كنت ترغب في أن ترد له عطفه عليك |
Sanırım, benden birkaç espri bildiğim ve seni güldürebildiğim için hoşlandın. | Open Subtitles | أعتقد أنّك أحببتني لأنني كنت أعرف بعض النكت التي جعلتكِ تضحكين. |
Ve senin mutlu olup olmaman mutlu bir yamayı işgal edip etmediğine bağlıdır. | TED | وسواء كنت سعيد أم لا يعتمد جزئيا على إذا كنت تشغل بقعة سعيدة. |
Dışişleri bakanıyken, benden başka Sadece 13 kadın dışişleri bakanı vardı. | TED | عندما كنت وزيرة الخارجية كان هناك فحسب 13 انثى كوزيرات خارجية |
Bu listeye baktığımda -- benim için yaşayanların Zebur'u gibiydi -- farkına vardım ki, bunu kızlarımız için yapmış olsakta, biz de beraberinde çok değişmiştik. | TED | وكما انظر اليه اليوم .. انه يبدو كما لو انه ترنيمة عيش لقد ادركت .. ان ما كنت اقوم به لبناتي قد غيرني انا ايضاً |
Eğer daha fazla fare istihdam edersek sonucu daha da iyi hale getirebiliriz. | TED | إذا كنت تستطيع جلب المزيد من الجرذان، يمكننا أن نجعل الواقع الناتج أكبر. |
Sen ve Tim gittiniz ya, hepimize hayrı dokunur artık. | Open Subtitles | طالما كنت وتيم هناك أشعر أن هذا يجعلنا كلنا سعداء |
Birkaç yıl önce bir kamyon şoförüydün. Şimdiyse ben şerifken Sen müteahhitsin. | Open Subtitles | منذ سنوات قليلة كنت سائق شاحنة الآن ، أنا المأمور وأنت مقاول |
Tüm hayatım boyunca benim dostumdun. Bu işi bana Sen ayarladın. | Open Subtitles | لقد كنت صديقاً لى طوال حياتى لقد عرضت على هذا العمل |
Sen bizim dikkatimizi çektiğin şu teorini kanıtlayan bir şey oldu. | Open Subtitles | الأمر الذي قد يثبت تلك النظرية التي كنت تحاول تقعنا بها |
Dedi ki "Sen artık büyüdün, burada sana yemek yok artık!" | Open Subtitles | عندما أتذكرها أبدأُ في الارتجاف ، كنت في الـ16 قال : |
Bütün bu olanlar seni kendime yakın tutmak istediğim için oldu. | Open Subtitles | كل ما حدث , حدث لأننى كنت أحاول إبقائك بالقرب منى |
Hafızam olmadan kendi rahat dünyamda senin dünyana karışmadan mutlu olabilirdim. | Open Subtitles | كنت سأعيش في عالمي سعيد و مرتاح بدون التدخل في عالمكِ |
Bana gelince, bu Sadece yüzleşmek zorunda kaldığım saldırılarla ilgili değildi. | TED | بالنسبة لي، لم تكن فقط حول هذه الهجمات التي كنت أواجهها. |
çok uzun yıllar önce kaybettiğim onurumun geri geldiğini hissediyorum." | TED | أشعر أن لدي كرامة كنت قد فقدتها منذ زمن طويل |
Mutluydum, çünkü bu çocuklar Scratch'i tam da bizim istediğimiz şekilde kullanıyorlardı. | TED | كنت سعيدًا لأن هؤلاء الأطفال كانوا يستخدمون سكراتش بالضبط كما كنا نأمل. |
Karşımda duran bu bulutun aslında hava kirliliği olduğunu anlamam çok zaman almadı. | TED | لم أستغرق وقتًا طويلًأ لأدرك أنني كنت أنظر لغيمة ضخمة من تلوث الهواء. |
Bu benim, açıkça görülüyor ki ben ilktim, 01 diyor. | TED | هذا تخصني، نعم لقد كنت أول المسجلين تحمل الرقم 1. |
Artık Eskiden olduğum kişi olmak istemediğim için sana eşlik edeceğim. | Open Subtitles | وكما آمل أن اكون رجلا ً آخرا ً عما كنت عليه |
Belki de en başarılı ilişkiler olumsuzluk çıtası en yüksek olanlar diye düşünebilirdim. | TED | لذا كنت لأفترض بأن العلاقات الأنجح هي تلك حيث تكون عتبة السلبية عالية. |
Araştırma yap, Shutton. Kanal 6 Ana Haber Bülteni'nden Kent Brockman. | Open Subtitles | اعمل على بحثك ياشوتن أنا كنت بروكمان من القناة السادسة للأخبار |
Pazarlama yetkilisi işe alacaksanız yeni bir ürün için açılışa özel kampanya hazırlatın. | TED | إذا كنت تريد توظيف مدير تسويق، يقوم بوضع خطة لحملة إطلاق منتج جديد. |