"مذ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• beri
• zamandır
• önceydi
• geçti
• andan
• uzun
• yana
• yıldır
• üzerinden
• zaman önce

Çocukluktan beri tatillerimi geçirdiğim bir evim var. Satmaya geldim.
أملك منزلًا هناك حيث أقضي فيه الإجازة مذ كنت طفلًا.

Buraya geldiğimizden beri tek bir güvenlik kamerası bile görmedim.
لم أرَ آلة تصوير واحدة للمراقبة مذ أن دخلنا هنا

Onu benden 20 sene önce aldın. O zamandan beri biraz olsun yaşlanmadın.
لقد أخذته منّي، مذ عشرين سنة مضت على الرغم من ذلك لم تشب

Yakıldığından beri ilk kez resmi bir CIA ekibinin sorumluluğunu üstleneceksin.
أنتَ مسؤولٌ عن فريق رسميّ للوكالة للمرةِ الأولى مذ أن حُرِقْتَ.

Hala ücreti önden alıyoruz ancak son geldiğinden beri fiyatlar biraz yükseldi.
الدفع لا يزال مقدّمًا، لكنّ السعر ارتفع مذ آخر مرّة كنت هُنا.

Bunu çocukluğumdan beri yaşıyorum. Doktorların buna taktıkları isim bile var.
كان لدي هذا الخوف مذ كنت طفلاً الأطباء لديهم اسم له

Babanı idam ettikleri günden beri bu trajediye seyirci kalıyorsun.
أنتِ كنتِ شاهدة على المآسى مذ يوم أن اعدموا والدكِ

Programı başlattıktan beri 3 milyon yolculuk yapılmış.
مذ اطلقنا البرنامج ثلاثة ملايين رحلة تم القيام بها

Bu işe başladığımız 8 sene öncesinden beri, 17.000 gerilla silah bıraktı.
إذن مذ بدأنا هذا العمل تقريباً خلال الثمان سنوات الماضية، سرح 17000 من المغاوير.

Hayatımın amacı çocukluğumdan beri sizleri uzaya götürmek oldu.
ان حلمي مذ كنت صغيراً هو ان استطيع ان أأخذ البشر الى الفضاء

Bak, 12 yaşımdan beri erkeklerle çıkıyorum.
تعلمين ، أنا أذهب مع الفتية مذ كنت في الـ 12

Dün geceden beri. Ama bana bayan deme.
إننى أعرفك مذ ليلة أمس ولكن لا تقول يا سيدتى

Siktiğimin beşinci sınıfından beri dinlememiştim.
لم اسمع تلك الأغنية مذ كنت في المرحلة الخامسة

7 benim için, 7 senin için, kalanı da senin... ..çünkü seni gördüğümden beri ayakta zor duruyorsun.
سبعة لي و سبعة لك, وأنت تأخذ ما تبقى لأنك منفعل علي مذ قابلتك

Buraya girdiğimden beri çok okuyorum.
قرأت الكثير مذ دخلت هنا، عن مختلف الديانات

Buraya geldiğimden beri bunu hep düşünüp durdum.
في الحقيقة، إني أفكر في مذ أتيت إلى هنا.

Evet, acemiliğimden beri bunu söylerim.
أجل، كنت أقول ذلك مذ كنت مستجداً، أنت لوحدك يا رفيقي

Parker Bey'i uzun zamandır gözlüyoruz. Orada korkulacak hiçbir şey yok mu?
، كنا نراقب باركر مذ زمن بعيد ولا يوجد ما يخيف بشأنه

uzun zaman önceydi. Çok uzun zaman önce.
مذ زمن بعيد، مذ عمر كامل وكنت رجلاً مختلفاً وقتها

Babanı görmeyeli uzun yıllar geçti.
لقد مرت سنين كثيرة مذ آخر مرة رأيت فيها أبوك

Ama seninle tanıştığım andan itibaren bulaştığım bu pislikten kendimi kurtarmaya çalışıyorum.
لكن مذ قابلت وأنا أحاول إخراج نفسي من الفوضى التي أنا بها

Geçen sene kolonilerinden ayrıldıklarından bu yana okyanus boyunca 9,500 km yüzdüler.
سافروا مسافة 9600 كيلومتر عبر المحيط مذ أن هجروا مستعمرتهم العام المنصرم،

Huon enerjisi artık yok ki. Milyarlarca yıldır yok.
أثرية ، لم يعد لطاقة الهيوان وجود مذ مليارات السنوات

Senin benim favori öğrencim olmanın üzerinden 20 yıl geçtiğine inanmak zor.
يصعب التصديق أنها مرت 20 عاماً مذ كنت تلميذي المفضل