Ve yine de 88 Mm. lerin ateşi altında olacaktık. | Open Subtitles | و لا زلنا نتلقى الضربات من مدافع الـ 88 مم |
Akvaryuma bir adam geldi. Uzun hikaye ama kısaca beni ve birkaç arkadaşımı Güney Pasifik'e gönderdi, onun için hayvan toplayacağız, yola çıkarken bize 16 Mm film kamerası verdi. | TED | دخل رجل لمجمع حوض السمك, قصة طويلة ولكن أساسا أرسل لي بعض أصحابي لجنوب المحيط الهادئ ، لجمع الحيوانات له ، وبينما كنا ذاهبين, أعطانا فيديو كاميرتان بحجم ١٦ مم |
Tanklar sağ tarafımızda. 88 Mm toplar sol tarafımızda. | Open Subtitles | الدبابات على يميننا و مدافع الـ 88 مم على يسارنا |
Çoğumuz, hala, kağıt ve tekstil gibi geleneksel malzemelerin Neyden yapıldığını ve nasıl üretildiğini biliyor. | TED | في اغلب الاحيان ما زلنا نعرف مم تصنع المواد التقليدية مثل الورق والاقمشة وكيف يتم انتاجها. |
Şamdandaki bu mum gibi tanıdık bir nesneye bakalım, ve Neyden yapılmış olduğunu anlamak isteyelim. | TED | فلنتخيل أننا ننظر لجسم مألوف لدينا، شمعة على حامل، و لنتصور أننا نريد معرفة مم يتكون منه هذا الحامل. |
Mmm, biraz zaman ver, Ellen. Gör bakalım neler oluyor. | Open Subtitles | مم,امهلى ذلك بعض الوقت إلين وننتظر ما سيحدث |
Yarın bir sınavım var ve, Şey, kapatsam iyi olacak. | Open Subtitles | لدي امتحان في المدرسة غداً, و, مم, يجب ان اذهب. |
Görünüşe göre yedek takviyesinde sıkıntıları var bu yüzden bizi haklamak için 88 Mm.lere güveniyorlar. | Open Subtitles | لذلك يعتمدون على مدافع الـ 88 مم لإبادتنا |
Güvenlik görevlileri de birkaç el ateş edebilmiş. 9 Mm'likler var. | Open Subtitles | حسناً,الأمن تمكنوا من الرد ببعض الطلقات عيار 9 مم |
Birinin ceketinin cebinde 9 Mm.'lik bir tabanca vardı. | Open Subtitles | واحدا منهم كان معه سلاح 8 مم.. معلقا داخل سترته |
Birinde tüfek var, 9 Mm. Cephanem bitmek üzere. | Open Subtitles | أحدهم لديه بندقيه عيار 9 مم لقد قربت ذخيرتي على النفاذ |
Eğerki elimizdeki istihbarat verileri doğruysa zırh kalınlığı 250 Mm falan olmalı. | Open Subtitles | إذا كانت قذائف شديدة الانفجار لا يمكنها اختراقها هذا يعني درعه لا يقل عن 250 مم |
Ayrıca 1. kattan 8. kata kadar, kuzeye bakan pencereleri 200 Mm küçült. | Open Subtitles | و أيضاً يقلل الرياح التى تواجه الشمال من الطابق الأول حتى الثامن بمعدل 22 مم. |
Mm, bak, ne yaptığını bilmeliyim, ne üzerinde anlaştığını. | Open Subtitles | مم , انظر انا اريد ان اعرف ماذا فعلت ماذا عرضت على الخطر |
Kumar sorunu var. Mm. Bunu açmalıyım. | Open Subtitles | لقد اختلس المال إنه مدمن قمار مم يجب أجيب على هذا |
Neyden korktuğun önemli değil. Sam amca için hepsi aynıdır. | Open Subtitles | لا يهمّ مم تخاف الأمر واحد عِند العمّ سام |
Neyden korktuğun önemli değil. Sam amca için hepsi aynıdır. | Open Subtitles | لا يهمّ مم تخاف الأمر واحد عِند العمّ سام |
"Eğer kırmızı bir ev kırmızı tuğlalardan, ve mavi bir ev mavi tuğlalardan yapılmışsa, yeşil bir ev Neyden yapılmıştır?" | Open Subtitles | "المنزل الأحمر يصنع من طوب أحمر" " والمنزل الأزرق يصنع من طوب أزرق" "مم يصنع المنزل الأخضر ؟" |
Mmm, uh, evinize birini göndereceğim... beni bekleyin. | Open Subtitles | مم, آه , لدى شخصا ً سيُوصلك لمنزلك... .. و أنت فقط ستنتظرينى هناك |
Mmm, sizi evinize götürecek birini ayarladım... ve orda beni bekleyin. | Open Subtitles | مم, آه , لدى شخصا ً سيُوصلك لمنزلك... .. و أنت فقط ستنتظرينى هناك |
Ama sonuncu söylediği Şey bir soru değildi, değil mi? | Open Subtitles | مم تدخلي الاخير لم يكن حقا سؤالا , اليس كذلك؟ |
Riskli bir Şey, karanlık bir yolda bir yabancıyı almak. | Open Subtitles | مم, شيئ خطير. التقاط شخص غريب من طريق مظلم. |
Hmm. - Mm. Hmm. | Open Subtitles | - مم همم ليسا, بعد مقابلة والدك |