ويكيبيديا

    "ch" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كريس
        
    • تاى
        
    • شيو
        
    • كريستيان
        
    CH: Sen denge nedir, hakikat nedir, tarafsızlık nedir, sorularında uzun süre yer aldın. TED كريس: حسناً، لديك تجربة شخصية تتعلق بالسؤال الآتي، ماهو التوازن، ماهي الحقيقة، ماهي الموضوعية. لوقت طويل،
    CH: Başkanlar her zaman medyayı eleştirmiştir-- CA: Bu şekilde değil TED كريس: الرؤساء دائما ماينتقدون الصحافة والإعلام كريستيان: ليس بهذه الطريقة.
    CH: Buradaki birçok insan Facebook veya Twitter ve Google ve diğerlerinde çalışan insanları tanıyabilir. TED كريس: العديد من الأشخاص هنا ربما يعرفون بعض من يعملون في فيسبوك أو تويتر وجوجل والبقية.
    CH'ing-ti'yi memnun edecek yeşil gözlü bir kız çıplak kılıcı kucaklayacak kadar cesur bir kız. Open Subtitles فتاة بعينان خضراوان لإرضاء (تشينغ تاى) فتاة شجاعة بدرجة كافية كى تعانق النصل المجرد
    CH'u ASAP ile bir görüşme ayarla, sonrada kimin hallettiğini bul. Open Subtitles ستجهز لمقابلة مع "شيو" بأسرع وقت، ثم أعثر علي من قتل هذا الولد
    CH: Soruşturmacı gazetecilik içeren bir algoritma CA: Nasıl yaparlar gerçekten bilmiyorum, ama bir şekilde, yani -- saçmalıkları filtreleyin! TED كريس: خوارزمية تتضمن التحقق الصحفي ـ ـ كريستيان: لا أعرف كيف سيفعلون ذلك ولكن بطريقة ما، تنقيح كل الكذب والهراء!
    CH: Bunun birazından umut edilecek bir şeyler var, değil mi? TED كريس: بعد كل ما حدث اصبح لدينا أمل، اليس كذلك؟
    CH: Ahlaki pusulası olan saçmalık-filtreli bir algoritmaya ihtiyacımız var. CA: Aynen öyle. TED كريس: نحتاج لخوارزمية لتنقيح الكذب وذات بوصلة أخلاقية ـ ـ كريستان: أحسنت.
    CH: Bence, bu zor bir. CH: Bir dakika için liderlikten bahset. TED كريس: أعتقد ان هذا تحد كبير. كريستيان: تعلم ما أعنيه.
    Dedi ki -- CH: Bana ne dediğini söyle. TED وقد قال ـ ـ كريس: اخبرينا ماذا قال.
    CA: Hayır, hayır, devam et. CH: Ne dedi? TED كريستيان: لا،لا، تفضل كريس: ماذا قال؟
    (Alkışlar) CH: Bu propaganda savaşları her zaman olmuştur ve sen o zamanki duruşunu almakta cesurdun. TED (تصفيق) كريس: ويبقى دائما هذا النوع من المعارك الدعائية موجود، ولقد أظهرتي شجاعة فى إتخاذك هذا الموقف وقتها.
    CH: Öyleyse, ne ölçüde-- (Gülüşmeler) (Alkışlar) CH: Demek istiyorum ki, bir kaç yıl önce Twitter ve Facebook ve benzerlerinden düşen bilgi çığına bakan birisi şöyle söylemiş olabilir, "Bak, demokrasilerimiz şimdiye kadar olduğundan daha sağlıklı. TED كريس: حسناً، الى اي مدى ـ ـ (ضحك) (تصفيق) كريس: اعني، لو نظر شخص منذ عدة سنوات على هذا السيل من المعلومات التي يزخر بها تويتر وفيسبوك وأمثالهم، لربما قال، لقد أصبحت ديمقراطيتنا أفضل من اى وقت مضى.
    CH: Bence bu iyi. TED كريس: أعتقد انه أمر جيد.
    CH: Söz kesen sensin, ben dinleyenim. TED كريس: تفضلي فنحن هنا لنسمعك.
    CH: Senin için son soru Christinane. TED كريس: كريستيان هذا أخر سؤال.
    (Gülüşmeler) CH: İşte budur. Hakikat ve aşk. Yaymaya değer fikirler. TED فكل شئ يتعلق بالحقيقة. (ضحك) كريس: حسناً، الحب والحقيقة. أفكار تستحق الإنتشار.
    Bu harikaydı. (Alkışlar) CA: Teşekkürler: CH: Bu gerçekten çok güzeldi TED (تصفيق) كريستيان: شكراً كريس: كان وقتاً ممتعاً.
    CH'ing-ti mutlu olacak ve lanetim kalkacak. Open Subtitles -أبداً و سيكون (تشينغ تاى) سعيداً وستزول عنى لعنتى
    Birileri CH'u'nun oğlunu halletmiş. Open Subtitles شخص ما قتل أبن "شيو"

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد