10 a nasıl engel olabiliriz ve 10 un çoğalmamasını nasıl sağlarız? | TED | كيف يمكنني منع الـ 10 ومنعها من أن تكون أكثر من 10؟ |
Sosyal arama motorundan kastım arkadaşlarını nasıl seçtiğin, onları nasıl bulduğun. | TED | ما الذي أقصده بمحرك البحث الاجتماعي هو كيف تجد وتختار أصدقائك |
Tecrübelerimizi teknolojiyle paylaşabiliyoruz ve bizi nasıl alakadar ettiği bizi nasıl cezbettiği | TED | يمكننا ان نشارك تجاربنا مع التكنولوجيا و كيف تقلقنا و كيف تحمسنا. |
Birkaç gün sonra, onlara bu sesi nasıl verebileceğimle ilgili bir fikirle uyandım. | TED | وبعد عدة ايام خطرت على بالي فكرة كيف يمكنني ان اوصل لهم صوتي |
Resif nasıl çalışır? Çok ama çok basit bir şekilde. | TED | كيف تعمل الشعاب المرجانية؟ حسنا ، انها بسيطة جدا جدا. |
Ve şu duyguyu bulmaya, tekrardan keşfetmeye çalışan daha nice ülkeler: "nasıl harikulade, barışçıl ve hoşgörülü bir gelecek hayal ederiz?" | TED | وغيرھا من الدول التي تحاول أن ترى وتستكشف ذلك النوع من الشعور إزاء كيف يمكنُنا أن نتصور مستقبلا رائعا وھادئا ومتسامحا. |
Öğretmenlerin kendi doğal çıkarımları ile yaptığı şeyleri nasıl alacağız? | TED | كيف يمكننا أخذ ما يفعله أؤلئك المعلمون إلى خلاصتهم الطبيعية؟ |
Bir koltuğu hayal etmek gerçekten zor, evinizde nasıl görüneceğini. | TED | انه من الصعب تخيل الاريكة, كيف سوف تبدو في منزلك. |
ve 2002 Kasım ayında tanıştık ve şimdi Aicha nasıl geliştiğini anlatacak. | TED | وهكذا التقينا في نوفمبر 2002 و عائشة ستخبركم الان كيف كان ذلك |
Ve eğer Van Gogh'un gerçekten bu başyapıtı nasıl yarattığını görmek isterseniz? | TED | وماذا إن أردتم رؤية كيف قام فان غوخ فعلا بإنتاج هذه التحفة؟ |
Böylece biz bu şeyi bir bütün olarak nasıl ortaya çıkaracağımızı düşünüyorduk. | TED | لذا كنا نحاول التفكير ، كيف يمكن أن نجعل كل شيء ينبع. |
Üzerinde çalıştıkları şey hakkında kimsenin herhangi bir fikrinin olmadığı ortak, dağıtılmış müzik yapma işine bunun nasıl uygulanacağını görmek istedik. | TED | أردنا أن نرى كيف أن هذا ينطبق على التعاون ، والتوزيع الموسيقى، حيث لا يدري أي من الأشخاص ما يعمل عليه. |
nasıl bu sanatçıları... ...bulacağım diye dünyayı dolaşmaya... ...ve bu bineali oluşturmaya... ...başlamıştım. | TED | فبدأت أفكر كيف سأقيم هذا البينالي كيف سأسافر حول العالم لأجد الفنانين المناسبين |
Bu adamların operasyonlarını nasıl paraya çevirebildikleri ile ilgili bir örnek. INTERPOL'e gidip sayfalara baktığımız ve aranan kişileri arıyoruz. | TED | مثال على كيف يستطيع هؤلاء الاشخاص تنفيذ عملياتهم ذهبنا و اخذنا نظرة على صفحات الانتربول و بحثنا عن اشخاص مطلوبين |
ve bu yarış Web'de iş yapmak istediğiniz herhangi biri suçlu olduklarını öğrendiğiniz zaman nasıl iş yaparsınız, nasıl güvenirsiniz, | TED | و هذا التحدي هو: كيف تتاجر، كيف تثق في شخص على الانترنت تريد أن تتاجر معه عندما تعلم أنه مجرم؟ |
Ancak işin ilginç yanı, gücün nasıl değiştiğini gösteriyor olması. | TED | لكنه من المثير للاهتمام،أن ذلك يظهر كيف أن القوة تغيرت. |
Ve tabiki , nasıl şifrenin nasıl yazılcağını bilmeyip bu konuda yardım aldığımdan beri. İki lisans öğrencim vardı | TED | وبالطبع بما أنني لا أعرف كيف أكتب البرامج,حصلت على مساعدة في هذا المجال ساعدني اثنان من طلبة الدراسات العليا |
Elimizde çok fazla bilgi var; bunu nasıl düzenleyeceğimizi bilmiyoruz. | TED | لدينا الكثير من المعلومات, نحن لا نعرف كيف نبدأ بترتيبها. |
Onu çalacak. nasıl tepki vereceğimizi bilmiyorum, ama birşey değişecek. | TED | سيعزفها. لا أعرف كيف سنتجاوب معها، لكن شيئا ما سيتغير. |
Bir hastaneye gelirseniz size bakmak için kaç klinisyen gerektiğini ve bunun zaman içinde nasıl değiştiğini araştıran bir çalışma yapıldı. | TED | وهناك دراسة حيث أنهم يتطلعون في العيادات كم استغرق العناية لك إذا وصلت إلى مستشفى، كما أنها تغيرت مع مرور الوقت. |
Şimdi Bay Walker, nasıl oluyor da aynı anda iki yerde olabiliyorum? | Open Subtitles | الآن سيد ووكَر، كيفَ يُمكنني أن أكون في مَكانين في نفسِ الوَقت؟ |
Yani DNA yaşayan organizmaları nasıl yapma konusunda bilgi taşıyor. | TED | فالحمض النّووي يحتوي على معلوماتٍ حول كيفية إيجاد الأنظمة الحية. |
İşte her şey böyle başladı, ancak hijyenik pedi yaptıktan sonra, nasıl karşılaştıracaktım? | TED | هكذا كانت البدايه ، ولكن بعد صنع الفوط الصحيه اين يمكن ان اختبرها |
Onlara gerçekten nasıl yazacağını ve besteleyeceğini öğreten bir müzik programı nasıl olur? | TED | ماذا عن برنامج موسيقي يمكن في الحقيقة أن يعلمهم كيفية كتابة وتأليف الموسيقى. |
Bu ne hoş sürpriz, Bayan... Söylesenize, size nasıl sesleneyim? | Open Subtitles | حسنا ، انها مفاجأة ميس قولى لى بماذا أناديكى ؟ |
Yarın bir şirket açabilirim ve sizin, size ait bu bilgileri nasıl kullanacağım üzerinde hiç bir kontrolünüz olmaz. | TED | أستطيع أن أبدأ ذلك المشروع من الغد، ولن يكون لديك أي تحكم على الإطلاق في استخدامي لبياناتك بهذه الطريقة. |
Frasier, dürüstlükten bahsediyorsun ama bu konuda doğruyu söylememeyi nasıl açıklıyorsun? | Open Subtitles | لذا، فرايزر، بكُلّ كلامكَ حول الأمانةِ، كَيفَ تُبرّرُ تَزييف هذا الشيءِ؟ |
Ardından anladım ki, bugün üzerinde çalıştığımız teknolojinin beş yıl içresinde, 10 yıl içerisinde nasıl görüneceğini derinlemesine düşünmeliydik. | TED | ادركت ذالك الحين ان علينا التفكير بعمق في التكنولوجيا التي نعمل بها اليوم في الخمس أو العشر سنين القادمة |
Ama sonra bize, inekleri nasıl iyi bildiği konusunda nutuk çekti. | Open Subtitles | لكنه بدأ بروي قصة حياته وعن مدى خبرته اللعينة مع البقر |
Tabi burada nasıl bir insanla yüz yüze olduğunuzu bilmeniz gerekir. | Open Subtitles | إنه أمر هام أن تعرف أي نوع من الرجال تتعامل معه |
nasıl cevaplayacağımı bilemediğim inanılmaz derecede basit birçok sorum olduğunu fark ettim. Mesela, 'Bağımlılığa gerçekten ne sebep olur?' | TED | وأدركت بأنه يوجد عدد لا يصدق من الأسئلة الأساسية التي لم أعرف الإجابة عليها، مثلا، مالذي يُسبّب الإدمان بالضبط؟ |