ويكيبيديا

    "uygun" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المناسب
        
    • مناسب
        
    • مناسبة
        
    • المناسبة
        
    • مناسباً
        
    • ملائم
        
    • ملائمة
        
    • لائق
        
    • مناسبا
        
    • الملائم
        
    • ملائماً
        
    • الصحيح
        
    • لائقة
        
    • تناسب
        
    • الصحيحة
        
    Tanrı seni sürekli izleyecek, sana uygun zamanı işaret edecek. Open Subtitles يجب أن آمر الحرس بتتبعكم حتى يساعدوك في الوقت المناسب
    Sana, Oliver ile ilgili neler olduğunu sormak için uygun bir zaman mı? Open Subtitles السيد كونكلين، هل هذا هو الوقت المناسب أن أسألك ماذا يجري مع أوليفر؟
    Bu durumda, yaşamın en büyük ödülü: uygun bir çiftleşme partneri. TED في هذه الحالة ، أعظم جائزة في الحياة: شريك مناسب للتزاوج.
    Glenn'e hapishaneyi uygun gördüğü şekilde yönetmesi için izin verdiniz. Open Subtitles لقد سمحت لجلين أن يدير السجن بالطريقة التى يراها مناسبة
    Ancak bir duruma ilişkin uygun ifade düzeyleri kültürden kültüre büyük oranda değişebiliyordu. TED مع ذلك، درجات التعبير المناسبة لحالة بعينها يمكن، أن تختلف كثيراً تبعاً للثقافات.
    Daha 11 yaşındaydık ve bu bizler için hiç uygun değildi. Fakat (Almanca) TED ونحن فقط في الحاديه عشر من العمر، وذلك لم يكن مناسباً. لكن الألمانيه.
    Şimdi bu konuyu görüşmek için uygun zaman olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles انا حقا لا اعتقد ان هذا وقت ملائم لتسوية المسألة
    Onun beni burada ziyaret etmesi, çok daha uygun olacaktı. Open Subtitles علـى أي حال ، سيكون أكثر ملائمة أن تزورني هنا
    Siz ve kocanız için hangi zaman en uygun olur? Open Subtitles ما هو الوقت المناسب لمقابلتك أنت و زوجك معا؟ ؟
    Bu, kenara çekmek için uygun bir yer aradığınızı gösterir. Open Subtitles هذا سيجعله يعرف أنك تريد المخاطبة معه في المكان المناسب
    Bu ona, konuşmak için uygun bir yerde duracağınızı anlatır. Open Subtitles هذا سيجعله يعرف أنك تريد المخاطبة معه في المكان المناسب
    Siz, benim yerime uygun birini bulana dek görevlerimi yerine getirebilirim. Open Subtitles يمكنني القيام بواجباتي حتى يمكنك أن تعثر على بديل مناسب لي
    Bu şekilde herhangi bir kanıt kabul etmek benim için hiç uygun olmaz. Open Subtitles ربما و من الغير مناسب لي أن أقبل أي دليل على هذه الطريقة
    Peder, uygun bir zaman değil. Daha sonra gelin. Kızınızla konuşmalıyım. Open Subtitles أيها القس، أخشى أن الوقت غير مناسب ستضطر للعودة فيما بعد
    - Onu kafana takma. Kullanmanı istediğim biri var. Çok uygun biri. Open Subtitles لدي فتاة أريد منك استخدامها إنها مناسبة , ستقدم لي معروفاً بذلك
    Sana Mona'nın numarasını veririm, onu daha uygun bir anında ararsın. Open Subtitles ويمكنك أن تتصل بها في الوقت الذي تكون فيه أكثر مناسبة
    Durumu değerlendir, olası kayıpları hesapla ve uygun hareketi yap. Open Subtitles تقييم الموقف, امكانية حساب الخسارة و امكانبة اخذ الاحداث المناسبة.
    Bodrum, onun bize yeniden dönebilmesi için oldukça uygun bir yer. Open Subtitles ذلك السرداب يمكن أن يكون مخبئاً مناسباً إذا أغاروا علينا مجدداً
    Fakat umarım başka şemsiyeler... şu sıralar uygun bir biçimde nehrin dibini boylamıştır. Open Subtitles لكني آمل أن مظلة أخرى جرى التخلص منها بشكل ملائم في أحد الأنهار
    Belki senin için benden daha uygun biri... şu anda. Open Subtitles ربما هي ملائمة بشكل أفضل لك منّي في هذه اللحظة.
    Onu öldürmekle tehdit ettim, ama hiç, nasıl demeli, uygun bir şekilde tanıştırılmadık. Open Subtitles أم.. لقد هددت بقتله.. لكن لم نكن ابدا, مثلما تقول, متعارفين بشكل لائق
    Bütün bu tayfa içinde kızıma uygun biri varsa, bir zahmet gösteriver, peder. Open Subtitles حسنا اذا كان هناك واحد من هؤلاء مناسبا لها أشر عليه ، أبت
    Ve seninle temas kurmaya çalışmak benim için çok da uygun olmaz. Open Subtitles وسيكون من غير الملائم مطلقا بالنسبة لى, ان احاول عمل اتصال معك
    Eminim Home Depot'a bakıp iş için daha uygun birini bulabilirim. Open Subtitles متأكدة أنه بجولة قصيرة بالسوق التجاري المجاور سأجد أحداً ملائماً للمنصب
    Keating değersiz birisi yani bu binanın tasarısı için en uygun kişi. Open Subtitles هذا الكيتنج لا يساوى شيئاُ حتى انه ربما الاختيار الصحيح لهذا المبنى
    Bunlar çok güzeldi ama, uygun bir buluşma böyle olmamalı. Open Subtitles كان هذا جيداً و لكنها ليست طريقة لائقة لكي نلتقي
    - Bu projeye çok uygun. Haklı. Tam ona göre bir senaryo. Open Subtitles فال هو الامثل بالنسبة لهذه المادة هي محقة, هذه القصة تناسب اسلوبه
    Ve uygun koşullarda yeni bir dünya en az eskisi kadar mümkündü. Open Subtitles و تحت ظل الظروف الصحيحة فاحتمالية عالم جديد لا تقل عن القديم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد