"أكثر من أي" - Translation from Arabic to Turkish

    • daha fazla
        
    • en çok
        
    • daha çok
        
    • daha iyi
        
    • her şeyden çok
        
    • daha fazlasını
        
    • hiç olmadığı kadar
        
    • hiç olmadığım kadar
        
    • herhangi
        
    • Hem de her
        
    Beyaz kavşak noktaları, çizgi üzerindeki herhangi bir beyaz noktaya göre dört bir yandan daha fazla beyazlıkla çevrilidir. TED نقاط التقاطع البيضاء محاطة بلون أكثر بياضًا نسبيًا من الجهات الأربعة أكثر من أي نقطة بيضاء على طول الخط.
    Müzik hayatınızı değiştirebilir, Hem de her şeyden daha fazla. TED الموسيقى يمكن أن تغير حياتك أكثر من أي شيء آخر
    Kardeşim bütün dünyadan nefret ediyor, en çok da senden. Open Subtitles أخي يكره العالم كله ويكرهك أنت أكثر من أي شئ
    Kardeşim bütün dünyadan nefret ediyor, en çok da senden. Open Subtitles أخي يكره العالم كله ويكرهك أنت أكثر من أي شئ
    Artık her zamankinden daha çok güç ağımızın bir parçası oldu. TED إنها حاليًا جزءاً من شبكتنا للطاقة أكثر من أي وقتٍ مضى.
    Siz ikiniz bunu herkesten daha iyi bilirsiniz, değil mi? Open Subtitles أنتما تعرفان بشأن هذا أكثر من أي أحد آخر، صحيح؟
    Onlar en iyisi ve onları çok seviyorum onları her şeyden çok önemsiyorum. TED إنهم الأفضل وأنا أحبهم كثيرا. وأنا أهتم بهم أكثر من أي شيء آخر.
    Arkadaşlarıma şarkı söylemek için her zamankinden daha fazla bu gece cephede olmalıyım. Open Subtitles يجب أن ارجع الى الجبهة لأغنّى لرفاقي، اللّيلة، أكثر من أي وقت آخر
    Her zamankinden daha fazla zorladık ama meteor taşı kararsız hale geldi. Open Subtitles رفعنا الحرارة أكثر من أي وقت مضى لكن حجر النيزك فقد الثبات
    Atomun sırlarını diğerlerinden daha fazla ortaya döken bir keşif... Open Subtitles الاكتشاف الذي سيكشف أسرار الذرة أكثر من أي اكتشاف آخر
    Bu da canımı dünyadaki her şeyden daha fazla acıtıyor. Open Subtitles أنة يؤلمني أكثر من أي شئ أخر في العالم أجمع
    Gerçekten düşündüm ki sizi, en çok da seni gördüğümde... Open Subtitles أنه عندما رأيتك اعتقدث أنك أكثر من أي شخص آخر
    Ve günün ortasında soğuk bir şeyi en çok istediğimiz zamanda, maalesef, bu güneşe bakacaksınız demektir. TED وأثناء منتصف اليوم، عندما نحتاج شيئًا باردًا أكثر من أي وقت آخر، للأسف، هذا يعني أنك ستنظر لأعلى باتجاه الشمس.
    Bu ülke temel olarak insanlığa ve diğer ülkelere en çok katkı yapan ülkedir. TED هذه دولة بكل بساطة تعطي أكثر للبشرية وللعالم أكثر من أي دولة أخرى.
    Önceki herhangi bir jenerasyona kıyasla bu jenerasyonda daha çok ebeveyn boşanmıştır. TED طُلق العديد من الناس في هذا الجيل أكثر من أي جيل سابق.
    Şu an buna her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. TED ونحن بحاجة إلى هذا الآن أكثر من أي وقت مضى.
    Çünkü sen bunu dünyadaki her şeyden daha çok istiyorsun. Open Subtitles لأنك تريدين هذه اللحظة أكثر من أي شيء في العالم
    Şöhretin ne kadar geçici olduğunu herkesten daha iyi anlarım ben. Open Subtitles أنا أفهم أكثر من أي أحد مدى ماتكون الشهره لحظة عابره
    her şeyden çok, onlar, onun fiziksel vücudunun yakınlarında olmak istemediler. TED أكثر من أي شيء آخر، لا حبذون البقاء حول جسدها الحقيقي.
    Seninle kalacağım. Herkesten daha fazlasını biliyorum. Open Subtitles لقد كنت أعيش معك، وأعرف أكثر من أي أحد آخر
    Çünkü şimdi, hiç olmadığı kadar, körlemesine takip etme zamanı değil, körlemesine kabul etme, körlemesine güvenme. TED حيث الآن، أكثر من أي وقت مضى، ليس الوقت للاتباع، للتقبل و الوثوق بدون تفكير.
    Sanki başka bir kadındım ama aynı zamanda, hiç olmadığım kadar da bendim Open Subtitles تصرفتوكأننيامرأةأخرى.. ومع ذلك كنت ذاتي أكثر من أي وقت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more