Bazıları ise hala beraber vakit geçirmekten keyif alacaklar her ikisi de artık katı yiyecek çiğneyemedikleri zaman bile. | TED | وبعضهم سوف واصلون استمتاعهم بصحبة بعضهم البعض عندما لا يكون اياً منهم قادر على مضغ الطعام الصلب بعد الاَن |
Bazıları sanat ya da müzik okuyor ve yazamadıklarını düşünüyor. | TED | البعض من قسم الموسيقى أو الفن ويعتقدون أنهم لايستطيعون الكتابة. |
Bazıları bu kuralı aşabiliyormuş gibi görünebilir ama gerçekte harici bir kaynaktan aldıkları enerji ile çalışmaya devam etmektedir. | TED | هناك البعض الذي يبدو وكأنه مستمر بالعمل، ولكن في الواقع دائمًا ما يتضح أنه يسحب الطاقة من مصدر خارجي. |
ve sorun şu ki çok önyargılı bir hale gelebiliyorlar. Çünkü bazı parçaları aşırı bazılarını ise az kullanmayı öğreniyoruz. | TED | و المشكلة أنها من الممكن أن تكون متحيزة. لأنك تتعلم أن تفرط في إستخدام بعضها وتقصر في إستخدام البعض الأخر. |
İkinizin de biraz uzak durmanız gerektiği aşikâr değil mi? | Open Subtitles | أليس واضحاً الآن أنكما بحاجة للابتعاد عن بعضكما البعض ؟ |
Hatta bize birkaç tane gösterdin, ama insanları öldürmeye başlayınca kimse bunları hatırlamayacak. | Open Subtitles | واريتنا البعض ولكن لا احد سوف يتذكر ذلك حين تبدا فى قتل الناس |
Bir gece ihanete uğradı ve Bazıları tereddüt edip onu terk ettiklerinde, sadece Peter yanında oldu ve ona sadık kaldı. | Open Subtitles | في تلك الليله الفظيعة عندما تعرض للخيانه عندما شك البعض فيه وهرب من جانبه بقي بطرس فقط الصامد المخلص حتى النهاية |
Peşine düştüğüm en iyi insanlardan bile Bazıları hapishane... -...kuşuydular. | Open Subtitles | الذي، البعض مِنْ الناسِ الأجودِ تَعقّبتُ أبداً كُنْتُ طيورَ سجنِ. |
Sanırım, Bazıları sıcak sever. Ben klasik müziği tercih ederim. | Open Subtitles | أعتقد أن البعض يفضلونها ساخنة أنا شخصياً أفضّل الموسيقى الكلاسيكية |
Bazıları der ki; kargaşadan kurtulmanın yolu dost kulakta başlar. | Open Subtitles | البعض يقولون أن الطريق للتخلص من الاضطراب يبدأ بأذن صاغية |
Bazıları bir grup atlı, Bazıları piyade birliği, Bazıları da gemiler der. | Open Subtitles | يقول البعض سرب من الفرسان .. و آخرون يقولون أفراد المشاة .. |
İçinizden Bazıları Prens Goro ile... bir araya gelip... karşılaşma onurunu yaşayacak. | Open Subtitles | و البعض منكم سيحصل على الشرف العظيم و السرور لمواجهة الأمير غورو |
Bazıları onların aslan olmadığını düşündü çılgınlık yaymaya gelen ölmüş büyücülerin ruhları. | Open Subtitles | اعتقد البعض انهما ليس اسدين انما ارواح اطباء تقليديين عادوا لنشر الجنون |
Ancak bazı insanlar sınav öncesi iş göremez hâle geliyorlar. | TED | ولكنّ البعض يتعرّض لقلق ما قبل الاختبار والذي يُقعد صاحبه. |
Hitler'in bazı azimli destekçileri, bağlılıklarını gösterecek yeni metodlar buldular: | Open Subtitles | البعض من أوائل أتباع هتلر أبتدعوا طرقاً جديده للأظهار الأخلاص |
bazı şeyleri rehin verdi... babasından biraz borç aldı... birazını Katleen den çaldı. | Open Subtitles | لقد قامت برهن بعض الأشياء واقترضت البعض من والدها وسرقت البعض من كاثلين |
bazı şeyleri rehin verdi... babasından biraz borç aldı... birazını Katleen den çaldı. | Open Subtitles | لقد قامت برهن بعض الأشياء واقترضت البعض من والدها وسرقت البعض من كاثلين |
- birkaç tanesine göz koydum. - birkaç tanesine demek? | Open Subtitles | أنى اضع عينى على البعض منهم البعض , نعم ؟ |
Fakat yakın bir gelecekte, arabaların birbirleriyle konuştuğu günleri de göreceğiz. | TED | لكن قريب سوف نرى الايام التي تتحدث فيها السيارات لبعضها البعض |
Bu yüzden harekete geçmezsek, bugün bir şeyler yapmazsak, çok yakın bir zamanda, Bazılarının tabiriyle zaman ayarlı tedavi bombasıyla yüzleşeceğiz. | TED | لذلك ما لم نتصرف ، ما لم نفعل شيئا اليوم فسنواجه في القريب العاجل ما أسماه البعض قنبلة الزمن بالنسبة للعلاج. |
Biliyorum böyle söylemeyi dine hakaret sayar Kimileri ama ben Tanrı ile konuşurum. | Open Subtitles | أعلم أن البعض يعتبرونه ، كفر لتقولي هذا لكني بالفعل أتحدث مع الرب |
Bazısı tehlikeyi sezmişti. Kimisi ise olup bitenin farkında değildi. | Open Subtitles | البعض توقع الأسوء الغالبية لم يكن لديها فكرة عما سيحدث |
Kimi cennete cehenneme inanır. Kimi çocuk olarak döndüğümüzü söyler. | Open Subtitles | بعضهم يعتقد بالجنة والنار و البعض يعتقد اننا نعود اطفالا |
Bazılarına göre üniformalıların itibarı son günlerde pek parlak değil. | Open Subtitles | سيقول البعض إن الشرطة لا تتمتع بسمعة طيبة هذه الأيام. |
İşte buradalar. Ben şimdiye kadar üç tanesini yaptım. Yapacak bir kaç tane daha kaldı. | TED | أنها هنا. يمكنكم أن تروا أنني نفذت ثلاثة حتي الأن: ولدي البعض الأخر للتنفيذ. |
Bazılarımız onların şiddetle karşılaşabileceğinden, | TED | البعض منا قلق من أنهم قد يواجهون العنف. |
ve eğer bilginiz ve anlayışınız üzerinde zorlayıcı olursam özür dilerim. | TED | و أنا متأسف إذا أضفت بعض التوضيح , و أفهتمك البعض |
Onları nereye yapıştıracaksınız? Sadece çok fazla tasarım aracınız var. | TED | أين ستضعها؟ لا يوجد لديك الا البعض من أدوات التصميم. |
Arkadaştılar ve birbirlerine sarıldılar ve gülüyorlardı ve yüzleri birbirinden bu kadar uzaktaydı. | TED | لقد كانوا أصدقاء، فاحتضنا بعضهم البعض وكانا يضحكان، بالكاد توجد مسافة بين وجهيهما. |