ويكيبيديا

    "تفعل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapıyorsun
        
    • yaptığını
        
    • yaptın
        
    • yapmadın
        
    • yapıyordun
        
    • işi
        
    • yapmanı
        
    • yaparsın
        
    • yapar
        
    • yapacaksın
        
    • yapman
        
    • yapmana
        
    • yapmadı
        
    • yapamazsın
        
    • yapıyor
        
    Vladimir, sana güvenmiştim. Sense ailene ve bana bunu yapıyorsun. Open Subtitles فلاديمير , لقد وثقت بك الان تفعل هذا بعائلتك وبي
    Ve sen de bunu günde 20 kere yapıyorsun. Bana maval okuma. Open Subtitles و أنت تفعل ذلك عشرين مره فى اليوم لذلك لا تسمعنى هذاالهراء
    Ve sen de bunu günde 20 kere yapıyorsun. Bana maval okuma. Open Subtitles و أنت تفعل ذلك عشرين مره فى اليوم لذلك لا تسمعنى هذاالهراء
    Dad, burada ne yapıyorsun? O kadar utandım ki, ölebilirim! Open Subtitles ابي ماذا تفعل هنا انا محرجة لدرجة اريد ان اموت
    Orada ne yapıyorsun? Eve çişini yapmak için mi girdin? Hayır. Open Subtitles ماذا تفعل هناك هل اقتحمت منزلى لتتبول فقط لا فى الحقيقه
    Bizi bir dakika yalnız bırakır mısın? Ne yapıyorsun, Joe? Open Subtitles هل يمكنك أن تتركينا بمفردنا دقيقة؟ ماذا تفعل يا جو؟
    Bu bir yanıt değil. Sen limuzin şoförüsün. Ne yapıyorsun? Open Subtitles هذا ليس جوابا، أنت سائق السيارة ماذا تفعل أنت هنا؟
    - Onlar orada değildi anlamına gelmez. - Neden bunu yapıyorsun? Open Subtitles هذ لا يعني أنهم لم يكونوا هنا لمَ تفعل هذا ؟
    Çitin üzerinden bakan komşu kadın, sormuş: "Küçük Johnny, orada ne yapıyorsun?" Open Subtitles فنظرت إليه الجارة عبر السور وقالت له ماذا تفعل يا جوني ؟
    Kes! Ne yapıyorsun, serseri, en iyi sahnemi bok ettin. Open Subtitles اقطع , ماذا تفعل ايها الاحمق لقد افسدت احسن لقطاتي
    Hayvan bakıcılığının bir yönü de bu. Sen ne iş yapıyorsun? Open Subtitles هذا جانب صغير من تجميل الحيوانات الأليفة ماذا تفعل أنت ؟
    Eğer onu suçlamaya niyetliysen diye uyarıyorum... Öyle yapıyorsun zaten. Open Subtitles اقترح انه اذا كنت تنوي تهمته عليك ان تفعل ذلك
    Hayır, hayır bunu açıklamana gerek yok. Sen doğru olanı yapıyorsun. Open Subtitles لا، لا، لا حاجة للشرح، أنت تفعل ذلك على الطريقة الصحيحة
    Kevin, neredesin ve ne yapıyorsun bilmiyorum, ama sana ihtiyacım var. Open Subtitles لا أعلم أين أنت أو ماذا تفعل كيفن لكني أحتاج إليك
    Kimin ne düşündüğü umursamadan her zaman, her şeyi istediğin şekilde yapıyorsun. Open Subtitles تفعل دائماً كل شىء بالطريقه التى تريدها و لا تكترث لأى أحد
    Ayrıca antikorların parazitlere tam olarak ne yaptığını anlamaya çalışıyoruz. TED ونحن أيضاً نحاول اكتشاف ماذا تفعل الأجسام المضادة للطفيلي بالضبط.
    Onca zaman bunu tek başına nasıl yaptın, hiç anlamıyorum. Open Subtitles لا أعرف كيف كنت تفعل هذا وحدك كل هذا الوقت
    Beni dinle. Şu ana dek yanlış bir şey yapmadın. Open Subtitles اسمعني ، إلى الآن أنت لم تفعل أي شيء خاطئ
    Çünkü bir dakika öncesine kadar tam olarak onların istediklerini yapıyordun. Open Subtitles لأنه حتى دقيقة مضت كُنت تفعل تماماً ما يريدون منك فعله
    Senin gibi bir kızın böyle bir yerde işi ne? Open Subtitles ماذا تفعل فتاة جميلة مثلك فى مكان مثل هذا ؟
    Güvenilir bir müşteri listesi yapmanı istiyorum, telefon kayıtları ve finansallar. Open Subtitles أوتعلم، تريد أن تفعل قائمة بالعملاء السريين، وسجلاّت الهاتف، والحسابات الماليّة
    Nereye gidersin, ne yaparsın bilmiyorum ama seni bulur ve kırarım. Open Subtitles لا يهمني أين تذهب لا يهمني ماذا تفعل لكني سأجدك وأدمرك
    Bir polis bir meslektaşına, hiç böyle bir şey yapar mı? Open Subtitles واحد شرطي إلى آخر، وأود أن تفعل شيئا من هذا القبيل؟
    - Böyle birşeyi yapmam. - Evet yapacaksın bay Watson. Open Subtitles لن أفعل شيئا بلى سوف تفعل ذلك يا سيد واتسون
    Biri kanuna karşı geldi mi bir şeyler yapman gerekir. Open Subtitles وعندما يخالف أحدهم القانون فعليك أن تفعل شيئاً بخصوص ذلك
    Yani görüyorsun, bu gece bir şey yapmana gerek yok. Zaten ölecek. Open Subtitles أترى , ليس عليكَ أن تفعل أي شئ إنها ستموت بأي حال
    Ama yapmadı. Fakat bir dahaki sefere bu kadar şanslı olmayacaksın. Open Subtitles الآن, لم تفعل ذلك, لكن لن تكوني محظوظة في المرة القادمة.
    Engellemeye çalışıyorsun, ama yapamazsın, bu yüzden herkesi dışarı atacaksın. Open Subtitles تحاول وتحجب ذلك لكنك لا تستطيع، لذا تفعل ذلك بالآخرين
    Bu arada 28 yaşında, ve bilgisayar ekranı ve dokunmatik ekranla çoğu insanın yapacağından daha hızlı şeyler yapıyor. TED عمرها 28 عاما، بالمناسبة، وهي تفعل أشياء بشاشة حاسبها الآلي ولوحة اللمس التي يمكن أن تستخدمها أسرع من البشر.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد