ويكيبيديا

    "حق" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • doğru
        
    • hakkın
        
    • hakkım
        
    • haklıydın
        
    • tam
        
    • haklıydı
        
    • hak
        
    • hakkınız
        
    • haklıdır
        
    • hakkını
        
    • Evet
        
    • haklısınız
        
    • hakları
        
    • haklıymış
        
    • hakkı
        
    Sanırım bu doğru. Tadını alamıyor, düşünemiyor ya da hissedemiyorum. Open Subtitles عندك حق, فانا لااستطيع ان اتذوق, ولا افكر او اشعر
    - Kesinlikle doğru. Ben sahnedeyken ikinci defa salonu terk etti. Open Subtitles أنها بالتأكيد على حق لقد خرج أحدهم من مسرحيتي للمرة الثانية
    Çocuklarımın nerede ve nasıl yaşayacağını tartışmaya hakkın yok ve bunu kimse istemedi. Open Subtitles ليس لديك أي حق أو دعوة، لكي تناقشي أين أو كيف يعيش أولادي
    Benzer olarak sizlerin alınabileceği bir şeyi söyleme gibi bir insani hakkım var, ama sizin alınmama gibi bir insan hakkınız yok. TED وبالمثل، فإن لدي حق إنساني في أن أقول شيئاً قد تجده أنت مهيناً، ولكن ليس لديك حق إنساني في عدم التعرض للإهانة.
    Beni seç! Hayır, haklıydın! Evliliğime bir şans daha vermeliyim. Open Subtitles لا انت على حق يجب ان اعطى زواجى فرصة ثانية
    Artık, sence, tam ortak olarak davranılmayı hak etmedim mi? Open Subtitles الآن، ألا تعتقد بأنني إكتسبت حق كي أُعتبر شريكاً كاملاً؟
    doğru söylüyorsun, oğlum kutsal topraklarda ruhları çok daha huzurlu olacaktır. Open Subtitles أنت على حق يا بنيّ سترقد أرواحهم بسلام في أرضٍ مقدسة
    doğru söylüyorsun, oğlum kutsal topraklarda ruhları çok daha huzurlu olacaktır. Open Subtitles أنت على حق يا بنيّ سترقد أرواحهم بسلام في أرضٍ مقدسة
    Bizim doğru, iyi ve gerçek olarak kabul ettiklerimiz ya tüm insanlar için doğru, iyi ve gerçektir, ya da biz yağmacı bir kabileyiz. Open Subtitles اما أن يكون ما نؤمن به كصالح و حق هو الصالح و الحق لكل البشر المؤمنين بالرب أو نكون مجرد قبيلة أخرى من اللصوص
    Oh, doğru. Haklısın Eşek. Beni arkamdan vurduğun için seni affediyorum! Open Subtitles نعم، أنت على حق يا حمار أسامحك لأنك طعنتني في ظهري
    Lord Jack'in yeni vasiyetnamesine. Şu ana kadar doğru mu gidiyor? Open Subtitles الوصية الجديدة للورد جاك سافاج, الست على حق حتى الآن ؟
    O doğru söylüyor. Onlarla kafa kafaya gidiyorsak, bir şeyler yapmalıyız. Open Subtitles تينا على حق إذا هنقطع بعض الرؤوس يجب ان نَعمَلُ شيءُ
    Çocuklarımın nerede ve nasıl yaşayacağını tartışmaya hakkın yok ve bunu kimse istemedi. Open Subtitles ليس لديك أي حق أو دعوة، لكي تناقشي أين أو كيف يعيش أولادي
    Ne olursa da bu tutuklamayı yapmaya hakkım olduğunun farkındasınızdır. Open Subtitles عندي حق للقيام بهذا التوقيف من قبل مهما تعني الضرورة
    Sen haklıydın, sadece senin canını yakmadım kendi canımı da yaktım. Open Subtitles وكُنتِ على حق, أنا لَم أؤذيكِ فقط, وإنما قُمت بأيذاء نفسي.
    Bu milyon dolarlık bir gülümseme bebek, tam oraya bak. Open Subtitles وهذا هو الذي مليون دولار ابتسامة، وطفل رضيع، وهناك حق.
    Kendra haklıydı. Azdım, ya da onun gibi bir şey. Open Subtitles كندرا كانت على حق أنا مثارة أو شيئ مثل ذلك
    Tıpkı yürümek ya da görmek gibi, doğuştan sahip olduğumuz bir hak. TED إنه حق جيني لدينا ، كما أننا نمشي أو نرى أو نسمع.
    Müşteri her zaman haklıdır. Herkes bu yönümüze bayılır. Şimdi, başla bakalım! Open Subtitles العميل دائماً على حق وهذا ما يعجب الجميع بنا ، والآن كدسها
    Resmî sebeplerden ötürü... teslim etme hakkını satın aldığınızı yazacağız. Open Subtitles من أجل الدقة القانونية سأذكر أنك حصلت على حق التسليم
    Evet evet böyle bir film vardı. bizzat kendim gördüm. Open Subtitles انها على حق يوجد فيلم كهذا وحتى اننى رأيته بنفسى
    İkiniz de haklısınız. Beni gördüğünüze şaşırdınız mı Bay Ludwig? Open Subtitles كلاكما على حق هل تدهشك رؤيتى يا سيد لودفيج ؟
    Ve bu nadir vakalarda hukuki yaptırımlar uygulanacak olsa bile, mağdurların ceza davası sonuçlanana kadar hiçbir hakları yok. TED وحتى في تلك الحالات النادرة التي تختار فيها السلطات التدخل، لا يتمتع الضحايا بأي حق خلال الإجراءات الجزائية المترتبة.
    Seni alçak, korkak, iğrenç şey! Haklıymışlar. Hepsi haklıymış. Open Subtitles لقد كانوا جميعاً على حق أنت لست رجلاً مهذبا
    Biz insanın ekolojik ölüm bakımına erişimin insan hakkı olduğuna inanıyoruz. TED نحن نؤمن بأنّ الدخول إلى دار رعاية موتى بيئيّة حق إنساني.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد