Bu katil şimdi uzak bir ülkeye mi kaçtı? | Open Subtitles | أهذا القاتل قد فر الآن إلى أراضى بعيده ؟ |
Bu katil şimdi uzak bir ülkeye mi kaçtı? | Open Subtitles | أهذا القاتل قد فر الآن إلى أراضى بعيده ؟ |
On ay sonra Napolyon Elba'dan kaçtı. | Open Subtitles | بعد عشرة أشهر , فر نابليون من جزيرة إلبا فى مغامرة يائسة |
Hani şu kaçan adam. 300 $ lık elbisesi olan adam. | Open Subtitles | هذا الرجل الذي فر صاحب البدلة ب 300 دولار |
Şahıs arabayla kaçıyor. Araç tarifi yok. | Open Subtitles | المشتبه به فر بسيارة لا وجود لوصف للسيارة |
O halde onu vuran adamın nasıl kaçtığını bana izah edebilirsin belki. | Open Subtitles | إذاً , لربما تستطيع أن تخبرني بالضبط , كيف فر المجرم بعيداً |
Yabancı saldırgan kaçtı ve genç bir kadını ve bebeğini tutsak olarak aldı. | Open Subtitles | المجرم الأجنبي فر آخذاً معه امرأة وطفل كرهائن |
Yeni bir diktatörün yükselişinden korkan binlerce sürgün, Birleşik Devletlere kaçtı. | Open Subtitles | خوفًا من صعود مستبد جديد، فر الآلاف إلى المغترب في الولايات المتحدة |
Üç yıl önce askeri hapishaneden kaçtı ve kısıtlayıcı hükümler ortadan kalkmak üzere. | Open Subtitles | لقد فر هاربًا من سجن القوات المسلحة قبل 3 سنوات المهلة القانونية على وشك الانتهاء |
Ama Jack adadan kaçtı ve o tek kurşun hala duruyor. | Open Subtitles | جاك فر من الجزيرة و لازال معه تلك الطلقة |
Yabancı saldırgan kaçtı ve genç bir kadını ve bebeğini tutsak olarak aldı. | Open Subtitles | المجرم الأجنبي فر آخذاً معه امرأة وطفل كرهائن |
Fakat dün gece, Profesör Lloyd hücresinden kaçtı. | Open Subtitles | والدك فر من زنزانته ليلة البارحة ولا يمكنهم تحديد مكانه ، لابد أن هذه فعلته |
3 düşman öldü, biri kaçtı. | Open Subtitles | الكرة في حوزتي، تم قتل ثلاثة إرهابيين، وأحدهم قد فر |
Muhtemelen her şeyi bilen şüpheli de kaçtı onun yüzünü tek gören John'du. | Open Subtitles | والمشتبه به الذي يمكنه أن يعطينا بعض الأجوبة قد فر وجون كان الوحيد الذي رأى وجهه |
Güney Afrika'da dehşet saçan Brutus Jackson kaçtı. | Open Subtitles | بعد أن تصرف بعنف تحت تأثير المخدر و قتل 14 شخص فر هارباً |
Açık artırmada kaçan gibi bu da yerel stoğumuzdan geliyor. | Open Subtitles | مثل الذي فر أثناء المزاد هذا أتى من مزارعنا |
O bizim 200 mil önümüzde kaçıyor. | Open Subtitles | لقد فر بعيداً عنا بمسافة 200 ميل |
O halde onu vuran adamın nasıl kaçtığını bana izah edebilirsin belki. | Open Subtitles | إذاً , لربما تستطيع أن تخبرني بالضبط , كيف فر المجرم بعيداً |
- O kargaşada insanlar paniğe kapılıp kaçtılar. | Open Subtitles | لقد اختلطت الأمور لقد أنتشر الذعر و فر الجميع |
Birkaç kişi kaçıp bir süre saklandık. | Open Subtitles | لذا قد فر العديد منا واختفوا لفترة من الوقت |
Bunu Kaptan Jack Sparrow'ın neredeyse kaçtığı gün olarak hatırlayacaksınız. | Open Subtitles | أنا على ثقه سنتذكر هذا دائماً اليوم الذي تقريباً فر فيه القبطان جاك سبارو |
Bir mahkum kaçarsa, üçü birden yeniden içeri girer. | Open Subtitles | حسناً، إن فر سجين فسيعود الثلاثة للسجن |
Gents'e gitti, camdan dışarı baktı. | Open Subtitles | ذهب إلى دورة المياه ثم فر من النافذة الخلفية |
Cesur Prens, canını kurtarmak için tüydü. | Open Subtitles | الأمير الشجاع فر لينقذ حياته. |
Estrovia'nın devrik Kralı Shahdov, hazine fonlarıyla birlikte kaçmayı başarıp, Amerika'ya geldi. | Open Subtitles | الملك شادوف المخلوع من مملكة إستروفيا الذي فر من بلاده مع الأموال, يصل إلى الولايات المتحدة |
Hayatta kalanlar mahvolan şehirden kaçarken, değerli kitaplarını ve antik geleneklerini de beraberlerinde götürmüşlerdi. | TED | ففد فر الناجون من المدينة المنكوبة وجلبوا معهم كتبهم النفيسة وتراثهم القديم. |
Ailem kaçtıktan sonra hükümet onun gitmesine izin vermedi. | Open Subtitles | بعد فر والدي، الحكومة سوف لم يسمح له بالمغادرة. |
Belki de şehirden kaçmıştır. | Open Subtitles | . ربما فر من المدينة |