Aileni kaybettin. Bu da seni çok özel bir adam yapıyor, değil mi? | Open Subtitles | إذن هذا هو، لقد فقدت بعض العائلة هذا يصنع شيء خاصّ، أليس كذلك؟ |
Bu hakkı prenses tacını Yem Kızına ve garip kibarlıktaki kuzenine kaptırdığında kaybettin. | Open Subtitles | فقدت حقك بهذا عندما خسرت تاجك كأميرة لصالح فتاة الطعم وابنة عما الغريبة |
Beni terketti çünkü artık onu güldüremiyordum, ve bana olan sevgisini kaybetti. | Open Subtitles | . . تركتني لأنني لم أعد اجلعها تبتسم و فقدت مشاعر الحب |
Orada aklını kaçırdın ve Büyük patrona kafa tutmaya başladın. | Open Subtitles | حسناَ لقد فقدت صوابك هناك و بدأت القتال مع الرئيس |
Burnunu kaybettiğini söylediler ama o kadar da iğrenç görünmüyor. | Open Subtitles | لقد قالوا أنك فقدت أنفك لكنها ليست بشعة كما يقولون. |
Bak, biraz kan kaybettin ama mermi çok fazla derine nüfuz etmemiş. | Open Subtitles | اصغ، لقد فقدت بعض الدماء ولكن الرصاصة لم تخترق إلى مدى بعيد.. |
Kızlarını kaybettin, insanlardan bir şeyler koparılmasının nasıl bir his olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنت فقدت بناتك ، تعرف كيف هو الشعور عندما يُنتزع شيئاً منك |
Ayrıca, orada sadece zaman değil çok önemli bir şey daha kaybettin. | Open Subtitles | بالإضافة لأنّك فقدت شيئًا يعزّ عليك بالسجن وليس فترة من عمرك وحسب |
Postlardan olan payımı zaten kaybettin. Bu yüzden o parayı başka yollarla telafi etmem gerekiyor. | Open Subtitles | أنّك بالفعل فقدت حصتي من الفراء، فليس .لديّ خيار آخر سوى البحث عن دخل آخر |
Dokuz yaşındayken annesiyle babasını kaybetti ve ailem onu yanımıza aldı. | Open Subtitles | لقد فقدت ابويها وهى بعمر التاسعة وقد قامت عائلتى بالأعتناء بها |
- Anlayış gösterin. Annesini bir yıl kadar önce kanserden kaybetti. | Open Subtitles | عليكما أن تفهما، فقدت والدتها بسبب السرطان قبل أقل من سنة. |
Bebeğin kalp sesini duyamadım, çok üzgünüm ama travma yüzünden, Joanna bebeğini kaybetti. | Open Subtitles | اخشى اني لم أجد نبضات للقلب آسفه لكن بسبب الإصابات فقدت جوانا الطفل |
Aklını kaçırdın derdim ama son 20 yıldır hep öylesin. | Open Subtitles | يبدو أنك فقدت عقلك و لكنك هكذا منذ 20 عاما |
Aklını mı kaçırdın? Ben NATO İrtibat'tanım. Burası benim ülkem bile değil. | Open Subtitles | هل فقدت عقلك، انا ضابط ارتباط لحلف الناتو أنها حتى ليست بلدي. |
Ben doğduğumda kaybettiğini düşündüğün statüyü tekrar kazanmak için bilinçsiz bir çaba... | Open Subtitles | نعم. انها فاقد الوعي محاولة لاستعادة حالة شعرت أنك فقدت عندما ولدت |
Tuvalet malzemeleri ve birkaç takım elbise kayıp hepsi bu. | Open Subtitles | لا فقدت بعض ادوات الحمام.وبدلة وبعض الأمتعة هذا كل شيء |
Bir arkadaşı kayboldu da. Onu geri getirebilir miyiz diye bakıyorduk. | Open Subtitles | صديقة لها فقدت نريد معرفة هل نستطيع ان نعيدها الى البيت |
Diyelim ki kolunuzu dirseğinizin üzerinden kaybettiniz. | TED | إذا فقدت الذراع في جزء ِ أعلى من المرفق. |
Aklımı kaybettiğimi anladığımız zaman yapacak bir şeyimiz olsa iyi olur. | Open Subtitles | ربما يجب أن نفعل شيئًا عندما نكتشف أخيرًا أنّي فقدت عقلي. |
Çenemi kaybettiğim için artık bu kapalı ortamı yaratamıyordum. Bu yüzden de dilim ve bütün diğer ses araçlarım güçsüz kalmıştı." | TED | ولانني فقدت فكي لم يكن بمقدوري ان احجز الهواء .. لذا فان لساني .. وباقي الاعضاء المتعلقة بالصوت غدت لاقيمة لها |
Sadece olaydan önceki 24 saat içinde alınan verileri kaybettik. | Open Subtitles | ربما فقدت البيانات الخاصة بآخر 24 ساعة قبل الحدث فقط |
Üsten çıktım bile, ve iyi ki çıkmışım çünkü kafayı yedin. | Open Subtitles | أنا بالفعل قبالة قاعدة، وأنا سعيد لأني أنا لأنك فقدت عقلك. |
Aslında, bakirelerde olan... o sert yüz ifadeni kaybetmişsin. | Open Subtitles | لقد فقدت حقاً هذه النظرة القاسية التى تمتلكها العذارى |
Sanırım bazı eğitimleri kaçırmışsın tatlım. | Open Subtitles | خمني لقد فقدت بعض التدريب يا حلوة، ماأنتِ؟ |
Kendimi tekmeliyorum. San Francisco'daki en iyi avı kaçırdım. | Open Subtitles | أرتد على نفسي، لقد فقدت أفضل شخص في، سان فرانسيسكو |
Benim düşündüğüm arabam. kaybedersem ayaklarım kesilir. | Open Subtitles | أنا أتكلم حول السيارة الأن إذا فقدت سيارتي، كأن سيقاني قطعت. |