Beni de okul ziyaretine götürdüğün için sana minnettarım, Greg. | Open Subtitles | وأنا أقدر لك شملت جولة في المدرسة وأنا، م. |
Greg'i bulup eve getirmeye çalışacağım. | Open Subtitles | أنا ذاهب إلى العثور عليه م. ولجعل الصفحة الرئيسية. |
MT: Belki de Onlara bu buluşun diğer gezegenlerle bağlantı kurabileceğinden bahsetmemeliydin. | TED | م.ت: ربما ما كان يجب عليك أن تخبرهم أنه يمكن استخدامه للتواصل مع الكواكب الأخرى. |
Kalbini Onlara dökersin, her istediklerini verirsin, şeker verirsin, ve bir sürü oyuncak, ve geriye ne alırsın? | Open Subtitles | أنت صب قلبك إلى 'م، إعطاء 'م كل شيء يريدون، إعطاء' م الحلوى والكثير من اللعب، و |
- Onları "kabir"e götürdüm ve içeriye kilitledim. - "Kabir" nedir? | Open Subtitles | أخذت 'م وصولا الى المقابر وتخوض' م فيها. ما هو ومقابر؟ |
Bir kurtulma emaresi görmedim, 4500 m.'ye kadar çıktım, aşağımdaydı, yaklaşık 3600. m.'ye yerleşmiş diyebilirim. | Open Subtitles | ولا يبدو اثار لناجين وقد تسلقت الى ارتفاع 4500 م وها نحن اسفل من قمة الجبل ب 3500م |
Nasıl sızdığını sormak bile istemiyorum sana - Başka çaremiz yoktu. - Greg e kayıtları şimdi yolluyorum. | Open Subtitles | لن اسالك كيف فعلت ذلك م يكن لدينا خيار , اننى أرسل الفيديو الان |
Ama yanlış anlaşılmaya, güzel bir Şakayla cevap verdiğin için sana teşekkür ederim, Greg. | Open Subtitles | أعرب عن تقديري الخاص بك روح الدعابة في لحظة من سوء الفهم. حتى... شكرا لك م. |
Greg dersen, daha iyi olur. | Open Subtitles | يمكنك الاتصال بي م. غريغ لجيدة. |
Ben Greg'im. Onun babasıyım. | Open Subtitles | وأنا الأب م، حتى لا ضرورة أن يكون "م الأب". |
Annesi için bir ev vardı, kendisi için vardı ve Onlara alın şunları başınıza çalın dedi. | Open Subtitles | وكان منزل والدته ، واحدة لل عليه وسلم قال 'م ان يشق عليه. |
Onlara nazik, şefkatli yönünü göster. | Open Subtitles | إن الأطفال هم ستعمل الحب قضاء اليوم معك. الآن، تظهر فقط 'م لطيف، جانبكم رعاية. |
Cephedeki kızlarımız Onlara asla hayır deme şansı, vermez. | Open Subtitles | ترى، وهي فتاة الحدود أبدا يعطي 'م فرصة ليقول لا. |
İçkilerini bile tutamıyorlardı. Geçen gece geldiklerinde etrafı karıştırdılar, ben de bir Onlara ders vermeye karar verdim. | Open Subtitles | يأتي في ليلة أخرى تسبب المتاعب، لذلك علمت 'م درسا. |
Gen X ve Millennials'taki demografik ve psikografik değişimler Onları LAT'a dönüştürdü Lüks-Ağırlıklı-Tüketicilere. | Open Subtitles | التحولات الديموغرافية والبيانات النفسية في الجيل بعد الحرب والجيل الألفي حولهم إلي م.ت.ر |
Onlardan para kazanmışsınız. Ve 1996'da Dallas Sabah Haberlerinde Onları savunmuşsunuz. | Open Subtitles | حتى أنك جنيت منهم أموالاً,وفي عام 1996 م قمت بالدفاع عنها |
- İnsanlara yardım ediyorduk sevdiklerine, evlerine gidebilmeleri için Onları güvende tutuyorduk. | Open Subtitles | مساعدة الناس حفظ 'م آمنة حتى يتمكنوا من الحصول على المنزل لأحبائهم |
Meselâ, Dylan istediğini alamazsa tümüyle DKM'ye girer. | Open Subtitles | مثل عندما لا تنجح ديلان، فأنها تصبح في ن م د |
Bu departman DAI yani Diğer Askeri İstihbaratlar doğaüstü tehditlerle ilgileniyor. | Open Subtitles | (هذا القطاع يسمى (م . ح . ا قطاع المخابرات الحربية للامور الاخرى |
MM: Dijital içeriğin bir başka fiziksel bir şey ile birleştirilmesi aura olarak isimlendiriliyor ve konuşma boyunca bu terimi kullanacağım. | TED | م.م. : وربط المحتوى الرقمي بشيءٍ ما محسوس هو مانطلق عليه aura أو الهالة ، و سأستخدم هذا المصطلح أثناء حديثي. |
Çeviri: Kojiro | Open Subtitles | خالد خطاب تعديل التوقيت م/محمد طه MedoX5 |
Desperate Housewives Sezon 5 Bölüm 12 çeviren: phr0zene | Open Subtitles | "الموسم الخامس" "الحلقة الثانية عشر" "nawafy" تعديل التوقيت م/محمد طه MedoX5 |