ويكيبيديا

    "ev" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البيت
        
    • بيت
        
    • منزلاً
        
    • المنازل
        
    • المنزلية
        
    • منزلي
        
    • السكن
        
    • المنزلي
        
    • منزلية
        
    • المكان
        
    • منزلا
        
    • منازل
        
    • شقة
        
    • منزلك
        
    • الشقة
        
    Ama yine de, bir ev işte, ve hepsi orada kaldılar. TED على كل حال, كان هذا هو البيت, و كلهم أقاموا هناك.
    Bu buluş her ev ve iş yerindeki prizlerde otomosyon ve uzaktan kontrole izin vererek global enerji tüketimini azaltacak. TED سيقلل هذا الإختراع من إستهلاك الطاقة عالمياً بالسماح بالتحكم عن بعد والتشغيل الآلي لكل مقبس في كل بيت ومكان عمل.
    Ona bir ev vermek istiyorum. Bunu bozmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles أريد أن أقدم له منزلاً ولن أسمح لك بإفساد الأمر
    ev sahibi olma oranları, 1995'ten beri en düşük derecede. TED معدلات تملك المنازل في في أدنى مستوياتها منذ عام 1995.
    Girdiğimiz ev özel bir video düzeneği ile donanmış bir evdi. TED و دخلنا الى منزل يملك نظام خاص جدا لتسجيل الفيديوهات المنزلية
    Bu bizlere iki ev için çalışan adamlar arasındaki düşmanlık derecesini göstermeye başlıyor. TED وبهذا نبتديء فهم مستوى العداء حتى بين الرجلين الذين يعملان في منزلي العائلتين.
    Beni ev arkadaşlarıyla yaşamaya zorladın. Şimdi, plan buydu, değil mi? Open Subtitles أجبرتني على الإنتقال إلى السكن الجامعي تلك كانت الخطة أليس كذلك؟
    Bu ev ve sahibesi hakkında bilmeniz gereken bir şey var. Open Subtitles الشيء الذي أنت يجب أن تعرف حول هذا البيت وحول مضيفتك.
    Her isteğim olamaz tabii. O küçük ev uygun mu? Open Subtitles لايمكنني الحصول على كل شيء، مارأيكم في ذلك البيت الصغير؟
    Ben ev dedektifiyim. Neden orada bir kız arkadaşınız yok? Open Subtitles انه مخبر البيت لماذا ليس لديك فتاه فى الداخل ؟
    Ufacık, Tepedeki ev'den küçük bir evin özlemini duyar mısın? Open Subtitles هل تشتاق إلى بيت صغير شيء أصغر من بيت التل؟
    "bak, Radha. bir ev yaptım" Gopal için de yeterince büyük. Open Subtitles إنظرى يا رادها بنيت بيت كبير بما فيه الكفاية لجوبال أيضا
    Savcı iddianame hazırlar. İddianame hazırlamak, ev inşa etmeye benzer. Open Subtitles المدعي العام يحاول بناء قضية وبناء القضية يشبه بناء بيت
    Bir ev aldım ve Tanrı izin verdiği sürece burada kalmayı düşünüyorum. Open Subtitles للرحيل عن المخيم لقد إشتريت منزلاً وأنوي العيش هنا طالما يهبني الله
    kira sözleşmesi iptal edilebilir Amiral ve ablam kendilerine başka bir ev bulabilirler. Open Subtitles إلغاء عقد إيجار كلينج وأنه مع أختي سيدبران منزلاً آخرلهما هذا كل شئ
    Bu nöbette bize katılmak için tüm Teksas'tan ev emekçileri geldi. TED تأتي عاملات المنازل من جميع أنحاء تكساس ليشاركن في هذه التظاهرة.
    Saçındaki ilk beyazı gördüğümde ev işini daha neşeli yapmıştım. Open Subtitles عندما رأيت أول شعرة بيضاء لديه, قمت بالأعمال المنزلية بسعادة
    Yani, artık kendisine saygısı olan hiçbir üniversite öğrencisi ev telefonu kullanmıyor. TED أعني، أنه لم يعد اي طالب كلية محترم يملك خدمة هاتف منزلي
    Hangi erkek arkadaş, erkek ev arkadaşını haftasonu kampına götürür ki? Open Subtitles أي نوع من الأصدقاء يأخذ شريكه في السكن للتخييم بعطلة الأسبوع؟
    Son olarak, erkekler ev işini ve çocuk bakımını paylaştıklarında, daha fazla sevişiyorlar. TED وأخيراً، عندما يشارك الرجال بآداء العمل المنزلي ورعاية الابناء، سيحظون بممارسة الجنس أكثر
    İnsanlar yitirdikleri küçük ev hayvanlarının yerini bunlarla değiştirmek istediler. Open Subtitles البشر يريدون حيوانات منزلية أليفة بدلاً عن تلك التي فقدوها
    İnsanların Bronx algısına meydan okuyacak deneyimler yaratıyoruz... ...benim ev dediğim yer. TED إننا نخلق تجارب تتحدى تصورات الناس عن برونكس، المكان الذي أدعوه الوطن.
    Gittiğin yerde fazla sivrilmeyip, kendine yeni bir ev bulacaksın. Open Subtitles وستمشي وراسك بالاسفل، وفمك مغلقا. ستجعل لنفسك منزلا جديدا هناك
    Tanrıya şükürler olsun, sonunda doğru ev. Bu 4. deneyişim. Open Subtitles حمداً للرب أنه المكان الصحيح اقتحمت 4 منازل قبل منزلكم
    Önce iş bulacaksın. Bir ev bulacaksın. Ben de sana yardım edeceğim. Open Subtitles ستحصلين على عمل و شقة و حتى ذلك الوقت يمكنك البقاء معنا
    ev sisteminde stereo bir şey dinlerken, iki kulağınız iki hoparlörü de duyuyor. TED عندما تستمع إلى الستريو في نظام منزلك تستمع أذنيك إلى كلتا مكبري الصوت
    ev arkadaşımı kendi şovunda görmek kadar havalı değil. Ah evet. Open Subtitles ليس بنفس جمال ان ارى رفيقى فى الشقة وهو يصور مسلسلة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد