2005'ten beri geniş çaplı olarak sevgililer günü kartları yolluyorum. | TED | كنت ارسل معايدات عيد الحب على مدا كبير منذ 2005 |
Cumartesi günü doğum günü partim var. Eğer gelirsen çok sevineceğimi düşünüyorum. | Open Subtitles | سَيكونُ عِنْدي حفلة عيد الميلاد السّبت أعتقد أنهُ سيكون لطيفاً إذا جِئتَ |
Şükran günü'nü ben mahvetmedim, o mahvetti. Hep ben suçlanıyorum. | Open Subtitles | لم أفسد عيد الشكر، هي أفسدته، دائماً يلقى باللوم عليّ |
Bugün taşınma günü ve kadınların, komutanları, kölelerin ve hayvanların yaz için Volga nehrine doğru hareket etmesi gerekiyor. | TED | اليوم هو يوم الانتقال، وسيتوجب عليها توجيه حشودها من السيدات والقادة والعبيد والحيوانات باتجاه نهر فولغا من أجل الصيف. |
Muhtemelen o kadar çok yiyeceksiniz ki ertesi günü de tatil ilan edeceğiz. | Open Subtitles | وكاحتمال أن تأكلوا كثيرا فلا تكونون أصحاء اليوم التالي فسنجعل ذلك عطلة أيضا |
Evet, ben, Anjali'nin doğum günü partisinde bazı fotoğraflar çekmiştim. | Open Subtitles | نعم، لقد إلتقطت بعض الصور فى حفلة عيد الميلاد أنجلى |
- Pekâlâ, doğum günü çocuğu. - Mağazada görmüştük ve senden onu istemiştim! | Open Subtitles | حسنا يا صاحب عيد الميلاد لقد رأيت هذه فى المخزن و طلبتها لك |
- Pekâlâ, doğum günü çocuğu. - Mağazada görmüştük ve senden onu istemiştim! | Open Subtitles | حسنا يا صاحب عيد الميلاد لقد رأيت هذه فى المخزن و طلبتها لك |
Ben hala şu doğum günü kartına ne olduğunu merak ediyorum. | Open Subtitles | لازلت أريد أن أعلم ما الذي حدث لبطاقة عيد الميلاد تلك؟ |
Frances için bir doğum günü hediyesi almam lazım, belki sen yardım edebilirsin. | Open Subtitles | يجب أن احضر هدية عيد ميلاد لـ فرانسيس ربما بإمكانكِ مساعدتي في ذلك |
Frances için bir doğum günü hediyesi almam lazım, belki sen yardım edebilirsin. | Open Subtitles | يجب أن احضر هدية عيد ميلاد لـ فرانسيس ربما بإمكانكِ مساعدتي في ذلك |
Bu tişörtün içinde doğum günü pastası gibi göründüğümü bana neden söylemedin? | Open Subtitles | كيف لم تخبرينى أنى أبدو كتورتة عيد الميلاد فى هذه البلوزة ؟ |
Anneler günü için annemi Kansas City'ye götürmüştüm ve biriktirdiğim paraları harcamıştım. | Open Subtitles | أخذت أمي لمدينة كانساس في عيد الأم وإستخدمت ما إدخرته من مصروفي |
Sonra onu izleyeceğiz. Doğum günü pastasını kiminle paylaştığını göreceğiz. | Open Subtitles | ثم نراقبه ، ونرى مع من سيتقاسم كعكة عيد الميلاد |
O günü görmektense, Horatio. Öte dünyada can düşmanımla karşılaşmayı yeğlerdim. | Open Subtitles | اتساءل عن والدي في السماء لو رأى هذا اليوم يا هوراشيو |
Ömrünü eğitime adamış Don Gregorie'nin emeklilik günü geldi çattı... | Open Subtitles | اليوم ، بعد أن كرس عمره للتدريس السيد جريجوريو سيتقاعد |
Bilirsin, olanları düşündükten sonra, günü çok daha kötü şekilde bitirebilirdik. | Open Subtitles | أتعرفين بأخذ كل شيء في الإعتبار هناك طرق أسوء لإنهاء اليوم |
Biliyor musunuz? Yüz yüze yapılan görüşmeler bu dört günü sevmek içindi. | TED | هل تعلمون ؟ انها كل هذه لقاءات شخص لشخص لحوالي أربعة أيام. |
Carrie'nin doğum günü için biraz yayılabilsek ne güzel olur dedim. | Open Subtitles | اعتقدت فقط، لعيد ميلاد كاري، سيكون من الجميل أن تنتشر قليلا. |
Bir doğum günü kutlamasına bile askeri düzen içinde davranır. | Open Subtitles | انه يتعامل مع الامر العسكرى و كأنه تهنئة بعيد ميلاد |
Yine de kutlarlardı, ama Çorba günü'nün yanında Noel hiçbir şeydi. | Open Subtitles | حسنا، ما زالوا يحتفلون به، لكنه ليس مـهم قارنه بيوم الحساء |
Bu cumartesi günü Aqua uydusu tarafından Uniview yazılımı ile alınmış bir görüntü. | TED | هذه صورة ليوم السبت، التقطت بالقمر الصناعي أكوا ، ولكن باستخدام برنامج اليونيفيو. |
Tek isteği ona iyi günler dilemektir, çünkü eşinin günü o saatte başlamaktadır. | TED | أنه يريد فقط أن يتمنى لها يوماً طيباً، لأن ذلك وقت بداية يومها. |
Hastane beni 1 6 saat aralıksız çalıştırdı, Noel günü boyunca. | Open Subtitles | إدارة المستشفى جعلتنى أعمل لمدة 16 ساعه متواصله فى الأيام الماضيه |
Evet, umarım Bay Potter hep burada olur ve günü kurtarır. | Open Subtitles | حسنا لنأمل إذن أن يكون السيد بوتر موجودا دائما لإنقاذ الموقف |
Yaratıcını şimdi hatırla, gençliğinde, şeytanın günü gelmeden, ne de son yılların yaklaşmadan. | Open Subtitles | تذكر الان خالقك بينما ايام الشر لن تأتي, وسنوات الخير لم ترسم بعد |
Doğum günü partilerinin özelliği ilk ve son partinin birbirine oldukça benzemesidir. | Open Subtitles | أغرب ما بحفلات أعياد الميلاد، هو أن أول وآخر حفل متشابهان تماماً |
Yeni doğan yavrular, her günü yiyecek aramakla geçireceklerini kısa sürede anlıyorlar. | Open Subtitles | تكتشف العجول المولودة حديثاً، أنهم سيقضون كل يومٍ يسيرون سعياً وراء الطعام. |
İnsanlar için günü uzatmaya çalışmak o kadar olağandışı ki cidden bizleri inceleyen uyku araştırmacıları olmuştu. | TED | في الحقيقة، كان هناك باحثون في النوم قاموا فعليّاً بدراستنا لأنه كان غير طبيعي للغاية للإنسان أن يحاول إطالة يومه. |
(Müzik) Bunda ise proje sahibi, nasıl Google'layıp Anneler günü'nün ne zaman olduğunu öğrendiğini anlatıyordu. | TED | كيف أنها بحثت في الأنترنت عن التاريخ الذي يحتفل فيه بعيد الأم. وكتبت أنها بمجرد أن عرفت تاريخ الاحتفال بعيد الأم |