ويكيبيديا

    "uyku" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • النوم
        
    • للنوم
        
    • المنومة
        
    • نومك
        
    • بالنوم
        
    • نومي
        
    • أنام
        
    • نومه
        
    • منومة
        
    • السبات
        
    • منوم
        
    • ينام
        
    • تنام
        
    • قيلولة
        
    • ننام
        
    Pekala, görünüşe göre uyku kaybı, açlık hormonu olan grelin hormonuna yol açıyor. TED حسنا، يبدو أن قلة النوم تؤدي إلى إطلاق هرمون غريلين، وهو هرمون الجوع.
    uyku, vücudunuzdaki enerjinin enfeksiyonla savaş için kullanılmasına öncülük eder. TED ويتيح النوم لجسمك المزيد من الطاقة من أجل مقاومة العدوى.
    Ne hayallerimizi onlarla bir uyku büyü ve anlaşma döküm olur? Open Subtitles ماذا لو قلنا تعويذة للنوم و نتعامل معهم في أحلامنا ؟
    Biraz önce altı buçuk günlük doz uyku hapı aldım. TED أنا بلعتها توا تعادل ستة أيام ونصف من الحبوب المنومة.
    Artık uyku zamanı. Sarhoş çocuklar hep çirkin yalanlar söylerler. Open Subtitles حان موعد نومك الآن ، الأطفال الثمالى يتفوهون بأبشع الأكاذيب
    Gece uyumuş bir birey ile uyanık kalıp fazla hareket etmemiş bir bireyi karşılaştırdığımızda uyku sırasındaki enerji tasarrufu bir gecede 110 kalori. TED إن قارنت فردا نام ليلا، أو بقي مستيقظا ولم يتحرك بشكل كبير، فإن توفير الطاقة بالنوم هو حوالي 110 سعرة حرارية في الليلة.
    uyku tulumum ve barbie bebeğimle hazır bir şekilde bir kulübeye gittim. Open Subtitles ذهبت لكوخ الدجاج بـحقيبة نومي و دمية باربي المالوبية ، مستعدة للذهاب,
    Gidip onu görmeliyim. Yoksa bu gece bana uyku haram. Open Subtitles يجب أن أذهب لأرى وإلا فإنها لن تدعني أنام الليلة
    Benim yerime esimle tartisip, aksamlari ogluma uyku oncesi masallari anlattilar. TED تجادلوا مع زوجتي من اجلي وقرؤوا لابني قصص ما قبل النوم.
    Kötü uyku bize riskli, aceleci kararlar aldırır ve empati yeteneğimizi köreltir. TED تجعلنا قلة النوم نتخذ قرارات خطيرة وطائشة وهي استنزاف لقدرتنا على التعاطف.
    Bugünkü zorlukların ardından doğrudan odanıza gidip, derin bir uyku çekmek isteyeceksiniz. Open Subtitles نتيجةً لما مررتم به، إنّكم تودّون أن تقصدوا غرفكم وتخلدوا إلى النوم.
    Dikişleri, bir tür giysi olduğunu gösteriyor ceket veya uyku tulumu gibi. Open Subtitles التَخييط يَوحي بإنها ربَّما نوع من ثياب مثل سترة أو كيس للنوم
    Kocaman bir öğünden sonra uyku saatler sürebilir, ama orman asla dinlenmez. Open Subtitles قد تأخذ ساعاتٍ للنوم بعد وجبة كبيرة ولكن الأدغال لا ترتاح أبداً
    Tamam. Bir kaç tane uyku tulumu ve battaniye bulun kızlar. Open Subtitles الأن يا فتيات أذهبوا و اعثروا علي بطانيات و أكياس للنوم
    Ne pislik buldular ki bir şişe uyku ilacı yuttu. Open Subtitles فقد حمل عبئاً ثقيلاً لقد ابتلعت حفنة من الحبوب المنومة
    O buraya gelmeden önce annen yüksek dozda uyku hapı içmiş. Open Subtitles قبل قدومها الى هنا تناولت والدتك جرعة قاتلة من الحبوب المنومة
    Jetlag gibi aşırı bir uykusuzluk da sizi biyolojik saatinizden çıkartabilir, uyku düzeninizi yıkabilir. TED والحرمان الشديد من النوم مثل تعب ما بعد السفر والذي قد يعطل ساعتك البيولوجية، ويبطش بنظام نومك بطشًا.
    Ve adenozin miktarı arttıkça, uyuma isteğimiz de artar, bu uyku bastırması olarak da bilinir. TED مع تراكم الأدينوزين تزداد الرغبة بالنوم والذي يعرف أيضا بتثاقل الجفنين.
    Anlık duygusal değişimleri gece rahat bir uyku çekmemi engelliyor. Open Subtitles حالتها العاطفة دائمة التغير تؤثر مباشرة على نومي أثناء الليل
    Yoksa ne kadar çok yürümüş olsam da gözüme uyku girmiyor. Open Subtitles خلاف ذلك ، أنا لا أنام بغض النظر عن طول المشى
    Yani, yaşamını sonlandırmak üzere olan bir adam, niçin bir kitap okuyor olsun ve uyku ilacı alsın? Open Subtitles أعني لو مرء على وشك قتل نفسه لماذا كان يقرأ كتاب ويأخذ أقراص نومه ؟
    Ama ben yatmıştım. Üstelik uyku hapı da aldım. Korkarım cevabım hayır. Open Subtitles أنا في السرير، وقد أخذت حبة منومة لذا أخشى أني لن أقبل
    Martouf uyku durumuna getirildiğinde ortakyaşam hala yaşıyorduysa, onun yaralarını iyileştiremez miydi? Open Subtitles إذا السمبيوت كان حيا عندما خرج مارتوف من السبات ألم تكن هناك فرصة لعلاج جروحه؟
    uyku gazı dağıtıcıları, telepati önleyiciler... ve biraz da otomatik taret. Open Subtitles قنابل غاز منوم و مانعوا التخاطر و بعض ابراج البنادق الاتوماتيكيه
    Şimdi güzel bir uyku için... bu kötü köpeği uyutma zamanıdır. Open Subtitles لذلك علينا أن نعيد هذا الكلب كي ينام كي يسود الخير
    - Uyuman için bir şey verebilirim. - Hayır. uyku olmaz. Open Subtitles استطيع أن أعطيك شيء ما ليجعلك تنام لا ، لا نوم
    Ve biraz acele etmeliyim çünkü oğlanın uyku vakti çoktan geçti. Open Subtitles سوف اجادلك لوقت طويل لانه وقت قيلولة ابني الان
    Yemek,uyku.... taki 9 yaşımıza girene kadar .boşalmak için aynı şeyi kullandık. Open Subtitles نأكل سويّة, ننام سويّة. كنّا ندخل الحمام سويّة حتى بلغنا سن التاسعة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد