ويكيبيديا

    "أظن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sanıyordum
        
    • düşündüm
        
    • düşünmüştüm
        
    • Ben
        
    • tahmin
        
    • düşünmemiştim
        
    • Herhalde
        
    • bir
        
    • bence
        
    • sanırım
        
    • düşünüyorum
        
    • bana
        
    • sanıyorum
        
    • Galiba
        
    • düşünmüyorum
        
    Stüdyomda bir yerlerde olduğunu sanıyordum ama öyle olsa siz bulurdunuz sanıyorum. Open Subtitles كنت أظن أنه في غرفتي الخاصة ولكن كنتم ستجدونه على ما أظن
    Her zaman Yukarı Doğu Yakası'na Serena yüzünden bu kadar bağlı olduğunu sanıyordum fakat bundan daha fazlası varmış. Open Subtitles كنت دائماً أظن أن سيرينا هي السبب في وقوعك في حب الجانب الشرقي الراقي ولكن الأمر أكثر من ذلك
    Ona da yardım etmek için bir fikir bulabilirsin diye düşündüm. Open Subtitles حسنا، أظن أنه يمكنك أن تأتي ببعض الأفكار لتساعديها هي أيضا
    Bunun önemli olduğunu düşünmüştüm. sanırım bana bir özür borçlusun, Barbara. Open Subtitles ظننت أنه سيكون مهمًا أظن أنك تدينين لي باعتذار , باربرا
    Apple önümüze taş koymaya çalışabilir ama Ben koyacağını sanmam. TED ربما تحاول أبل إيقافنا، ولكنني لا أظن أنهم سيفعلون ذلك.
    Seni bana geri döndürenin, Gail olacağını asla tahmin etmezdim. Open Subtitles لم أكن أظن أبداً أن جيل هو من سيعيدك ألى
    Sadece buna spor şortları giyip, diğer çocuklarla... banyoya girmenin dahil olduğunu düşünmemiştim. Open Subtitles لكنني لم أظن أنها كانت تتضمن ارتداء سروال رياضي والاستحمام مع الشبان الآخرين
    Sen olsan öyle bir kazadan kurtulamazdın Herhalde, ne dersin? Open Subtitles لا أظن أن بمقدورك النجاة في مثل هكذا حادث، صحيح؟
    Aslında, düşünüyorum da, sanırım kanserden bir nesne gibi bahsetmek bile hata. TED و في واقع الأمر، أظن أننا مخطئون عندما نتكلم عن السرطان كشئ.
    Hope'u gönderdiğimiz hiçbir videoya alet etmeyeceğiz diye anlaşmıştık sanıyordum. Open Subtitles أظن اننا أتفقنا أن لا نضع هوب في أحدى فيديوهاتنا
    Şu ana dek tanıdığım en zavallı erkek benim sanıyordum. Open Subtitles لأنه حتى الأن، كُنت أظن أنني أكثر رجل إستحقاقاً للشفقة
    Ben de öyle sanıyordum ama onun çalışında başka bir şey var. Open Subtitles لم أكن أظن ذلك أيضاً لكن هناك شيء يكمن في طريقة عزفه
    Pekala, size şöyle anlatayım, çetin geçeceğini düşündüm. ama Tanrım, stokumuz vardı. Open Subtitles وكنت أظن أننا سنمر بأوقات عصيبة، ولكن كان يوجد معنا مخزون كافٍ.
    Bunun taklit cinayeti olduğunu varsayarsak dosyana bakmanın iyi fikir olduğunu düşündüm. Open Subtitles بالنسبة لفكرة المقلد أظن أنها كانت فكرة جيدة فى النظر إلى ملفك
    Başlarda, sorun bende değil, benden başka herkeste diye düşündüm. Open Subtitles في البداية , كنت أظن أن الجميع شيء ما بهم
    Ben de öyle düşünmüştüm. Topuz kilit. bir saniye, evlat. Open Subtitles أظن هذا لحظات قليلة صغيري أنا لا أنوي أن اؤذيك
    Çok garip bir seçim olduğunu düşünmüştüm, ama ev ödevi için olduğunu söyledi. Open Subtitles أظن انى وجدته اختيارا غريبا, ولكن, قال انه من اجل مشروع واجب منزلى
    bir mimar olarak Ben, gelecekte bu ruhsuz kibrit kutularını tekrarlamamamız gerektiğini düşünüyorum. TED لذا، كمعماري، لا أظن في المستقبل يجب أن نعيد علب الكبريت غير الإنسانية.
    Ben de güzel olmak istiyorum. sanırım her şeye sahip olamıyorsun, değil mi? Open Subtitles أريد أن أكون جميلة أظن أن المرء لا يحصل على كل شئ يتمناه
    Her şeyinin yanlış olduğunu tahmin etmiştim. Sadece yerde cesur olduğunu tahmin etmiştim. Open Subtitles أظن بأنني كنت على خطأ بشأنك أظن أنك تملك الشجاعة على الأرض فقط
    Bölümün ufaltılmasından sonra patronum beni göndermişti. Başka bir işe ihtiyacım olduğunu düşünmemiştim. Open Subtitles أتعلم , رئيسى السابق أدنى من مركزى ولا أظن أنّى بحاجة لتكرار ذلك.
    X- ray herhangi bir sorun tespit etmedi onu, Herhalde bugun taburcu ederiz. Open Subtitles حسناً، تُشير الأشعة السينية لعدم وجود أي إرتجاج لذا أظن أنّنا سنسرحه اليوم
    Ve sanırım benim bu kadar detaylı bir şekilde kayıt tutmuş olacağımı düşünmemişti. TED ولا أظن أنه توقع أن يكون لدي سجلات مفصلة بهذه الدرجة لجدول أعمالي
    Ve bence gerçekten gerimizde olduğundan daha çok yenilik önümüzde var. TED أنا أظن أن هناك الكثير من الإبتكار أمامنا أكثر مما خلفنا.
    sanıyorum ki, Brod polisi birinci çözümün basitliğini tercih edecektir. Open Subtitles أظن أن البوليس فى برود سوف يفضل بساطة الحل الأول
    Galiba daha önce dekore edilmiş bir yerde hiç yaşamamış. Open Subtitles أظن أنها لم تسكن في مكان ذي ديكور من قبل
    - Ne olursa olsun burada kalmanın senin için güvenli olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles فقط مهما حدث أنا لا أظن أن هذا المكان آمن لبقائك فيه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد