ويكيبيديا

    "اليوم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gün
        
    • bugün
        
    • günün
        
    • günü
        
    • günde
        
    • gece
        
    • günden
        
    • akşam
        
    • güne
        
    • sabah
        
    • Bugüne
        
    • günümüzde
        
    • bugünkü
        
    • bugünün
        
    • günümüz
        
    O gün iyi haberler aldım ve bugün burda kanserden kurtulmuş olarak duruyorum, yardıma ihtiyaç duymadan yürüyorum ve sekerek ilerliyorum. TED لقد تلقيت اخبارا جيدة ذلك اليوم انا اليوم قد شفيت تماما من السرطان وانا اسير بدون اي مساعدة واتامل بمستقبل مشرق
    Renk ertesi gün yıkayarak çıkarılıyor ancak, o anda bu onların güzel bozulmaları. TED وبينما تزول الألوان في اليوم التالي، إلا أن هذه اللحظة، تشكل اعتراضهن الجميل.
    Çocukların birkaç fotoğrafını çektim, sonraki gün posterlerle çıkageldim ve onları yapıştırdık. TED فقط التقطت بعض الصور للاطفال, وفي اليوم التالي جلبت الملصقات وبدأنا لصقها.
    Ardından anladım ki, bugün üzerinde çalıştığımız teknolojinin beş yıl içresinde, 10 yıl içerisinde nasıl görüneceğini derinlemesine düşünmeliydik. TED ادركت ذالك الحين ان علينا التفكير بعمق في التكنولوجيا التي نعمل بها اليوم في الخمس أو العشر سنين القادمة
    O yeri günün farklı zamanlarında ziyaret edin ve komşularla gürültü hakkında konuşun. TED زوروا الملكية الجديدة في أوقات مختلفة خلال اليوم وتحدثوا مع الجيران عن الضوضاء.
    bugün taşınma günü ve kadınların, komutanları, kölelerin ve hayvanların yaz için Volga nehrine doğru hareket etmesi gerekiyor. TED اليوم هو يوم الانتقال، وسيتوجب عليها توجيه حشودها من السيدات والقادة والعبيد والحيوانات باتجاه نهر فولغا من أجل الصيف.
    Ertesi gün saat 4:04'te, 404$ nakit para olarak verdik. TED في الساعة 4:04 في اليوم التالي وزعنا 404 دولار نقداً
    Bu onlar için büyük bir başarıydı çünkü bu çalışma ertesi gün basındaydı, her gazetede, köşe yazısında ve dergide. TED كان هذا نجاح ساحق بالنسبة لهم لأن الصور عرضت في صحافة اليوم التالي في كل الجرائد, صحف الفضائح, وصحف التابلويد
    Colum McCann ile o gün konuşurken, sonunda jeton düşmüştü. TED التحدث مع كولوم ماكان ذلك اليوم ، كان النقطة المضيئة.
    Sonra o gün neler olduğunu mümkün olduğunca doğru şekilde iletmeye çalıştık. TED بعدها حاولنا نقل ما حدث ذلك اليوم بأكبر قدر ممكن من الدقة.
    Mars’ta bir gün hemen hemen Dünya’daki bir gün artı 39 dakika kadar. TED و طول اليوم في المريخ يساوي طول اليوم على الأرض، زائدا 39 دقيقة.
    Başka bir gün, Rita şehir dışındaydı, Kathe de meşguldü. TED لكن في هذا اليوم كانت ريتا غير موجودة وكاثي مشغولة
    Klan liderimiz o gün bize tundrada tüylü mamutu nasıl avladığını anlatıyordu. TED زعيم قبيلتنا يخبرنا عن كيفية اصطياده للماموث في السهل في ذلك اليوم.
    Tüketiciler o gün elektronikler için 3 milyar dolar harcadı. TED أنفق المستهلكون 3 مليارات دولار على الإلكترونيات في ذلك اليوم
    Bu görüntü, gün içerisinde ve uykunuzda sizi birkaç kez ziyaret ediyor. TED هذه الرؤية تستمر في زيارتك عدة مرات في اليوم وحتى في نومك.
    Başa geçtiği gün sadece bir şey yapması için ona meydan okundu. TED وفي اليوم الذي تقلدت به المنصب تم تحديها: في القيام بشيء واحد.
    bugün başka konuşmacılar da göreceksiniz, şimdiden biliyorum, çarpıcı şeylerden bahsedecekler, ve, tabii ki, teknolojide asla böyle olmaz. TED أعرف أنكم ستشاهدون اليوم متحدثين آخرين، سيتحدثون عن أشياءَ تقصم الظهر؛ لكن مع التكنولوجيا، بالطبع، لا يحدث مثل هذا.
    İlk önce, bizi şaşırtan şey günün en büyük pikinin uykuda olmasıydı. TED وبداية، ما أذهلنا هو أن فترات النوم كانت الأكثر نشاطًا طوال اليوم.
    Muhtemelen o kadar çok yiyeceksiniz ki ertesi günü de tatil ilan edeceğiz. Open Subtitles وكاحتمال أن تأكلوا كثيرا فلا تكونون أصحاء اليوم التالي فسنجعل ذلك عطلة أيضا
    Dünyada biraz fazla sevgi paylaşıyor olmaktan mutluyum, çok harika bir şey, fakat buyrun Dr. Aşk'tan reçeteniz: günde sekiz kucaklama. TED وانا سعيد لانني انشر حباً اكثر في هذا العالم انه شعور رائع ووصفة دكتور الحب لكم هي 8 ضمات في اليوم
    Sanki Birleşik Devletler'deki her ev, dün gece bir yığın çamaşır yıkamış ve bugün de onları çöpe atmaya karar vermişti. TED وهذا كأن كل مواطن أمريكي قام بغسل كم كبير من الملابس الليلة الماضية ثم قرر أن يلقيها في صندوق القمامة اليوم.
    ...ve o günden sonra deli bir daha hücresinden hiç çıkmadı. Open Subtitles و منذ هذا اليوم لم يخرج الرجل المجنون أبداً من زنزانته
    Bunu bu akşam burada bulunan herkesin içindeki kız için yapmak istiyorum. TED وأريد أن أقرئه اليوم من أجل الفتاه التى بداخل كل منا هنا
    Toplanmış kardeşlerimin önünde sırrımızı öleceğim güne kadar saklayacağıma dair söz veriyorum. Open Subtitles أقسم، مع أخوتي أعد أنني سأكتم الأسرار من هذا اليوم حتى الممات
    Benden aşağı inip o sabah giriş yapan yeni hastalardan birini değerlendirmemi istedi. TED طلبت مني النزول وتقييم إحدى المرضى الجدد التي قد وصلت مبكرًا من اليوم.
    Bugüne kadar da düşüş henüz durmuş değil. Hala daha düşüyorum. TED و إلى حد اليوم لم يتوقف ذلك السقوط ؛ لازلت أسقط.
    Ve bu günümüzde çevrimiçi sorunların üç ana kaynağından biri. TED وهذا احد المصادر الثلاثة الاساسية لمشاكل التواجد على الانترنت اليوم.
    Geçenlerde, bugünkü Amerikalıların üçte ikisinin o zamanlar, 1963'de doğmamış olduğunu fark ettim. TED وأدركت حديثاً أن ثلثي الأمريكان اليوم لم يكونوا قد ولدوا في عام 1963.
    dedin. Dolayısıyla, bugünün gazetecilerinin, denge konusundaki o tavsiyeye aldırmadıkları görüşünde misin? TED لذا، هل تشعرين أن الصحفيين اليوم لا يراعون هذه النصيحة بخصوص التوازن؟
    Gençlerin günümüz ekonomisine hazırlanış şekilleri arasında dünyalar kadar fark var. TED هناك فارق كبير في الطريقة التي يتم إعداد الأطفال لاقتصادنا اليوم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد