ويكيبيديا

    "تستمع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dinleme
        
    • dinliyor
        
    • dinlemiyorsun
        
    • dinliyorsun
        
    • dinlemedin
        
    • dinle
        
    • dinlemeni
        
    • dinlemiyor
        
    • dinlemek
        
    • dinler
        
    • dinlemelisin
        
    • dinlemen
        
    • kulak
        
    • dinlemeyin
        
    • dinlemez
        
    dinleme O'nu , Tony! Sebep olduğu baş ağrısını düşün! Open Subtitles لا تستمع الية، توني فكّر بكُل المشاكل التي سببها لك
    dinleme onları. Bu müthiş bir şey. Tekrar görüşecek misiniz? Open Subtitles لا تستمع لهم , هذا رائع هل ستراها مره اخرى؟
    Beni dinliyor musunuz, Bay Brown? Tuvalette bir adamla tanıştım. Open Subtitles هل تستمع لي؟ لقد إلتقيت هذا الشخص في دورة المياة
    Sanırım ne söylediğim konusunda gayet ciddiydim. Beni hiç dinlemiyorsun. Open Subtitles أعتقد أنني عنيت ما قلته أنت لم تستمع لي دوماً
    Onun söylediklerini sadece ona ne kadar yanıldığını söyleyebilmek için dinliyorsun. Open Subtitles أنت تستمع لما تقول لكى تخبرها لماذا هى مخطئه بما تقول
    Ama itibarımı korumak için kaseti geri almak istediğimde beni dinlemedin bile. Open Subtitles لكن عندما احتجت ان استرد الشريط لأحافظ على كرامتي، لم تستمع حتى.
    - Baba, lütfen dinle beni. Open Subtitles لكى ترى ما الذى أصبحت عليه أبى ، أرجوك أن تستمع إلى
    Gail'i de dinleme. Çok yardımcı olabilirim. Hatta annenmiş gibi. Open Subtitles لا تستمع لقيل يمكنني أن أكون مفيدة جدا, أمومية حتى
    - Merhaba Will. - Ne söylerse söylesin, sakın onu dinleme! Open Subtitles مرحبا ، ويل أيا كان ما يقوله ، لا تستمع اليه
    Onu dinleme. Kasabadaki rahipten duyduğu bir efsane bu sadece. Open Subtitles لا تستمع له ، إنها اسطورة لقد عرفها من الكاهن فى البلده
    Kulağındaki kulaklıklardan çeşitli dilleri dinliyor TED وهي تستمع للعديد من اللغات عبر سماعات الأذن
    Evde, Montag'ın eşi Mildred gün boyunca radyoyu dinliyor ve salonlarının üç duvarında ekranlar var. TED في المنزل، تستمع زوجة مونتاغ إلى المذياع على مدار الساعة، وثلاثة من جدران ردهة منزلهم مملوءة بالشاشات.
    Uyumadığı zaman da müziğini dinliyor ya da koleksiyonu üzerinde çalışıyor. Open Subtitles و عندما لا تنام تستمع إلى الموسيقى أوتعملعلىمجموعتها.
    Hayır, hayır, hayır. Neden benim ne demek istediğimi dinlemiyorsun? Open Subtitles لا، لا، لا، لمّ لا تستمع إلى ما أعنيه أنا؟
    İnsafsızsın birisin ve kendin dışında kimseyi dinlemiyorsun. Open Subtitles أنت عديم الرحمة وأبدا لا تستمع لأي أحد سوى لنفسك فقط
    Gazeteleri okuyorsun, radyo dinliyorsun ve televizyon seyrediyorsun. Open Subtitles أنك تقرأ الصحف , تستمع إلى الردايو تشاهد التلفاز
    Bu sabah san söylemeye çalıştım, ama beni dinlemedin. Open Subtitles لقد حاولت ان اخبرك هذا الصباح, ولكنك لم تستمع لى
    Eğer beni dinlemiyeceksen bile, bebeği dinle. Open Subtitles إذا لن تستمع لي أنت ستستمع إلى الطفل الرضيع
    Beni çok dikkatli dinlemeni istiyorum, benim için bir şey yapman gerek. Open Subtitles أريدك أن تستمع لي بعناية أحتاج منك أن تفعل شيئاً من أجلي
    Onu durdurmak istedim, efendim. dinlemiyor. Open Subtitles لقد حاولت أن أوقفها يا سيدي, ولكنها لم تستمع لكلامي.
    Yani, müziği sadece dinlemek yeterli olmaz. Onu bir şekilde yaratmanız gerek. TED لذا لا يكفي أن تستمع إلى الموسيقي لابد من صنعها بطريقة ما
    Umarım not alıyorsundur. Belki karargah seni dinler. Open Subtitles أتمنى أن تدون الملاحظات ربما تستمع القيادة لك
    - Bu günü iptal etmeliyiz oğlum. - Bizi dinlemelisin, Benny. Open Subtitles يجب أن نؤجلها ليوم آخر يجب أن تستمع لكلامه يا بينى
    Ve Griffin, şimdi, senin oğlunu dinlemen lazım. Whoa! Open Subtitles ويا جريفن ابنك الآن يحتاج إليك لكي تستمع إليه
    Sana kimin yaptığını söyledim ama hiç kulak vermiyorsun. Open Subtitles لقد أخبرتك من الجاني و لم تستمع إليَّ حتى
    Ve sana hep yapamayacağını söyleyenleri, onları siz dinlemeyin. TED و إن قال لك أحد أنك لا تستطيع، لا تستمع إليهم
    Üstüne adam akıllı bir şey geçirmesini söylerim ama dinlemez. Open Subtitles أنا أخبرها أن ترتدي ملابسًا ساترة لكنّها لا تستمع إلي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد