| Amam tabii sen bir dahisin. Benden çok daha fazlasını biliyorsun. | Open Subtitles | و لكن بالطبع ، أنت عبقرى أنت تعرف أكثر مما اعرفه |
| Öyleyse sen bu tuhaf hikaye hakkında bir şeyler biliyorsun? | Open Subtitles | حسنا هل تعرف أى شىء عن هذه القصة الغريبة ؟ |
| Ama sen babandan daha iyisin. En azından, bana nasıl gülümseyeceğini biliyorsun. | Open Subtitles | , لكنك أفضل من والدك على الأقل , تعرف كيفية الإبتسام لي |
| Ama bize göre değil. Onu bilirsin. Şu gayretkeş tiplerden biridir. | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا أنت تعرف اسلوبه أنه أحد هؤلاء الرجال المندفعين |
| İki milyon dolar için seni ele vermeyecek birini tanıyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف أي شخص لن يشي بك مقابل 2 مليون دولار |
| İki yıl önce orada kimin yaşadığını sen biliyor musun? | Open Subtitles | هل ربّما تعرف مَن الذي كان بذلك المكان منذ سنتين؟ |
| Dan, yaptığın her şey için ne kadar minnettar olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | دان, انت تعرف كم انا شاكرة لك جدا على كل شئ |
| Muaf tutulacağını biliyorsun. O yüzden bu kadar büyük konuşuyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف جيدا بأنك ستعفى من التجنيد لذلك تتكلم هكذا. |
| Babamın Hyman Roth ile iş yaptığını biliyorsun. Ona saygı duydu. | Open Subtitles | فرانكى, أنت تعرف أن أبى تعامل مع هيمان روث و احترمه |
| Biz geri dönene kadar keçilerle ilgilen yoksa ne olacağını biliyorsun. | Open Subtitles | ، راعى العنزات حتى نعود أو أنك تعرف ماذا سيحدث لك |
| Yaşlı olan Don Fernando, ...fakat bunu zaten biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | العجوز الغاضب هو دون فرناندو كنت تعرف هذا , أليس كذلك؟ |
| - Bu akşam bir uğrayabilir miyim? - Tabii. Evi biliyorsun. | Open Subtitles | هل لديك مانع لو زرتك هذا المساء إطلاقاً، أنت تعرف المنزل |
| Ateş Kuşu'nu idare edecek kadar iyi ata binemediğini biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف أن ليس بإمكانك امتطاء صهوة الخيل لكى تمتطيه |
| Tobias kardeşin masasında silah görmeyi sevmediğini bilmiyor musun? - Artık biliyorsun. | Open Subtitles | ألا تعرف بأن الأخ توباياس لا يحب أن يرى مسدَسات على طاولته؟ |
| bilirsin işte. Küçük bir kasabada akşamları yapacak pek bir şey olmaz. | Open Subtitles | تعرف كيف يكون الأمر فى بلدة صغيرة لايوجد ما تفعله فى المساء |
| Her gece başka bir herifle geliyor. Nasıl olduğunu bilirsin. | Open Subtitles | إنها تأتى كل ليلة مع رجل مختلف أنت تعرف طباعهم |
| Tamirhane gibi bir yere sahip olan birini tanıyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرف أي أحد يمتلك محل سيارات من أي نوع؟ |
| Seninle gurur duymamın benim için neler ifade ettiğini biliyor musun? | Open Subtitles | أنت تعرف كم يعنى ذلك بالنسبة إلى أن أفخر بك دائماً |
| - Kimi arayacağını bilmiyorsun ama. Onu da ben biliyorum. | Open Subtitles | أنت حتى لا تعرف من الذي تبحث عنه ولكني أعرف. |
| Gerçi sen onu tanıyorsundur, sen onu yeteri kadar tanıyorsun! | Open Subtitles | لا بد أن تعرف انت تعرفها جيدا بما فيه الكفاية |
| Telefon çalıyor,arkadaşları onu arıyorlar, ama onlarla nasıl konuşacağını bilmiyor. | TED | يرن الهاتف، يتصل الأصدقاء، لكنها لا تعرف كيف ترد عليهم. |
| # Her salyangoz, sedeften bir halı döşemeyi # delice şarkı söylemeyi bilir | Open Subtitles | كل قوقع صغير هنا, تعرف كيف تنتحب. لهذا هي ساخنة هنا, تحت الماء. |
| Evet ama verebileceği tek cevabın yaptığı şey olacağını da biliyordun. | Open Subtitles | لا و لكنك تعرف انه لن يجيب الا بالطريقة التى تعرفها |
| bilmeni istiyorum ki, ne yaparsan yap, ...sen de herkes gibi öleceksin. | Open Subtitles | أريدك فقط أن تعرف أنك .. مهما فعلت سوف تموت مثل الجميع |
| Bu kahrolası sığınağın neden bu kadar önemli olduğunu öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أردت فقط أن تعرف ما هو مهم جداً حول هذا القبو؟ |
| Ne yaptığını bildiğini sanıyorsun, ama fazla kurnazlığın sana hayrı olmuyor. | Open Subtitles | انت تعتقد انك تعرف ماتفعله, ولكن مهاراتك اكثر مما قد تفيدك |
| Eğer yaralandığınızın farkında değiseniz, psikolojik yaraları tedavi edemezsiniz. [Duygusal Acıya Dikkat Edin] | TED | لأنه لا يمكنك معالجة الجرح النفسي إذا كنت لا تعرف أنه موجود بالأساس. |
| Evet. İşte bunun için polis olmaya karar verdim. Bunu biliyorsundur diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | نعم، لهذا قررت أن أصبح شرطيّة اعتقدت فقط بأنك يجب أن تعرف ذلك |
| James, bilmen gereken en önemli şey hiçbir bok bilmediğindir. | Open Subtitles | جيمس، شي أكثر أهمية شيء تحتاج للمعرفة بأنّك لا تعرف |