Ve bu kısa deneyimimi tıp alanında büyük bir atılım olarak kullanabiliriz. | TED | وبمقدرونا الآن أن نستعمل هذا في ما أعتقد أنه فتح طبي كبير. |
Distoni büyük bir tıp muamması olsa bile, bu sefer değil. | Open Subtitles | حتى إن كان التشنج لغز طبي كبير، فإنه ليس كذلك الآن |
Bak, 32 kilometre kadar geride bir sağlık merkezi gördüm. | Open Subtitles | أتعلمين، لقد رأيت مستوصف طبي على بعد 20 ميلاً للوراء |
Klinikte çalışanlardan ziyade, toplum sağlık çalışanları, vaka yöneticileri ve pek çok başka kişiden oluşan klinik dışı bir insan topluluğuna ihtiyaç duyulur. | TED | أنها تتطلب جيشا غير طبي من العاملين في صحة المجتمع ومدراء الحالات و المزيد من الاشخاص. |
Bekle arkandaki genç adam çabucak medikal bir soru soracak. | Open Subtitles | مهلاً، ثمة شاب يقف وراءك ويريد طرح سؤال طبي سريع |
doktor olmaksızın denize açılır mıyım sanıyorsun ? Ayrıca, çok riskli bir iş. | Open Subtitles | ـ هل تعتقد أن بإمكاني الإبحار بدون طاقم طبي على السفينة ـ بالإضافة لذلك فهي مهمة خطرة |
Burada bir tıbbi teknisyen sahadaki hastaneye giden helikopterde yaralı bir askerle ilgileniyor. | TED | هنا، يميل مختص طبي تجاه جندي جريح في هلوكوبتر راجعين الى مستشفى الميدان. |
- Bu tıbbî bir itiraz nedeni değil. - Şimdilik yarışamayacaklar o kadar. | Open Subtitles | ـ ذلك ليس أمتناع طبي لذلك ـ لن يتحصلوا على تصريحاً لحد الأن |
Kendi eşine ameliyat yapmamaya dair bir tıp etiği yasası yok muydu? | Open Subtitles | أليس هنالك قانون طبي متعلق بالأخلاق ضد إجراء عملية على زوجتك ؟ |
Ama Steve bana bu doktorun bir tıp ekibine bağırdığı belli bir etkileşimden bahsetti. | TED | لكن ستيف أخبرني عن موقف معين عندما صاح هذا الطبيب في فريق طبي. |
Ülkenin en büyük askeri tıp merkezi olan Walter Reed'de bir sanat terapisti olarak ilk işimi aldığımda, işimin benim için biçilmiş kaftan olduğunu anladım. | TED | حصلت على عمل مُفصل لي عندما توليت وظيفتي الأولى كمعالجة بالفن في أكبر مركز طبي عسكري، والتر ريد. |
Çok ciddi bir mesleğim var. Ben tıp adamıyım. Bir doktorum. | Open Subtitles | الأكثر خطورة ، يا سيدتى أَنا رجل طبي ، طبيب |
Ücretsiz sağlık testleri, ölüm sigortası karşılığında araştırmaya katılmaya ikna edilmişlerdi. | TED | وقد غُرر بهم في هذه الدراسة بإعطائهم فحص طبي مجاني ودفن لائق |
Yakın bir zamanda bir sağlık konferansında D.C.'de tanıtıldı. | TED | وتم عرض هذا في معرض طبي في واشنطن العاصمة |
Ölmeden hemen önce, öyle görünüyor ki, bu sağlık raporuna bakıyormuş. | Open Subtitles | ويبدو كما لو أنه ينظر في تقرير طبي قبيل وفاته |
Sorun yok. Her gün sağlık kontrolünden geçirilir, yüzde yüz sağlıklı. | Open Subtitles | كلاّ، أنها تخضع لفحص طبي يومياً، أنها مثالية تماماً |
Bu da benzer bir durumda olan çokuluslu bir medikal alet üreticisi. | TED | وبالمثل، هذا مصنّع جهاز طبي متعدد الجنسيات. |
Gitmeye hazır medikal bir takımımız yoktu. | TED | لم يكن لدينا فريق طبي على استعداد للذهاب. |
4 subay, 4 astsubay, 40 asker, bir doktor eğitim ve disiplin için de, bir başçavuş. | Open Subtitles | أربعة ضباط، أربعة ممرضين، أربعون مجنداً ومسعف طبي ورئيس عرفاء يكون مسؤولاً عن التدريب والأنضباط |
Doğru. 25 yaşındaki bir kızın kollarında ölmenin tıbbi tanımı. | Open Subtitles | مصطلح طبي للموت بين ذراعي نادلة عمرها 25 سنة مسكين |
Çok geçmeden bir tıbbî keşif, bu küçük yaşam formlarının birçoğunun insanlardaki korkunç hastalıkların nedeni olduğunu ortaya çıkardı. | TED | بعدها بقليل سيأتي اكتشاف طبي يظهر أن العديد من هذه الكائنات تشكل سببا لأمراض بشرية خطيرة. |
Bunu Tıbben söylediğini biliyorum ama yine de, bir şekilde kocamı aldatıyormuş gibi hissediyorum kendimi. | Open Subtitles | اعرف انك تقصد ذلك بشكل طبي لكن انا لا ازال نوعا ما كما لو اني اخون زوجي |
Bak nasıl bir oyun oynadığını bilmiyorum, ama ben acil servis pilotuyum. | Open Subtitles | أنظر لا أعلم أي لعبة أنت تلعبها ولكن أنا طيار طبي طارئ |
Ordu seviyesindeki bir uyku karşıtı ilaç için klinik deneydeyim. | Open Subtitles | أنا على برنامج طبي تجريبي للجيش . حبوب ضد النوم |