ويكيبيديا

    "كل يوم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • her gün
        
    • her gece
        
    • Her sabah
        
    • her zaman
        
    • hergün
        
    • hep
        
    • her geçen gün
        
    • her günü
        
    • günde
        
    • günlük
        
    • bütün gün
        
    • her bir gün
        
    • tüm gün
        
    • gün her
        
    her gün farklı bir yoldan yürüdük kimse nereye gittiğimiz hakkında şühpelenmesin diye. TED كل يوم ، نأخذ طريقاً مختلفا لكي لا يشك أحد بأين نحن ذاهبون
    Luther orta okuluna her gün üç saat yürümek zorundaydı. TED كان لوثر يسير 3 ساعات كل يوم إلى المدرسة الاعدادية.
    Sadece yılda birkez verilen ikramiye ile değil, her gün. TED ليس مرة في السنة عند المكافأة السنوية، بل كل يوم.
    Ama her gece farklı bir adamla, bana karşı konulmaz olduğumu söylüyorlar. Open Subtitles ولكن في كل يوم أكون مع رجل مُختلف ويقول بأنني لا أُقاوَم
    Alarm, Her sabah 06:30'da çalıyor ve derhal ayağa zıplıyorum. Open Subtitles كل يوم المنبّه يرن عند السادسة والنصف, وأقفز مِن السرير
    Bu, her gün kulaklarımda dolanan sesti ve bu sesi; her kız, her gün toplumun yapmalarını istediği bir şeyi yapmadıklarında duyuyordu. TED كانت هذه هي الموسيقى التي أسمعها كل يوم وهي الموسيقى التي تسمعها الفتيات كل يوم عندما لا يفعلن ما يطلبه منهن المجتمع
    Bütün istediğim her gün baktığım soğuk, çelik, gri dış yüzeylerde sıcak, flu ve insana özgü bir şeyler görmekti. TED كل ما أردت أن أراه كان شيئا دافئاً وغامضاً وإنسانياً على الواجهة الرمادية الباردة والحديدية التي انظر إليها كل يوم.
    Licinia tapınağı temizlemek için her gün yakındaki bir çeşmeden su almayı öğreniyordu. TED تتعلم ليكينيا أن تجمع الماء كل يوم من النافورة القريبة حتى تنظف المعبد.
    Ben yirmi yıldır sağlık sistemindeyim ve her gün bu sistemin ne kadar bozuk ve eski olduğuna şahit oluyorum. TED أنا أعمل في مجال الرعاية الصحية منذ أكثر من 20 عاماً، وأشاهد كل يوم كم هي محطمة وقديمة أنظمة مستشفياتنا.
    Bir yemek kamyonunda bir hizmet başlattı ve her gün yerini değiştirdi. TED أطلق خدمة، في هذه الحالة عربة طعام، وغيَّر الموقع في كل يوم.
    Ancak her gün gazetede teknolojinin yıkıcılığına teslim olan şirketleri okuyoruz. TED لكننا نقرأ في الصحف كل يوم عن شركات تتعرض لاختلال التكنولوجيا.
    her gün vaktimizi böyle boşa harcamak zorunda olmak insanın zoruna gidiyor. TED إنه لأمر مزعج أن يتوجب علينا تضييع وقتنا بهذه الصورة كل يوم.
    her gün 70 Mısırlı ile çalışıyorduk, meslektaş ve arkadaşlar. TED في كل يوم كنا نعمل مع 70 مصريّ كزملاء وأصدقاء.
    Bir süre sonra biraz eğlenmeye karar verdim ve her gün odayı terk etmeden önce eşyaları tüm odaya saçıyordum. TED لذلك فبعد فترة، قررت أن أقوم بأمر ممتع فكنت قبل مغادرة الغرفة كل يوم أبعثر بعض الأشياء في أنحاء الغرفة
    Ne tür bir teknoloji icat edebileceğimi düşünüyordum, bu teknoloji her gün kullandığınız eşyaları hackleyip onları interaktif hâle getirmeliydi. TED لذلك كنت أفكر في نوع التقنية التي يمكنني ابتكارها لكي أتمكن من اختراق الأشياء التي تستخدمونها كل يوم وأجعلها تفاعلية.
    Plastikler: onları biliyorsunuz, onları sevmiyor olabilirsiniz ancak muhtemelen onları her gün kullanıyorsunuz. TED لدائن البلاستيك: أنتم تعرفونها، وربما لا تحبونها، ولكنكم على الأرجح تستخدمونها كل يوم.
    Hastanede yattığın o aylarda neredeyse her gece aynı rüyayı gördüm. Open Subtitles هذه الأشهر فيما كنت بالمستشفى رأيت نفس الحلم كل يوم تقريباً
    Gazete Her sabah gelmeye devam edecek. otomatik fıskiyeler saat 6'da kapanacak. Open Subtitles لا تزال الصحف تأتي كل يوم رشاشات المياة تبدأ الرش في السادسة
    Dürüstlük her zaman iyidir, pazar günleri iki kat iyidir. Open Subtitles حسنا، سأقبل بالصدق كل يوم في الأسبوع، ومرتان يوم الأحد.
    hergün yararlandığımız bütün bu harika plastikler önce plastiği moleküllerine ayırıp daha sonra da özel yöntemlerle geri birleştirilerek yapılıyor. TED حيث تقوم بتفكيك الجزيئات وإعادة تركيبها بطريقة محددة للغاية لصنع كل هذا البلاستيك الرائع الذي نتمتع به في كل يوم
    her gün arkamı kollamam gerektiğini biliyordum, ama hep güvende hissettim. Open Subtitles ،كنت أعرف أني سأتوخى الحذر كل يوم ولكن شعرت دائما بالأمان
    Bunu nasıl elde edeceğimi biliyorum: her geçen gün ilerleyerek. TED وأعرفُ كيفية تحقيق ذلك: عن طريق المضي قدمًا كل يوم.
    Ama olay şu ki ve olay şuydu ki hayatımızın her günü epiktir TED لكن الفكرة هي، والفكرة كانت أن كل يوم من حياتنا عبارة عن ملحمة،
    Akciğerleri simsiyah olmuş günde iki paket sigara içmesi yüzünden olmalı. Open Subtitles رئتيه كانتا سوداء ما أظن من عادة علبتين بمعدل كل يوم
    günlük olarak işlerinizi idare edip, takip etmeye devam edeceksiniz. Open Subtitles أنت تتابع أعمال الشحن من أعالي البحار كل يوم بيومه
    bütün gün dağın yukarısına bir kayayı geceleyin aşağı atmak için çıkartan Sisyphus olmamalısın. TED يجب عليك الا تكون سيزيف الذي كان يدحرج الصخرة لأعلى الجبل كل يوم فقط ليجد انها قد تدحرجت لأسفل في الليل
    Kendi doğruluğumdan, dürüstlüğümden, kendi kırılganlığımdan korktum ve bu korku kendimi köşeye sıkışmış hissetmeme neden oldu. Öyle bir köşe ki, benim her bir gün düşündüğüm sadece tek bir çıkış yoluna sahip. TED أخشى حقيقتي، أخشى صراحتي، أخشى ضعفي. وهدا الخوف جعلني أحس كأنني وضعت نفسي في عزلة، كأنني وضعت نفسي زاوية وكانت هناك فقط طريقة واحدة للخروج منها، وفكرت في ذلك بتلك الطريقة كل يوم.
    Şimdi seni tüm gün, o ekoseli üniformanın içinde hayal edeceğim. Open Subtitles الآن أحصل على تخيل أنك في هذا الزي منقوشة كل يوم.
    Ayrıca becerilerimizin gelişmesi için pratik yapıyoruz. her gün. her gün. Open Subtitles لقد كنا ننمي مهاراتنا أيضا في كل يوم , كل يوم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد