ويكيبيديا

    "نفس" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aynı
        
    • aynısını
        
    • nefes
        
    • aynısı
        
    • Bu
        
    • o
        
    • benzer
        
    • aynıydı
        
    • aynını
        
    • iki
        
    Ayrıca yasadışı avcılığın sayısı da çok fazla. Muhtemelen aynı miktarda vardır. TED ناهيكم عن القتل الغير شرعي والذي يمكن انه قتل نفس العدد تقريباً
    aynı görünüyordu, fakat farklı bir orijini vardı, farklı bir sanat eseriydi. TED انها تبدو نفس اللوحة ولكنها من مكون آخر .. إنها عملٌ آخر
    Aydınlatma görevini yerine getiriyor, ama aynı zamanda, Bu veriyi transfer edebiliyoruz. TED انه يؤدي وظيفة الاضاءة لكن في نفس الوقت نستطيع بث هذه البيانات
    Ardından doğanın kullandığı aletin aynısını kullanmaya karar verdik ve Bu kimyadır. TED وبالتالي قررنا أن نستخدم نفس الاداة التى تستخدمها الطبيعة، وهذه هي الكيمياء.
    İç çamaşırlarıylaydı, Battaniyeye sarınmıştı, nefes almak için savaş veriyordu. Open Subtitles كان بملابسه الداخلية ملفوفاً بالبطانية يكافح من أجل كل نفس
    Cab Calloway için bateri çaldığım zamanlarda kullandığım ritmin aynısı Bu. Open Subtitles انه نفس النغمة التي استعملها عندما كنت أطبل لسيارة أجرة كولواي
    Ayrıca Bu yapacağınız şeyin uzun süre etkisi olacağını ve beyninizi depresyon, Alzhemir ve bunama gibi hastalıklardan koruyacağını söylesem? TED وماذا لو أخبرتكم أنّ نفس هذا الأمر يدوم تأثيره طويلاً ويحمي دماغك من مختلف الحالات كالاكتئاب، مرض ألزهايمر أو الجنون.
    Kapşonu anlık bir kararla takabilirsiniz ve bununla sıcaklık ve koruma hissedebilirsiniz ama aynı zamanda işin psikolojik yanlarını da hissedebilirsiniz. TED يمكنك فورا أن تفكر في ارتداء الهودي على رأسك، وتشعر بدفئه وحمايته، لكن في نفس الوقت، يمكنك أن تشعر بجوانبه النفسية.
    Ve hastalarım da araba değildir; belirtilerini her zaman aynı yoldan aktarmazlar. TED مرضاي ليسو سيارات; لا يقولون نفس الاعراض بنفس الطريقة في كل مرة.
    Burada, yeniden evinde aynı hastanede, 12 yıl sonra biraz daha gelişmiş olarak çocuklardan yaşlılara bütün hastalarda kullanılıyor. TED ها هي في نفس المكان في نفس المستشفى، تطورت قليلا بعد 12 سنة، تخدم المرضى من الأطفال إلى الشيوخ.
    Fakat aynı zamanda biz Arab mirasıyla da yeniden bağlantı kuruyoruz. TED ولكن في نفس الوقت نحن نعيد الارتباط ونؤكد اهمية تراثنا العربي.
    Ve 1957 -- Birleşik Devletler Şili'nin bugün sahip olduğu aynı ekonomiye sahipti. TED و عام 1957 كان لدى الولايات المتحدة نفس الإقتصاد الموجود لدى تشيلي االيوم.
    Bahçıvanlık bana, bahçe ekmenin ve yetiştirmenin, hayatımızı şekillendirmekle aynı süreç olduğunu öğretti. TED البستنة علمتني أن زرع الحديقة والاعتناء بها هي نفس العملية في تكوين حياتنا.
    Babanın annenle yaşadığı ilişki biçiminin... aynısını yaşamakta olduğunu... görmüyor musun? Open Subtitles ألا ترى إنك تعيش نفس النمط لقد عاشت أمك مع أبيك
    Belki de saldırgan bize de aynısını yapmadan önce bilincim yerine geldi. Open Subtitles ربما إستعدتُ وعيً قبل أن يتمكن المهاجم من فعل نفس الشئ لنا
    Derin bir nefes al 10'a kadar say ve gidip kendini düz! Open Subtitles خذ نفس عميق وقم بالعد لرقم عشرة ، ومن ثم اضرب نفسك
    Şimdi tek yapman gereken, derin bir nefes almak ve tetiği çekmek. Open Subtitles و الآن كل ما عليك هو أخذ نفس عميق و اعتصار الزناد
    Nasıl ki dinozorların nesli tükendiyse, aynısı bizim de başımıza gelecek. Open Subtitles تماما مثل الديناصورات التي آلت إلى الإنقراض، نفس الشئ سيحدث لنا.
    Seslere karşı Bu derin ve kalıcı ilgim hem cerrah olmama, hem de ses bilimini özellikle de müziği araştırmama vesile oldu. TED وبالنسبة لي .. ان عمق وسحر الصوت هو ما دفعني لكي اكون جراحاً وفي نفس الوقت ادرس علم الاصوات .. وتحديداً الموسيقى
    Yani eğer bir değişim yaratacaksak, eğer Bu tür imkanlara sahip olacağımız bir dünya yaratacaksak, o zaman insanlara imkan tanımayı tercih edin. TED إذا أردنا إحداث ذلك التغيير، إذا أردنا خلق عالم حيث تكون لنا جميعا نفس هذه الفرص، إذا عليك أن تختار فتح الباب للناس.
    Bu benzer değerleme sistemleri diğer insanlarla olan etkileşimleri değerlendirdiğimiz zaman yeniden düzenlenir. TED يعاد توزيع نفس أنظمة التقييم هذه عندما نقوم بتقييم التفاعلات مع أشخاص آخرين.
    Bunlar geçmişteki dünyanın görüntüleriydi ve bizim ziyaretçilerimiz için de aynıydı. TED بل أنها صور للعالم في الماضي وقد كان نفس التأثير في جمهورنا
    Bana ters bir bakış bile atsan seni, o kızlara yaptığının aynını sana da yapacak biriyle aynı hücreye bizzat tıkarım. Open Subtitles و إذا كنت بالفعل كما تدعي انظر إلي بطريقة خاطئة,و سأقوم شخصياً بحجزك في زنزانة مع شخص سيفعل معك نفس الشئ
    Bu türdeki krizler 20. yüzyıldaki iki dünya savaşıyla aynı işleve sahip olabilir. TED لذا يمكن أن تؤدي هذه الأزمات نفس وظيفة الحربين العالميتين في القرن العشرين.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد