"وصلت" - Traduction Arabe en Turc

• geldin
• gelmiş
• ulaştınız
• geldiğini
• geldiniz
• geldiğinde
• vardı
• aradınız
• geliyor
• vardığımda
• aldım
• gelen
• geldiğimi
• buldun
• oraya

Erken geldiniz. Kızım ve ben 'hoş geldin' diyoruz. Normandy'den haberler nedir?
لقد وصلت مبكرا انا وابنتى نرحب بك ماهى الاخبار من نورماندى ؟

Sen yokluktan geldin ve bulunduğun konuma ulaşmak için çok çabaladın.
لم يكن لديك شيئا وعملت جاهدا لتصل إلى ما وصلت إليه

Eğer biraz daha önce gelmiş olsaydık onu kurtarma şansımız vardı.
لو كنت وصلت مبكراً لكنت استطعت أنقاذه ولم يحدث أي خطأ

Angel Araştırmacılık ofislerine ulaştınız. Bip sesinden sonra, lütfen mesaj bırakın.
لقد وصلت الى * أنجل * للتحقيقات أترك رساله بعد النغمه

Ama Bay Burt geldiğini görmüştü ve daha sonra sana şantaj yapmaya kalktı.
عدا ام السيد بيرت رآك عندما وصلت وقد حاول ان يبتزك فيما بعد

Bir kaç gün sonra resimler eve geldiğinde annem nasıl ağlamıştı.
و عندما وصلت الصورة بعد عدة أيام ظلت امى تبكى كثيرا

Tüm müttefikler sorun yaşıyordu ve benim de sorunlarım vardı. 1942'nin yazında, İngiltereye vardığımda bunun sonucu olmayan birşey olduğundan emindim.
الحلفاء كانوا في ورطة و انا كذلك, في صيف سنة 1942 عندما وصلت لإنكلترا لأسلم رسالة شفهية كنت متأكد من حماقتها

Nerelisin ve bu gezegene ilk kez ne zaman geldin?
من أين أنت ومتى وصلت أول مرة إلى هذا الكوكب؟

Bence ikimiz de biliyoruz ki takımla gelebileceğin son noktaya geldin.
‫أعتقد أن كلينا نعرف أنك وصلت ‫إلى أقصى إمكانياتك مع الفرقة

Anlıyorum sapkınlıklarının sonuna geldin.
إذن فإني أرى، أنك وصلت أخيرا لنهاية تجوالك

Üstelik tam zamanında geldin. İş planlandı bile.
وقد وصلت في وقتك ايضا المهمة قد تم اعدادها

Polise bir fidye mesajı gelmiş. Üzerinde Korece tuhaf bir şiir var.
وصلت إلى مكتب البلديّة ملاحظةٌ عن مساومة فدية، وعليها قصيدة كوريّة خبِلة.

İskoçya kraliçesini tebrik edecektir, komik-saçlı Fransız valiziyle gelmiş olsa bile.
أسكوتلندا ستحتفى بملكتها حتى ولو وصلت بالعديد من الأمتعة الفرنسية العادلة

Efendim, önce şunu söyleyin; buraya bu kadar hızlı nasıl ulaştınız?
سيدى، اخبرني أولا، كيف وصلت هنا بهذه السرعة؟

Dün gece tüm şehir sokaklara dökülmüş kutlama yapıyordu çünkü sonunda geldiğini duymuştuk.
الليلة الفائتة , المدينة بأكملها كانت تحتفل بالشوارع لأننا علمنا أنك أخيراً وصلت

AlamoCitizensBankası telefon bankacılığına hoş geldiniz. Lütfen hesap numaranızı giriniz.
لقد وصلت إلى المساعدة في مصرفنا رجاء أدخل رقم حسابك

Sen geldiğinde herkes burda yeniydi, ama birbirimizin dikkatini çekebildik.
وعندما وصلت, كل شيء صار جديد, ولكننا استوعبنا بعضنا البعض.

oraya erken vardım. Uzun zamandır o elbisede gözüm vardı.
لقد وصلت هناك مبكراً ..أنت رأيت أني وضعت عيني على

Teetotalers Golf Mağazası'nı aradınız.
وصلت تيتوتاليرس مدى ومحترف غولف الدافع يتسوّق.

İş "Ya halledersin ya da o seni halleder" durumuna geliyor.
وصلت إلى نقطة إما أن . تنهي العمل أو ينهيك أنت

Böylelikle 18 ay önce hayatımı değiştiren bu maili aldım.
هكذا قبل 18 شهرا وصلت هذه الرسالة التي غيرت حياتي.

Sabah 9 civarı gelen trenlerde ki kredi kartı harcamaları kontrol edelim.
يجب علينا تفقد بطاقات الائتمان للقطارات التي وصلت على الساعة 9 صباحا

oraya nasıl geldiğimi ya da aramızda ne geçtiğini hatırlamıyorum.
لا أعلم كيف وصلت إلى هناك أو ماذا حصل بيننا.

Üstünkörü kazılmış mezardan çıkan kadavra yağıyla ilgili ne buldun?
مرحباً هل وصلت إلى شيء من شمع الجثث في القبر الضحل ؟

oraya vardığımdaysa beni nasıl adama dönüştürmeyi bile bilmediğini keşfettim.
وعندما وصلت إكتشفت أنه لا يعرف كيف يحولني إلى إنسان