o gece Perslerin kralı Cyrus Babil'e girer ve tüm Belshazzar rejimi devrilir. | TED | وفي تلك الليلة بالذات كورش، ملك الفرس، دخل بابل فسقط نظام بلشزار بكامله. |
Fakat dördüncü tavsiyemize geçerken bu gece gerçekten burada olmayacağım. | TED | ولكن بالانتقال الى وصيتنا الرابعة فلن اكون متواجدا هنا الليلة |
Neil Gershenfeld: Bu harika. Dün gece prova yaparken, filleri izleyerek eğlendi. | TED | نيل: هذا رائع. عندما كنا نتمرن الليلة الماضية، كان مستمتع برؤية الفيلة. |
Bu akşam size neden işimin ve perspektifimin değiştiğini anlatacağım. | TED | لكنني هنا الليلة لأخبركم عن شيءٍ شخصي، غيّر عملي ومنظوري. |
Prospera: Sırf bu yüzden, bu gece her yanın kasılacak. | TED | بروسبيرا: لهذا، يجب التأكد، الليلة أنت سوف تحصل على تشنجات. |
Dün gece bacaklarımı traş etmeyi unutmadım çünkü onları göstereceğimi biliyordum. | TED | لقد تأكدت من حلاقة ساقاي الليلة الماضية لعلمي بأني سأعرضها عليكم |
Ve bu gece seyirciler arasında, beş Einstein olmadığına adım gibi eminim. | TED | وأنا لا أشك بوجود خمسة أشخاص مثل أينشتاين في هذا الحضور الليلة. |
o gece Twitter'da bir silaha doğru emekleyen bebekler gibiydik. | TED | في تلك الليلة على تويتر، كنا كالصغار نزحف باتجاه السلاح. |
Sanki Birleşik Devletler'deki her ev, dün gece bir yığın çamaşır yıkamış ve Bugün de onları çöpe atmaya karar vermişti. | TED | وهذا كأن كل مواطن أمريكي قام بغسل كم كبير من الملابس الليلة الماضية ثم قرر أن يلقيها في صندوق القمامة اليوم. |
Fakat geçen gece sen bu parçayı çaldığında, aklıma gelen kişi o idi. | TED | ولن الليلة الماضية عندما عزفت هذه المقطوعة لم أكن أفكر سوى فيه .. |
Bir gece onunla sinemaya gitmiştik, bir oğlanla buluştu, siz bilmiyordunuz. | Open Subtitles | بتلك الليلة عندما ذهبنا للسينما، هي إلتقت بفتى. لم تعرفي ذلك. |
Lafı uzatmadan söyleyeyim, yeğenimden bu gece dans etmesini rica ettim. | Open Subtitles | حسناً، لكي أقوم بالمجازفة، طلبتُ من أبنة أختي أن ترقص الليلة |
Yerlerin kurumuş olması ne tuhaf. Dün gece yağmur yağmıştı. | Open Subtitles | من المضحك أن جفت الأرض اليوم لقد أمطرت الليلة الماضية |
Söylemeye niyetlendiğim bir çok şey, dün gece hepsini söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | اشياء كثيرة قصدت ان اقولها كان يجب ان اقولها الليلة الماضية |
Oldukça kurnaz bir sıçansın, Scalise, ama bu gece işin bitiyor. | Open Subtitles | قد تكون مجرد جرذ ذكى يا اسكاليسى, ولكن الليلة ليست ليلتك |
Korkarım hayır. Bu gece burada yapabileceğimiz bir şey yok. | Open Subtitles | للأسف ، لا لا يوجد شيء يمكننا القيام به الليلة |
Bu gece bir eğlence düzenleyeceğiz. Biraz keman da dinleyebiliriz. | Open Subtitles | . الليلة سنحظى جميعاً بحفل متواضع سنستمع إلى بعض الموسيقى |
İş yaptığı insanları eğlendirmemiz gerekiyor ve sanırım Bu akşam öyle olacak. | Open Subtitles | علينا تسلية الأشخاص الذين نعمل معهم، و أعتقد هذا ما سيحدث الليلة. |
Ama Bu akşam dışarı çıktığımız için, artık bütün Londra biliyor. | Open Subtitles | والآن, لأنك أردت الخروج الليلة فإن كل لندن قد علمت بالأمر |
Bu geceden itibaren sizinle savaşmak için tüm imkânlarımı kullanacağım. | Open Subtitles | من الليلة وصاعداً , سأستخدم كل ما فى سبيلي لقتالك |
Tüm kötü şeylerin aramızda dolaştığı tek gecenin bu gece olduğunu söylememiş miydi? | Open Subtitles | وقالت أيضأ أن هذه الليلة هى ليلة من السنة وهى فريدة من نوعها |
Charles, bu akşamki 2. köpek yarışı için bir tüyo aldım, ilgilenir misin? | Open Subtitles | السباق حامي يا تشارلز .. يوجد كلب في السباق الثاني هذه الليلة .. |
Bu geceye kadar bekle ve bilmek istediğin her şeyi anlatayım. | Open Subtitles | إنتظر حتى نهاية الليلة وسوف أخبرك بكل ما تريد أن تعرفه |
Şimdiye kadar bir gecelik ilişkiler de sonsuz çileler de işe yaramamıştı. | Open Subtitles | وليست كعلاقات الليلة الواحدة أو المحن اللانهائيّة التي كانت لتستمرّ لغاية الآن. |
Bir gecede saçları bembeyaz olmuş, yaşlı bir adama dönüvermişti. | Open Subtitles | شعرة استحال ابيضاً هذة الليلة . لقد صار رجلاً عجوزاً |
Yani eğer arkadaşın müsaitse, bu gece onun şanslı gecesi olacak. | Open Subtitles | لذا إذا كان صديقك متوفراً عندها ستكون الليلة هي ليلة سعده |
akşama uğrayıp, kablolar konusunda yardım etmeyi unutma, tamam mı? | Open Subtitles | لا تنسى أن تأتي الليلة وتساعدتي في الأسلاك ، حسنٌ؟ |
Sahiplerinin hiçbir planı olmaz. Örneğin dün geceyi ele alalım. | Open Subtitles | المالكين ليس عندهم خطط محددة خذ الليلة الماضية,على سبيل المثال |
Bu geceki ziyafetten önce, onarlı gruplar halinde odama gelin. | Open Subtitles | قبل مأدبة الليلة تعالوا إلى غرفتي في مجموعات من 10 |
Bu şarkı bana hep ömrümün en önemli gecesini hatırlatıyor. Tanıştığımız geceyi. | Open Subtitles | هذه الأغنية تذكرني دائماً بأهم ليلة في حياتي الليلة التي التقينا بها |